Çelik, son günlerde çok tartışılan McKinsey hakkında yaptığı açıklamada "Görüş almak başka bir şeydir. Bu kurumlara icrai bir yetki vermek başka bir şeydir. Bunların icrai yetkisi yoktur." diye konuştu.

Ömer Çelik’in konuşmasından satır başları şöyle;

“Birleşmiş Milletlerin büyük bir reforma ihtiyacı olduğunu kimse Cumhurbaşkanımız kadar ifade edemiyor. Cumhurbaşkanımız bununla ilgili mesajları görüştüğü liderle paylaştı.”

MCKINSEY AÇIKLAMASI

“Yanlış bir bilgilendirilen bir genel başkanla (Kemal Kılıçdaroğlu) karşı karşıyayız. Devletin kurumları yerli ve yabancı. Görüş almak başka bir şeydir. Bu kurumlara icrai bir yetki vermek başka bir şeydir. Bunların icrai yetkisi yoktur. ‘Devletin mali bilgilerini ezanımıza saldıranlara nasıl vereceksiniz’ diyor. Sanki ortada bir yabancı kuruma devletin hazinesi teslim ediliyor. Böyle bir şey yok arkadaşlar.”

ALMAN BASININDA ÇIKAN HABERLER

Bu seyahatin gerçek dinamiklerini ve gerçekten gündemini yansıtmaktan çok uzak kendi itibarlarını bile sıkıntıya sokacak kadar bu ziyareti başarısız göstermek için bu ziyaretin sonuçlarını olumsuz bir şekilde resmetmek için çok gayret edilmiş birtakım makaleler, haberler gördük.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN ALMANYA ZİYARETİ

“Almanya ile bir takım sorunlar yaşıyoruz. Cumhurbaşkanımızın her zaman ifade ettiği gibi masadan kalkma durumumuz yok. Bu ziyaretin arzulanan amacına ulaştığını ifade edebiliriz. Gerçek gazetecilik görevini yerine getirenlere teşekkür ediyoruz. Avrupa ile Türkiye arasındaki ilişkileri sabote etmeye çalışmak her iki taraf için yanlıştır. Bunun altında Türkiye düşmanlığı, İslam düşmanlığı yatmaktadır. Avrupa’nın DEAŞ’i aşırı sağdır. Ortadoğu için DEAŞ ne ifade ediyorsa, Avrupa için de aşırı sağ onu ifade etmektedir. Aşırı sağ politikalar, DEAŞ’i yükselten politikayı koymaktadır.”

KÖLN’DE AÇILAN CAMİ

“Bugün Alman basınında da okudum. Köln’deki caminin yapılmasına destek olan belediye başkanları, diplomatlar dışlandı diyorlar. DİTİB’i dışlıyorlar. Destek olanlara teşekkürler edildi, bunlar da açılışa davet edildi. Eyalet Başbakanı’nı bizzat Cumhurbaşkanımız davet etti. Belediye Başkanı da, siz de gelin konuşun dedi. Eyalet Başkanı ve belediye başkanlarına teşekkür edilmiştir. Cumhurbaşkanımızın Köln’de verdiği mesajların çok önemli olduğunu söylüyoruz. Dünyada DEAŞ’a sesini en yüksek çıkartan kişinin Cumhurbaşkanımız olduğunu görüyoruz. DEAŞ’ın İslam ile alakası olmadığını çok açıkça belirtti, etkili mesajlar verdi. Son derece etkili mesajlardan biri de kadınların camilerden uzaklaştırılmasının doğru olmadığına dair verdiği mesajlardır.”

AF KONUSU

AK Parti’deki hukukla ilgilenen arkadaşlar bu konuyla ilgili çalışıyorlar. Bununla ilgili bir görüş oluşturulacaktır. Henüz partimizdeki çalışma tamamlanmadı. Kişiye karşı değil, devlete karşı suçlar açısından incelemeye alacağımızı belirtmiştik. Cumhurbaşkanımıza sunulduktan sonra sizlerle paylaşacağım.”

AB’NİN 70 MİLYON EUROLUK KESİNTİSİ

“AP’yi bir demokrasi okulu olarak görürsek, demokrasimiz saldırıya uğradığında 3 ay sonra geldi. Türk parlamentosu bombalanmış, milletvekilleri terk etmemiş. Ölüm pahasına Meclis açılmış, Meclis Gazi ünvanını almış. Onlara basit bir örnek veriyoruz. Almanya’nın Meclis’i bombaladığını, sembol kapılarına tankların dayandığını düşünün. Paris’in, Eyfel Kulesi’nin bombalandığını düşünün. Sizler bunun karşısında hangi kararları alır, nasıl bir dayanışma beklerdiniz? Türkiye’deki hain saldırı girişimi demokrasiyi tehdit etmiştir. Nasıl bir dayanışma gösterildi? Neden Türkiye’ye gelinmedi? Gelselerdi, Cumhurbaşkanı ile görüşselerdi, anıtlara çelenk bıraksaydı dünyaya nasıl güçlü bir mesaj verilirdi. Avrupa’daki aşırı sağa ve DEAŞ’a karşı nasıl güçlü bir mesaj verilirdi. Bunlar bu dayanışmayı göstermedi. Şimdi bu dayanışmayı göstermeyen AP’nin bize söylediklerinin geçerli bir tarafı yoktur. Avrupa’yı gözlemlediğimizde AP’yi gelecek yıllarda aşırı sağcılar dolduracak. Şimdi İPA fonlarını kesiyor. Bir ülke katılımını sağlamadan önce ona verilen yardımlardır. Müzakere etmiyorsun, eleştiriyorsun. Standartları ilerletmek için verilen fonları neden kesiyorsun? Yargı alanındaki fonları ilk olarak kestiler. Özellikle bu alana aktarman gerek, eleştirdiğin alan gelişsin. Bu demokratik bir yaklaşım değildir. İdeolojik fanatizm giderek AP’yi kıskacına almaktadır.”

SURİYELİLER

“Türkiye’deki Suriye nüfusu, Avrupa’daki bazı ülkeler nüfusunun yarısıdır. Türkiye böyle bir fedakarlık gösterirken ikiyüzlülük gösteriyorlar. İdeolojik fanatizm içerisinde davranıyorlar.”