Bahçeli'nin açıklamaları şu şekilde:

Bugün sizlerle sadece Türk gençliği üzerine konuşmak, görüşlerimi açıklamak istiyorum. Gelecek demek varolmak, hayata tutunma iddiası demektir. Geleneği ve geleceği arasında bağ kuramayan toplumların hazin sonlarına tarih ibretle şahitlik etmektedir. Özellikle 4 Ocak 2021'den itibaren Boğaziçi Üniversitesi'nde yeşeren olaylar Türk gençliği üzerinde oynanan oyunları yeniden deşifre etmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, "genç fikirler demek, gerçek fikirler demektir" sözüyle görüşümüzü doğrulamaktadır. Biz kuşakları X, Y, Z ile ele almıyoruz. Bu ayrımın alfabenin diğer harflerine kadar ulaşacağını, buradan da sonuç çıkmayacağını görüyoruz.

Gençlikten taviz vermemiz, onlara kulak tıkamamız söz konusu olamayacaktır. Düşüncesi ne olursa olsun, Türk gençliği bizim has bahçemiz, parlak yüzümüz, muazzam hazinemizdir. Biz Türk gençliğinin ruh kökünü, yüreğinde kopan fırtınalı sahilleri, kendimizi bildiğimiz kadar iyi biliyoruz. Hiç ayırt etmeksizin, her genç kardeşime elimi uzatıyor, alayını birden hasretle kucaklıyorum. Diri umutlarımızı Türk gençliği ile örtüştürdük. Bu zaman diliminde cari imkanlarımız nispetinde üzerimize düşen görevleri yerine getirmenin heyecanı ile dolduk.

'İç ve dış mihrakların ana gayesi, bu güçten çekinmelerinden dolayıdır'

Gençler üzerinde hesap yapan çakal suretlerini görüyor, emellerini takip ediyoruz. 15-24 yaş grubunda yaklaşık 13 milyon kardeşimiz bulunmaktadır. Türkiye'nin genç nüfus oranı AB ülkelerininkinden çok daha fazladır. Bu stratejik gücümüzün apaçık delilidir. Türk gençliğinin aklını bulandırmaya, duruşunu bozmaya çalışan iç ve dış mihrakların ana gayesi, bu güçten çekinmelerinden dolayıdır.

'Teminatımız ve tesellimiz Türk gençliğidir'

Aziz Atatürk'ün dediği gibi, muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızda akan kanda olduğu sürece baharımızı, hayallerimizi kimse hüzne döndüremez, döndürmeye de güçleri yetmez.

Teminatımız ve tesellimiz Türk gençliğidir.

'Dağa gönderecek tek bir gencimiz yok'

Yıkım gündelikçileri, mukallit aydınlar, kimliksiz siyasetçiler, terör örgütlerine taşeronluk yapan köksüzler, gençliğe musallat olan cinayet ve suç şebekeleri bilsinler ki, bizim ne dağa gönderecek, ne hücre evine yollayacak, ne üniversite kapılarındaki eylemlerde kaybedecek tek bir gencimiz dahi yoktur.

Sis bulutu dağılıp, pişmanlık yerini aldığında aklı kiralanan, aldatılan, hayatı sönen gençlerimizin müteessir ve muhtaç hallerine en başta anaları ve babaları kahrolacaktır. Türk gençliği uyanık ve dikkatli bir şuura, devletine karşı sorumluluğa, ailesine ve arkadaşlarına karşı saygılıdır.