Alkol ilaç olarak kullanılması fikri kesinlikle kabul edilmemektedir. Buna misal olarak Amerikan Tıp Birliği'nin (American Medical Association) bu konudaki kesin ifadelerini verebiliriz. Yani tıp yönünden Amerika'da yetkili bir heyet şöyle diyor: "Alkollü içkilerin tedavi edici bir ilaç gibi ve vücuda faydalı bir gıda gibi kullanılmasının hiç bir ilmî temeli, esası yoktur." 

Ayrıca aynı teşkilât kalp krizinin tedavisinde alkolün faydalılığını kabul etmemektedir. Yapılan çalışmalar, koroner kalp hastalığında bir bardak viskinin, dil altına konulan bir tek nitrogliserin tabletinin 1/150 (yüz ellide bir)'i kadar dahi tesiri, faydası olmadığını göstermiştir.

Viskinin, kalp hastalığı geçirenlere iyi geldiği kanaati kesinlikle yanlıştır. Bu fikirler içki imal eden firmaların reklâmlanndan kaynaklanmaktadır. Söylenenin tam aksine, içki içtikten sonra enfarktüs geçiren pek çok hasta vardır. Alkol alan şahısta cilt damarlarının genişlemesi alkolün vücuttan atılması için meydana gelen bir reaksiyondur. Cilt damarlarınin bu genişlemesine kalbin kendisini besleyen damarlar refakat etmediği gibi, alkol alan şahısta dokuların oksijenlenmesi tehlikeli şekilde azalır ve bu da enfarktüs riskini arttırır.

Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmaktadır: "Şu muhakkak ki içki deva değildir. Bilâkis marazdır. Yani hastalık vericidir." (İbn-i Mace, Tip, 27; Müslim, Esribe, 12) İşte belirttiğimiz, içkinin hangi çeşidi olursa olsun ilaç gibi kullanılamayacağı tarzındaki ifadeler, bu hadis-i şerifin acık bir teyidinden ibarettir.

Kaynak: Alkollü içkiler, sigara ve madde bağımlılığı - Prof. Dr. Alparslan ÖZYAZICI