“ İslamda ruhban sınıfı yoktur. Dolayısıyla imama  devletin maaş ödemesine ve Diyanet işlerine de  gerek yoktur. "Dini grup ve cemaatlerin devlet aygıtı ile finansal mali ilişkilerini keselim." diyorlar...

Laiklik; din ile devlet işlerinin ayrılması ve birbirine karıştırılmaması teorik ve kılgısal önermesi üzerine dayalıdır. Yani iki olgu vardır ve bu iki olguyu birbirine karıştırmama sanatını,devlet kültürünü ve  bir demokratik bilinç düzlemini ifade eder.

 Dolayısıyla bu iki olgudan (varlık alanından) biri olmazsa zaten karıştırılacak bir şey de kalmaz.
Açıkça söylemek gerekirse; sosyal demokrat bir proje olan sekülarite dayatması karşısında, Kemalistler, Laiklik ilkesi  ve Devletçilik ilkesi gereği  geniş kapsamlı bir Diyanet işleri Başkanlığını sonuna kadar savunacaktır.

Cemaatleri; serbest piyasa ekonomisi içinde bir sivil toplum örgütü muamelesi yaparak bir anlamda "özelleştirilerek" mali özerklik getirmesinin aidat Müslümanı yaratmanın  15 Temmuz 2016’da anti-demokratik ve islam karşıtı  bir grubun sapkın sonuçlarını ve Bankalarından Türk Milleti yeteri kadar çekmedi mi?

Laiklik ile Sekülarizm arasındaki farkı anlayamadınız mı hala?

Masonik ve pek bir sosyaldemokrat projelere bu  milletin karnı tok...!