-Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.
1- Asr´a yemin olsun ki,
2- insan mutlaka bir ziyandadır.
3- Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır
Partici:
Mal için, mülk için, şan ve şöhret için sürece dahil olan, çıkarları cevapsız kaldığında gözünü kırpmadan satan, her devrin adamı olan, Hangi parti iktidarda ise oraya koşan, iktidara yakın olan her partinin merdivenlerini üçer beşer atlayarak inip çıkan, eleştirme cesaretine sahip olmamak ile birlikte gerçekten partili olan kişilerin yaptığı eleştiriyi parti aleyhinde gibi gösterip liderin etrafını saran,lideri yanlış yönlendiren.... kısacası her dönemin adamı olan kişi yada kişilere denir.
 Particilerin Öne Çıkan Özelikleri:
• Particiler,davam var deyip de dava adına çağrıldıklarında üç kuruşun hesabını yaparlar.
• Particiler,zarar görme ihtimali yüksek bir durum ortaya çıktığında beni karıştırma yahut bulaştırma diyenler, öne atılacak yerde kuytu yerler, karanlık köşeler arayanlar, diğerlerinin sırtından nemalananlar, şan ve şöhret peşinde olanlar, davasının dava adamlarını mücadelede haksız yere yalnız bırakanlar, asla dava adamı olamayanlardır.
• Kimi zaman dostu düşman kimi zaman ise düşmanı dost gibi göstermeye çalışan güruhtur.
Hz.Ömer'i ve HzAli'yi kim şehid etti diye sorulduğunda akla gelen güruhtur.Sizden biri gibi duran ama aslında hiç bir zaman sizden olmayan* .
•Partiye ve lidere bağlı değildirler. Güce ve menfaate 'tapar!' Sülük bir yaşam felsefesi sahibidir ler.
• Sürekli bir düşman üretirler ve lideri buna inandırmaya çalışırlar. (Çoğu zaman başarırlar.)
• Partili gözükmek için çok radikal çıkışlar yaparlar.
 Örnek: Lider için ağlamak ."Sen gidemezsin, bırakma,sen hasta olamazsın, ölürüm,Allah benim canımı alsın..."
Gerçek dava adamlarını tenzih ederim. Onlar söylenmez yapar. Yani Particiler yakasına parti rozeti takarak, birkaç kuruş bağış yaparak partiye sonradan katılırlar.
• Show yapmayı çok severler ve başarırlar. Olayları dramatize ederek yollarını bulurlar.
• Tek işleri liderin ya da partinin yakınlarında bulunup boy göstermektir.
• Partideki güçlü olanlara yaklaşıp ihale kovalarlar.
Sürekli resim çekerler.
•Doyumsuzdurlar.Doyumsuz oldukları için aşırı saldırgandırlar.
•Zulme ya da haksızlığa uğrayanın kimliği önemlidir. Haksızlığa uğrayan kendisi gibi düşünmüyor, kendisi gibi yaşamıyor, kendisi gibi inanmıyorsa, ona her türlü zulmü ve haksızlığı reva görür. Zulmedenleri uyarmak bir kenara dursun, zulmün boyutlarının artması için mücadele ederler.
• Kendilerini kabul ettirmek için evrensel değerleri sahiplenirler,çok iyi konuşurlar,her yolu mübah görürler.
( "MRHS" Münafık Ruh Hali Sendromu)
•Particiler zafere giden her yolu denemekte skıntı duymazlar. Bunlar, kendi yakınlarının veya arkadaş çevrelerinin üzerinde prova etmekte bile sakınca görmez. Ve onlar yenilginin kokusunu aldığı an trenden inip yeni trene bakarlar.
(Nasıl bir düzendir bu bilinmez hemen eski söylemleri unutulur ve bunlara yer verilir!!!) 
• Particilerin davası kendi çıkarlarını yüceltme ve ayakta tutmadavasıdır.
Müteahhit ruhlu bu karakterler (karektersizlikte zirve) için ihale her şeydir.
• Halktan birileri onlara ulaşamaz. Mazlumlar onlara feryadını duyuramaz.
•Egoist -kibirlidirler ve hoşgörüleri yoktur.
• Hedeflerine ulaştıktan sonra tepeden bakmaya, aşağılamaya bayılırlar.
• Tek dertleri lideri memnun etmektir.
•Particiler için insan harcamak, kul hakkına girmek sıradan bir davranıştır.
• Kendilerini uyarıp, “Düşmanınıza benziyorsunuz” diyenleri de bir çırpıda hain ya da dönek ilan ederler.
•İleri derecede
-Narsist,
-Sadist ve
-Komplekslidirler.....
Dava Adamları:
Hayatlarını bir davaya vakfedenlerin hareket noktaları idealleridir.
Dava adamı olmak için çok ilimli yahut çok kuvvetli veyahut çok zengin olaya gerek yoktur. Dava adamı olmak için her şeyden önce kişinin davasında samimi olması gereklidir. Samimiyet dava adamlığının esası ve temelidir. Davasına karşı samimi olmayanlar asla dava adamı olamazlar. Dava adamlığı söylemi yapanların gerçek dava adamları olup olmadıkları davaları uğrunda harcadıklarıyla, terkettikleriyle, paylaştıklarıyla, fedakârlıklarıyla, gayretleriyle ve destekledikleriyle bilinir.
Ancak dava adamı olmadan önce adam olmak gereklidir!!!! Buradaki adamlıktan maksat ise cinsiyet itibariyle değildir. Adamlık, sözü ve özü bir olarak inandığı şeyde kördüğüm olmaktır. Davası uğruna gerektiğinde malını ve hayatını feda edebilmektir. Eşine veda dahi edemeden hak bildiği yolda ölüme dahi gidebilmektir…
Hakikat uğruna hakka koşanları rahmet ile anıyorum.
Hak ya da bâtıl hangi davanın dâva adamları yoksa o dâvanın yer etmesi yahut gelişmesi mümkün değildir. Kısa zamanda izleri silinir ve tarihte esamesi bile okunmaz.
 Dava Adamının Farklılıkları:
• Dava adamları, davaya inanır ve malını mülkünü satarak bu dava için mücadele eder.
Mücadele mal, mülk, şan, şöhret davası değildir.
•Dava adamı olmak , ülkülerin en yücesinde nefsi, her şeyi ile birlikte feda edebilmektir. Mallardan ve canlardan düşünmeden vaz geçebilmektir.
•Dava adamı, dışarıdan gelecek olan imtihanlara göğsünü peşinen siper etmiş durumdadır.
•Dava adamları, davasına ve liderine sadakatle bağlıdır. Yazın sıcağında yanmak, kışın soğuğunda donmak, çoğu zaman yalnız kalmak onlar için davaya hizmet olduğu için onur kabul edilir.
• Dava adamları sevdiklerine ansızın sürur içerinde veda edebilenlerdir. Firâvunîlerin zindanlarında Yusuf aleyhisselâm gibi hak ve hakikatlerin ortaya çıkması için izzet içerisinde sabır edebilenlerdir.
• Dava adamları, mazlumun namusunu kendi namusuymuş gibi korur.
• Dava adamı için davanın geleceği önemlidir,lider davaya hizmet ettiği ve uygun davrandığı sürece değerlidir.
•Her dava adamı kendisini Hazreti Ömer’e “Haktan ayrılırsan seni kılıcımla düzeltirim” diye seslenen sahabe gibi görür.
• Dava adamı için en doğru yol evrensel hakikattir.
• Dava adamı yanlış insanlar ile iş birliği yapmaz, yanlış insanların oyuncağı olup o insanların korkunç eylemleri sayesinde zafer kazanmaktansa, doğru ve dürüst insanlarla bir arada olup gerekirse yenilgiyi seçer.
• Dava adamları icin “Allah davasında yenilgi yoktur, imtihan vardır" Hakikat için cefa mutluluktur.
• Dava adamı olmak, başkaları sıcak yataklarında yatarken soğuk topraklar üzerinde keyif duyarak nöbet tutabilmektir. Kurşunlar arı vızıltısı gibi işitildiğinde, havada barut ve yanıktan başka bir koku olmadığında ayakların dağlarla boy ölçüşürcesine sâbit olmasıdır. Kanlar içerisinde şehâdeti tadan kardeşinin gözlerini gurur içerinde kapatabilmektir…
 (Seni ben unutsam tarih unutur mu hiç Mavi Marmara,15 Temmuz)
• Dava adamları,millete efendi olmaya değil, hizmetkâr olmaya gelen kişilerdir.
• Dava adamlarının en öncelikli görevi evrensel hakikate ulaşmak,hakikatin sahibini mutlu etmektir.
•Dava adamları, Partiden ya da liderden yana taraftarlık yapamazlar
Onlar hakikate taraftarıdır.Hakikatin meşalesi olan;
-Devlete,
-Millete ,
-Bayrağa,
-Toprağa taraftır. Bu değerler için ve bu değerleri savunan lideri için bir saniye düşünmeden ölüme giderler.
• Dava adamları hakikat savaşı'nın Uzun Hasanlarıdır.
• Dava adamları,ebede aşık oldukları için:
-Kinle, nefretle ve intikam hissiyle hareket etmez,
- Geçmişte, kendisine haksızlık yapanlar için dahi adalet ister,
-Geçmişten ders alırlar ama geçmişin hesaplaşması içinde de olmazlar,
- 1 gemide 1 mazlum 1000 zalim varsa o gemiyi batırmazlar ....
Dava adamlarının en büyük imtihanı ise şer güçler, karanlık zindanlar, kırılıp dökülmeler değildir.. Dava adına beraber yola çıktıkları vefadan yoksun sözde dava adamlarıdır. Zîrâ dava adamı, dışarıdan gelecek olan imtihanlara göğsünü peşinen siper etmiş durumdadır. Ancak beraber yürüdüğü ve güvenme ihtiyacı hissettiği kimselere karşı savunmasızdır. Dava adamlarının belini büken, haksız ve yıkıcı eleştiriler, hainlikler ve saldırılardır; vefasızlıklar ve karalamalardır…
-Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.
1- Asr´a yemin olsun ki,
2- insan mutlaka bir ziyandadır.
3- Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır
Rabbimden bizleri samimi birer dava adamı kılmasını ve dava propagandası yaparak dava adamlarına imtihan olan sahtekârlardan korumasını niyâz ediyorum. Allâhumme Âmîn.