Değerli dostlarım sevgili okurlarım,
Ülkeleri fethetmenin birçok yolu vardır. Eskiden savaşlar meydanlarda yüz yüze yapılırdı. Şimdi fetihler, savaşlar çok başka bir boyuta taşındı.
 
İnsanlarına milli, manevi, değerlerini unutturmak, benliğinden uzaklaştırmak günümüz dünyasının bir ülkeyi en etkili işgal yöntemlerinden biri.
 
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte mantar gibi türeyen kanallar aracılığıyla her gün bu kadar da olmaz dediğimiz ne varsa hepsine maruz kalıyoruz.
 
Bundan çok değil belki on – on beş sene öncesinde dizilerde müstehcen olmayan ancak ayıp gördüğümüz bir sahne bile açık açık yer almazken izleyenler bundan bile utanırlardı.
 
Yine o dönem dizilerde bir mahalle kültürü, bir aile yapısı, anne baba sözü dinleyen gençler olurdu.
 
Son dönemlerde adeta bir yerlerden düğmeye basmışçasına,  bütün senaristler söz birliği etmişçesine ne kadar aile yapısına aykırı, dini ve milli değerlere ters senaryolar, konular varsa onlar işleniyor.
 
İşte "Kızılcık Şerbeti" isimli dizide başörtülü bir kadının aşağılanmasını açık açık izledik. RTÜK bu konuda uyarı üzerine uyarı verdi ancak bu dizilerin sonu gelmiyor.
 
"Baba" dizisinde din kisvesi altında bir adamın merhametsiz ve kaba saba davranışları, birçok dizide inançlı insanların hep cahil olduğu algısı, evde hizmetçi ya da çalışan varsa başörtülü ya da dindar olması gibi algılar toplumun beynine sürekli olarak işleniyor.
 
Bir zamanlar sözde tarihimizi anlatan "Muhteşem Yüzyıl" isimli diziyi hatırlarsınız. Rezalet Yüzyıl diyorum ben. Ömrü at sırtında geçmiş, Avrupa'yı dize getiren o muhteşem Sultan'ın hayatını sanki haremden ibaretmiş gibi gösterme rezilliğini ekranlarda utanmadan bu millete izletmişlerdi.
 
Dini değerleri bırakın her geçen gün bu da olmaz dedirten, aile yapısının temeline dinamit koyan senaryolar görüyoruz. Anne baba dinlemeyen, özgürlük adı altında gece hayatı yaşayan, bir evde kızlı erkekli bir arada kalan gençler, elini kolunu sallayarak gezen, gözünü kırpmadan cinayet işleyen mafya bozuntuları, sırf zengin olduğu için kendisine para karşılığı sunulan genç kızla sözde evlilik yapan zengin çocukları, kimin eli kimin cebinde belli olmayan holdingli, entrikalı diziler ...
 
Hangi birini sayalım ki. Bunları çocuklarımız izliyor. Gençler izliyor örnek alıyor.
Toplumda cinayetler, entrikalar, aldatmalar her geçen gün artıyor neden? 
Gençlerimiz bu dizilerle zehirleniyor, sosyal medya da üzerine tuz biber oluyor.
Teknoloji faydalı alanlarda kullanıldığında çok ciddi işlevi olabilecekken maalesef biz bu konuda da sınıfta kaldık.
 
Böyle giderse gençliği kaybedeceğiz.
Çocuklarımızı kaybedeceğiz.
 
Çok geç olmadan devletimizin bu konuda üzerine düşeni yapmasını ve RTÜK'ün denetimlerinde daha hassas olmasını istiyoruz.
 
Bizler de aile olarak üzerimize düşeni yapalım bu tarz dizileri evlerimizde izlemeyelim, izlettirmeyelim.
 
Allah'a emanet olunuz!