Partisinin Eskişehir İl Kadın Kolları Başkanlığınca kentteki bir otelde düzenlenen "Kadın Buluşması Programı"nda katılımcılara hitap eden Destici, Türkiye'nin yaklaşık 40 yıldır terörle mücadele ettiğini ve binlerce şehit verdiğini söyledi.

Terörle mücadeleye 1 trilyon doları aşkın harcama yapıldığını belirten Destici, "Terör öyle bir bela ki sadece canımızı değil malımızı da geleceğimizi de kararttı. Onun için terörle ve tüm unsurlarına karşı topyekun mücadele etmeliyiz. Devletimiz, hükümet, Cumhur İttifakı şu anda bu mücadeleyi veriyor ve vermeye devam edeceğiz." diye konuştu.

Engellilere karşı çok hassas olunması gerektiğini vurgulayan Destici, bu bireylere yönelik sorumlulukların yüksünmeden yerine getirilmesi gerektiğini ifade etti.

Kadın istismarının her türlüsüne karşı olduklarına değinen Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz eğer bugün güçlü bir devletsek biz eğer bugün büyük bir milletsek bunu güçlü aile yapımıza borçluyuz. Bizim aile yapımızın da iki temel taşı vardır: Biri kadındır, biri erkektir. Bunu kimsenin bozmasına müsaade etmemeliyiz. Türk aile yapısı ve dolayısıyla da Türk toplumu bozulmaya çalışılmaktadır. Buna fırsat vermedik ve vermeyeceğiz. Bugün toplumumuz bu şekilde güçlü kalmışsa, aile yapımız bu şekilde güçlü kalmışsa bunu da siz kıymetli annelerimize, bacılarımıza, teyzelerimize, kadınlarımıza borçluyuz."

 "Anayasayı değiştirelim ve bu meseleyi kökünden çözelim"

Mustafa Destici, başörtüsü meselesinin, son günlerin tartışma konusu olduğunu anımsatarak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığına aday olabilmek, aday olabilirse de seçimi kazanabilmek için başörtüsüyle ilgili önce bir yasa değişikliği teklifi gündeme getirdiğini savundu.

Cumhur İttifakı'nın, başörtüsüne anayasal güvence hazırlığında olduğunu anlatan Destici, şunları kaydetti:

"Biz dedik ki Cumhurbaşkanımız, Sayın Bahçeli, ben; 'Ey Kılıçdaroğlu, eğer samimiysen bırak yasa değişikliğini gel anayasayı değiştirelim. Bu meseleyi kökten çözelim. İsteyen başını örtsün, isteyen de istediği gibi açık olarak hayatına devam etsin'. Önce durakladılar. Daha sonra neymiş, bunun yanına aile hayatını da garantiye alacak düzenlemeler getirirmişiz. Bundan niye rahatsız oluyorsun? Aileler çocuğunun uyuşturucu kullanmasını, sapkın hayatlar yaşamasını istemiyor. Toplumumuzun yüzde 100'e yakını ahlaklı bir toplum istiyor. Bir elinde Kur'an-ı Kerim, bir elinde bilgisayar olan gençlik istiyor. CHP'ye ve onun şu anda ABD'de bulunan Genel Başkanına sesleniyorum: İnanç hürriyeti konusunda samimiysen, başörtüsü serbestliği konusunda samimiysen gel hep birlikte anayasayı değiştirelim ve bu meseleyi kökünden çözelim, ama göreceksiniz yapmayacaklar. Biz CHP'yi tanıyoruz ama şu anda bakalım İYİ Parti ne yapacak? Sayın Meral Akşener ne yapacak? Bu hususta da CHP'nin yanında mı duracak, yoksa inanç hürriyetinin yanında mı duracak. 'Altılı masa'nın yanında mı duracak, başörtüsü serbestliğinin yanında mı duracak? Sadece o değil Sayın Davutoğlu, Babacan, Karamollaoğlu ne yapacak? Bunları da göreceğiz. Bizim anayasa değişikliği teklifimiz hazırlanıyor, en kısa zamanda Meclis'e gelecek. Orada da kim ne yapacak göreceğiz. O zaman şapka herkesin önüne düşecek ve kel görünecek."

Programa, BBP Kadın Kolları Genel Başkanı Dilek Keskin, AK Parti Eskişehir İl Başkanı Zihni Çalışkan, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Eskişehir Şube Başkanı Sevinç Uluçeşme, BBP Eskişehir İl Kadın Kolları Başkanı Meral Öztürk, şehit yakınları, engelliler ve davetliler katıldı.