Son dönem anneleri; kitap annesi... Bu söylem birçok annenin zoruna gidecektir ama gitsin, öyle!

Her gün bir herbokolog çıkıp kitap yazıyor. Kimisinde mesnetsiz, dayanaksız güzellik önerileri, kimisinde sağlıklı yaşam sırları, kimisinde de bebek ve çocuk bakımı hakkında sözde tüyolar var.

Uzman eller tarafından yazılmış; psikolog ve pedagoglar tarafından kaleme alınan kitapları tenzih ediyorum. Bu işi okumamız gerekenler zaten bu isimler... Ama her konuda fikri olan; "kesin, kati" söylemli ifadelerde öğretmenlik yapanlar var. Bunların kitaplarını okuyup da çocuk büyüten anneler de var. Bu kişilerin doğruluğu son derece tartışılır söylemleri var. En büyük söylem nedir?

Çocukla Arkadaş Olmak

Evet, en çok duyduğumuz söylemlerden bir tanesi budur; çocukla arkadaşlık. Neymiş efendim, anne-baba çocuğuyla arkadaş olmalıymış. Herbokologlar yokken herkesin annesi, babası, kardeşi, dedesi, ninesi, dayısı, amcası, halası, teyzesi, kuzeni var oğlu vardı artık sadece arkadaşı var. Bunlar ve bunların yazdıklarını okuyan ebeveynler yüzünden tüm çocuklar otomatik olarak "öksüz ve yetim" doğdular.

Çocuğun zaten bir arkadaşı olur, siz anne ve babası olun. Size "anne" ve "baba" desin, siz de çocuğunuza; "oğlum, kızım, yavrum, evladım" gibi kelimelerle ifade edin. Çocuk doğası gereği kendisini dünyaya getiren bir anne ve babaya ihtiyaç duyar. Anne-baba verilmiş, arkadaşlık ise sonradan kazanılmıştır. Arkadaşının yanlış bir davranışını gören çocuk bir daha onunla görüşmek istemeyebilir. Fakat annesi ve babası için durum öyle olmaz. Görüşmese de kan bağı, genetik bağ, DNA zinciri hep vardır. Psikolojik olarak da anne şefkati ve baba güvenini her daim hissetmek ister. Çocuk 50 yaşına gelse bile bu durum değişmez. Bu nedenle rolleri doğru oynamak, başka rollere bürünmemek, rol çalmamak lazım. İkinci bir yanlış yapma ise çocukla flört etmek!

Flörtüz Anne-Baba

Bunu daha ziyade anneler yapıyorlar. Çocuklarına; "aşkım, sevgilim" gibi kelimelerle hitap ediyorlar. Hem oğluna hem kocasına aşkım diyor, çocuğun bilinçaltında yaşadığı ikilem ve ileride karşılaşabileceği travmayı hayal edebiliyor musunuz? Bunu neden yaptığını sorduğumuz birçok ebeveyn; çok sevdiğinden, sevgi göstergesi olarak söylediğini ifade ediyor. Fakat bilinmesi gereken en önemli unsur; çocukların belli bir yaşa kadar empati yapma ya da niyet okuma özelliklerinin gelişememesidir. Ne söylerseniz onu öyle algılayabilirler. Yani bir kadın, hem oğluna hem kocasına aşkım derse çocuk "demek ki ben de bu kadının kocasıyım" düşüncesine kapılabilir.

Benzer bir ifade de çocuğa “annem, babam” diye hitap etmektir. Çocuk kendisini annesinin annesi sanabiliyor. Anne olanın kendisi olduğunu düşünüyor. Aileler çocuklarını yetiştirirken herbokolog yazarların istedikleri gibi değil; kendi genetik kodları, örf ve ananeleri ile yetiştirirlerse; çocukların daha doğal ve daha istedikleri gibi büyüdüğünü göreceklerdir.