Her uçak veya helikopter düştüğünde ilk açıklamalarda mutlaka teknik sebepler, doğa şartları suçlu gösterilir, olay mutlaka  kaza kırıma bağlanır.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 32. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral  Eşref Bitlis'in 17 Şubat 1993 tarihinde içinde bulunduğu “Beechcraft B200 King Air” tipi uçağın düşmesinde  de böyle oldu. Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun seçim gezisi için kiralanan helikopterin düşmesinde de aynı  gerekçeler ileri sürüldü.

Şırnak’ın Uludere ilçesi Şenoba beldesinden kalkan ve içerisinde 23. Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Aydoğan Aydın ile albay ve yarbayların bulunduğu helikopter düştüğünde de aynısı oldu.   4 Mart 2021’de  Kara Kuvvetleri Komutanlığına ait Cougar tipi bir helikopterin düşmesi sonucu askerlerimizin şehit düşmesinde de değişen bir şey olmadı. 

Kimse tüm bunların suikast olmadığını söylemesin, beni inandıramaz. Her seferinde olduğu gibi, suikast ya da sabotajları aklama servisi devreye girdi, olayın kaza olduğu,  ‘herbokolog’ sivil ve askeri uzmanlar tarafından açıklandı.

Maalesef bu kazada suçu yüksek gerilim hatlarına yıkamadılar. Hatta bir emekli havacı general, 3 metre  kar yüksekliğine ulaşmış bölgede, küresel ısınmadan söz ederek  Helikopterin düşmesini, iklim değişikliğine bağladı.

Tıpkı küresel ısınmadaki payları nedeniyle, ineklerin çıkardığı gazların dünyanın en önemli sorunlarından biri olduğunu söyleyen Microsoft'un kurucusu Bill Gates gibi.   Ama “2 defa büyük kaza geçirmiş, 28 askerin ölümüne sebep olmuş bir helikoptere kolordu komutanı bindirmek nedir?” diye  sorgulamayı düşünemiyorlar, düşündürtmüyorlar!

Gerçekten Güneydoğu sınırımız baştanbaşa yüksek gerilim hattıyla çevrili. Uçak da düşer helikopter de düşer. Hatta askeri birliklerimizin üzerine bomba da düşer. Yüksek gerilimin trafo merkezi Suriye ve Irak’ta konuşlanan küresel şer odağı sömürgeci ABD Birlikleri. 

ABD, Suriye’de çoğunluğunu YPG’nin oluşturduğu Kürt Demokratik Güçleri’ne silah ve mühimmat teslimatı başlattı. 

Türk istihbarat birimleri, bir kaç  hafta önce terörist Kürt güçlerine ilk silah teslimatının ulaştığı bilgisini bizzat sahadan doğrulamıştı. ABD’nin YPG’ye gönderdiği silah envanterinde ağır makinalı tüfekler ve zırhlı araçlar bulunuyor.

Elektronik Taarruzda Fransa Faktörü söz konusu olabilir mi?

4 Mart 2021’de Kara Kuvvetleri Komutanlığına ait Cougar tipi bir helikopterin düşmesi  ile birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri’nin envanterine girdiği ilk zamanlardan bugüne, 3 defa kaza ve bir defa füze saldırısı sonucu düşen AS532 Cougar helikopterleri 38 can aldı.

Düşen helikopter, Alman-Fransız yapımı Cougar tipi helikopter. Bu, TSK envanterindeki Cougar’ların 4. kazası oldu. 1993 yılında tedarik edilmesine karar verilen AS532 Cougar genel maksat helikopterlerinden ilk etapta Fransa’dan 20 adet sipariş verilmiş, Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine ilk olarak 1996 yılında giren Cougar helikopterlerinden 20 adet Fransa’dan hazır alımla tedarik edilmesinin ardından Fransa ile  varılan anlaşma kapsamında 30 adet AS532 Cougar helikopteri Türk Havacılık ve Uzay Sanayii tesislerinde üretilmişti.

TUSAŞ tesislerinde üretilen 30 adet AS532 Cougar helikopterlerinin 20 adeti Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterine girerken 10 adeti daha Kara Kuvvetleri’ne teslim edilmiş, böylece toplamda 50 adet AS532 Cougar genel maksat helikopteri TSK envanterine girmişti.  İddia şu;  Cougar helikopteri, uzaktan elektronik harp silahları tarafından gönderilen sinyaller ile kilitlendi. Sonuçta helikopter, yere çakıldı. Soru şu; bölgede elektronik harp silahını kullanan, gayri nizami unsurlar, hangi sözde dost ülkenin ordusuna bağlı?

ABD ve Avrupa medyasında Helikopter faciası, nasıl görülüyor?

Öncelikle helikopter kaza kırımının HDP'nin kapatılması tartışmalarının gölgesinde yaşandığından söz edilerek, helikopterin düştüğü bölgede, Kürt nüfusun yoğunluğuna dikkat  çekiliyor ve PKK terör örgütünün faaliyetlerinden dem vuruluyor. İma edilmek istenilen, TSK nakliye helikopterinin, bölgedeki ve bölgeye yakın zamanda sızdırılan terörist grupların, yerden havaya fırlatılan füzelerle vurulmuş olabileceği. Ancak, helikopterin havada infilak  etmeden yere çakılmış olması, olay yeri tanıklarının ifadesine göre ilkyardıma koşan köylülerin, ilk etapta helikopter enkazından iki askerin cesedini çıkardıklarını, diğer askerlerin yaralı çıkarıldığını ifade etmeleri, helikopterin füze saldırısı sonucu düşmediğini gösteriyor.  

Bir  diğer  hususta  terör örgütü ve  yayın  organlarının   olayı  üstlenen  bir  açıklama  yapmamış  olmaları. 

Şehit ve Gazilerin kimliği…

Bitlis'in Tatvan ilçesinde kaza kırıma uğrayan helikopterde bulunan Korgeneral Osman Erbaş (Yozgat-Yerköy), Astsubay Üstçavuş Nazmi Yılmaz (Kahramanmaraş-Afşin), Albay Şentürk Aydınyer (Kars), Yüzbaşı Salih Sarıoğlu (Samsun-Bafra), Astsubay Kıdemli Başçavuş Mehmet Demir (Kahramanmaraş-Onikişubat), Astsubay Kıdemli Üstçavuş Ömer Umulu (Kırıkkale), Pilot Yüzbaşı Tayfun Kureş (Trabzon-Of), Pilot Yüzbaşı Gökhan Uysal (Afyonkarahisar-Dinar), Astsubay Kıdemli Çavuş Şükrü Karadirek (Afyonkarahisar), Uzman Çavuş Tolga Demirci (Kayseri-Pınarbaşı) ve Uzman Çavuş Hakan Gül (Amasya) şehit oldu.

Açıklamada yaralananların ise Binbaşı Alptekin Köprülü (Gümüşhane) ve Yüzbaşı Ender Uzunçakmak (Ordu-Kabadüz) olduğu bildirildi. Bingöl'den kalkış yaparak Tatvan'a giderken Rahova(?) mevkiinde, Nemrut Dağı eteklerinde  düşen askeri helikopter de şehit  olan Elazığ 8. Kolordu Komutanı Korgeneral Osman Erbaş yaklaşık 5 yıldır 8. Kolordu Komutanlığını yürütüyordu. 

Helikopter faciası sonrası gelişmeler…

2021 YAŞ kararları ile Orgeneralliğe terfi etmesi kuvvetle muhtemel görülen, 15 Temmuz darbe girişimi karşıtı, milliyetçi  muhafazakar,  Kara Kuvvetleri  Komutanı Orgeneral Ümit  Dündar'ın ekibinden Korgeneral Osman Erbaş ve silah arkadaşlarının şehadeti, bazı şer odakları tarafından TSK  içinde var olduğu iddia edilen güç mücadelesinde hangi dengeleri nasıl değiştirmiştir?

Yozgat Yerköylü Korgeneral Osman Erbaş ile MHP Kütahya Milletvekili Ahmet Erbaş’ın yakın akraba oldukları da söyleniyor.  

Hatta bazı komplo teorisi manyakları, bu kaza üzerinden MHP  liderine üstü örtülü mesaj verildiği iddiasını dillendiriyor.  Bu elim helikopter kaza kırım ile HDP'nin kapatılması tartışmaları bir müddet rafa kaldırılmıştır.  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin eskisi kadar HDP'nin kapatılması hususunda ısrarcı davranmasını  beklemeyin. 

Dolayısı ile HDP'nin kapatılmasının hemen arkasından yapılması planlanan erken genel  seçimde, HDP'li seçmenlerin AK Parti’ye kayması söz konusu olamayacaktır. Ne kadar yetişmiş, değerli insanımız varsa helikopter, uçak, vs kazalarla kaybediyoruz.

Bunlar olağan değil.  Her helikopter kazası şüphelidir!

Acımız  büyük, şehitlerimizin  ruhu şad olsun! 

Yaralı  askerlerimize acil şifalar diliyorum.