Dilipak HAARP teknolojisinin tartışıldığı bir zamanda, ABD’nin benzer sistemlerle donatılmış gemilerinin Marmara Ege ve Doğu Akdeniz ile Basra körfezinde konuşlandırılmış olmasının dikkat çekici olduğunu söyledi.
Alçak irtifa uyduları üzerinden  Laser ve RF silahları ile yer yüzünde her noktada benzer etki mekanizmalarının örgütlenerek yangın ve infilaklar örgütlenebileceğini söyleyen Dilipak, NEOM’da uzun zamandır üretilmekte olan Humanoid, otonom robotik askerlerin bölgede ihtiyaç duyulduğunda alanda görevlendirilebileceği endişesini taşıdığını söyledi.

MARAŞ BAHANE!

Dilipak konuyla ilgili şunları söyledi: “Maraş Bahane. Buradaki deprem doğrudan güneye doğru Kudüse, doğuya doğru GAP’ı tetikleyebilir. Tabi İstanbul Egeyi de unutmamak gerek. HAARP teknolojisi ile donatılmış gemilerin Marmara, Ege, Doğu Akdeniz ve Basra körfezinde konuşlandırılması önemli. Bu sistemler yukarıda Strosfer tabakasındaki iklimle ilgili hareketleri manipüle edebiliyor. Fay hattı üzerinde fay hattını RF dalgaları ile provake edebilmekte ve yatay olarak 1000 Km’ye kadar RF dalgaları ile canlı ve cansız ortam üzerinde etkin operasyonlar gerçekleştirebilmekte.

NİYE İNCİRLİK DEĞİL DE İSKENDERUN!

USS George HW Bush uçak gemisinin adı bile sorunlu. Niye İncirlik kullanılmıyor. Hava ulaşımı mümkün. Denizden İncirlik’e her türlü ikmal mümkün. İncirlikte depremle ilgili hasar bildirilmedi. Niye İskenderun.. Hatay, İzmir, Urfa GAP bölgesi İncil’de, özellikle Yuhanna Vahyinde adından özellikle bahsedilen yerler. Burası aynı zamanda onların Armagedon dedikleri kıyamet savaşının çıkacağı yer. Mesih’in dönüş adres. Kayıp Emanet sandığı ile ilgili işaretlerin adresi burası. HW Bush TeoPolitik açıdan önem taşıyan bir savaş ve tecellilerin Kutsanmış coğrafyasına geliyor. İspanya da 5 amfibi gemi ile geliyor.

BU İLGİ “BİN YILIN MEYDAN OKUMASI” İLE Mİ İLGİLİ!

Dün NATO ülkeleri konsolosluklarını kapatıyordu. Garip tatbikatlar, ziyaretler sözkonusu oldu. HABAT diye bir örgüt çıktı ortaya. Bugün “1000 yılın meydan okuması”nı konuşuyoruz. Bir komplodan söz etmiyoruz. İnternete girin “US. Joint Forces Command Millennium Challenge 2002: Experiment Report “ aratın.

ABD’nin son zamanlarda Doğu Akdeniz, Ege, Marmara, Kızıldeniz, Basra körfezinde İsraille birlikte ne yapıyor ona bakın. bu aralar yaptığı, depremden, darbeye bircok senaryo içeren tatbikat boşuna değil. Biz Çine, Ukraynaya bakarken çevremizde neler oluyor?

Wikipedia’da bu konuda şunlar yazıyor: “Millennium Challenge 2002 ( MC02 ), Amerika Birleşik Devletleri Silahlı Kuvvetleri tarafından 2002 yılının ortalarında gerçekleştirilen büyük bir savaş oyunu tatbikatıydı . 24 Temmuz'dan 15 Ağustos'a kadar süren ve 250 milyon ABD dolarına (2021'de yaklaşık 377 milyon ABD dolarına eşdeğer) mal olan tatbikat, hem canlı tatbikatları hem de bilgisayar simülasyonlarını içeriyordu . MC02'nin gelecekteki askeri " dönüşüm " testi olması amaçlandı - ağ merkezli savaşa olanak tanıyan ve mevcut ve gelecekteki silah ve taktiklerin daha etkili komuta ve kontrolünü sağlayan yeni teknolojilere geçiş .. Simüle edilen savaşçılar, "Mavi" olarak anılan ABD ve Basra Körfezi'ndeki hayali bir devlet olan "Kızıl", genellikle İran veya Irak olarak karakterize edildi .”
https://en-m-wikipedia-org.translate.goog/wiki/Millennium_Challenge_2002?_x_tr_sl=en&_x_tr_tl=tr&_x_tr_hl=tr&_x_tr_pto=sc

İktidara yakın olan STRATEJİK DÜŞÜNCE ENSTİTÜSÜ sayfasında Bülent Erandaç 4 Eylül 2019’da “NATO'nun ‘Türkiye'yi İşgal’ Tatbikatı'nı Unutmadık” diye yazıyordu. (https://www.sde.org.tr/bulent-erandac/genel/natonun-turkiyeyi-isgal-tatbikatini-unutmadik-kose-yazisi-11193 ) Ankara bu uyarıyı hiç dikkate almıyor mu? Erandaç “bu yazıyı, KIBRIS-DOĞU AKDENİZ PARANTEZİNDE okuyunuz lütfen” diyordu..

Bin yılın meydan okumasının hedefinde biz varız. Bizim ülkemiz, coğrafyamız var. Onların teolojisinde, mitolojisinde, ezoterizminde, kehanetlerinde bunlar var. Mesih, Anti Chirist, Emanet sandığı, Mescidi aksa ile ilgili Stratejik hedefleri ve ön görüler, hepsi bu konu ile ilgili. Bugün Batılıların askeri olarak temerküz ettikleri tüm bölgelerde bunun izlerini görüyorsunuz. Bu konu biizim ülkemizde sağı-solu ile siyaset, bürokrasisi, mediası, akademisinin ilgisiz, habersiz olduğu bir konu. CoVID, 5G, mRNA, İklim, Şabat  konusundaki aymazlık bu konuda aynen devam ediyor.