Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde yaşanan hain terör saldırısının ardından, PKK’nın sivil katliamlarla ile dolu geçmişi bir kez daha hafızalarda canland.

Kuruluşunun ilk yıllarında Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki kanlı saldırılarıyla kırsaldaki vatandaşları göçe zorlayan örgüt; genç, yaşlı, çocuk demeden şehir merkezlerinde sivilleri hedef tahtasına koydu.

Canlı bombalar ve tuzaklar, artık şehirlerde patlamaya başladı.

Alışveriş mekanlarını hedef aldı
İstanbul Bakırköy'deki Çetinkaya Mağazası’na 25 Aralık 1991'de yaptığı molotofkokteyli saldırıda 7'si kadın, 1'i çocuk, 11 kişiyi katleden örgüt, 9 Temmuz’da ise İstanbul'un en kalabalık mekanlarından Mısır Çarşısı’na yönelik bombalı saldırısıyla 7 kişiyi katletti, 121 kişiyi yaraladı.

Anafartalar Çarşısı, kana boyandı
AA’nın haberine göre; Kadıköy'deki Mavi Çarşı'ya 13 Mart 1999'da düzenlenen molotofkokteylli saldırıda 13 kişi hayatını kaybetti, olayın faili 3 PKK’lı terörist yakalandı.

22 Mayıs 2007'de bu kez hedefte Ankara vardı, Anafartalar Çarşısı'na bombalı intihar saldırısı düzenleyen bölücü örgüt, 6 kişiyi hayattan kopardı, 100'den fazla kişinin yaralanmasına neden oldu.

İlk patlamanın ardından, yardıma gelenler hedef alındı
27 Temmuz 2008'de Güngören'de, PKK'lı teröristlerin çöp tenekesine yerleştirdiği bombanın patlamasından 10 dakika sonra 50 metre ileride yine bir başka çöp tenekesinde daha güçlü bir patlama meydana geldi.

Kalleşçe yapılan saldırıda, ilk patlama sonrası yardıma gelenler de hedef alındı. Araç trafiğine kapalı ve vatandaşların yoğun olduğu alanda akşam saatlerinde meydana gelen patlamada, 4'ü çocuk 17 kişi hayatını kaybetti, 154 kişi yaralandı.

Lise öğrencisi alevler arasında kaldı
İstanbul'un Bağcılar ilçesinde, 8 Kasım 2009'da belediye otobüsüne terör örgütü mensuplarınca molotofkokteyli atıldı.

Saldırıda, evine giden 17 yaşındaki lise son sınıf öğrencisi Serap Eser, otobüste çıkan yangın sonucu alevler arasında kaldı. Genç kız, yaklaşık bir ay tedavi gördüğü hastanede yaşam mücadelesini kaybetti.

İstanbul Taksim Meydanı'nda 31 Ekim 2010'da çevik kuvvet noktasına düzenlenen canlı bomba saldırısında, 15'i polis, 17'si sivil 32 kişi yaralandı.

Anne, canlı bombayı engellemek için üzerine atladı
Bingöl'de, 29 Ekim 2011'de Cumhuriyet Bayramı'nda bir anne, canlı bomba eylemi yapacak teröriste müdahale ederek çok sayıda kişiyi kurtardı.

3 çocuğuyla alışverişe çıkan Hatice Belgin, yürürken canlı bomba eylemcisini fark etti ve üzerine atladı. Anne, patlamayı engelleyemedi ancak yaşanabilecek daha büyük bir facianın önüne canını feda ederek geçti.

Olayda, anne Belgin ve oğlu Veysel ile bir vatandaş hayatını kaybetti, yaralanan 21 kişi hastaneye kaldırıldı.

Teröristler, 20 Eylül 2011'de yine Ankara'yı kana buladı. Kızılay Kumrular Caddesi'nde meydana gelen patlamada 3 kişi öldü, 34 kişi yaralandı.

Türkiye'nin kalbi Ankara'daki Merasim Sokak'ta 17 Şubat 2016'da, askeri servis araçlarının geçişi sırasında bomba yüklü aracın patlatılmasıyla yaşanan saldırı, bölücü örgütün acımasızlığını bir kez daha gözler önüne serdi.

Aralarında sivillerin de bulunduğu 29 kişi hayatını kaybetti. Hain saldırıda 61 kişi de yaralandı.

Anne karnında, terör kurbanı oldu
Bu olaydan yaklaşık bir ay sonra Ankara, bir kez daha PKK'nın hedefi oldu. 13 Mart 2016'da Kızılay Meydanı'ndaki Güvenpark otobüs duraklarına bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda 36 kişi yaşamını yitirdi, 19'u ağır 125 kişi ise yaralandı.

Saldırıda yaralananlar arasında bulunan 6 aylık hamile Songül Yılmaz'ın karnındaki bebek, terör saldırılarının en küçük kurbanı oldu.

Merasim Sokak ve Güvenpark'ta iki ay arayla bombalı saldırı
Şehir merkezlerini hedef alan saldırılardan biri, Kızılay saldırısının iki hafta sonrasında Diyarbakır'da yaşandı.

Polis servisine, bölücü örgütün bomba yüklü araçla düzenlediği saldırıda 7 polis şehit olurken, aralarında sivillerin de olduğu 27 kişi yaralandı.