Fatih Sultan Mehmet gemileri karadan mı yürüttü?

Osmanlı padişahı II. Mehmet yetiştiği dönemlerde aldığı eğitimler sayesinde askeri zekası yüksek bir padişahtı. İstanbul'un Fethi için büyük hazırlıklar yaptırdı. Tersaneler de yapılan donanma parçaları, dökümhanelerde Sultan Mehmet tarafından tasarlanmış olan topların dökümü, marangozhanelerde üretilen yüksek surların üzerine geçebilmek için hazırlanan kuleler bu hazırlıkların bir parçasıdır. Tıpkı hazırlık periyodu gibi 29 Mayıs 1453 tarihinde başlayan kuşatma da oldukça uzun sürmüştür. İki ay süren kuşatma süresince fethi geciktiren en önemli iki unsurdan ilki yaklaşık 6 km boyunca karadan uzanan büyük kara surları ikincisi ise Sarayburnu ile Galata bölgesi arasına çekilen Haliç Zinciri olmuştur.

Bu noktada tarihçilerin ve bu gerekçeyle toplumun ikiliğe düştüğü bir olay karşımıza çıkmaktadır. İstanbul’un Fethi’nin deniz desteğinin sağlanması birçok kaynakta gemilerin karadan yürütüldüğüne dair ifadeler yer almaktadır. Peki, acaba Sultan II. Mehmet İstanbul seferi sırasında gemileri karadan yürütmüş müdür, yoksa bu bir efsane midir?

Osmanlı tarihçisi Tursun Bey’in ve İstanbul fethine tanık olan Bizans tarihçisi Kritovulos’un kaynaklarında Osmanlı donanmasının Dolmabahçe’den Harbiye ve Kasımpaşa güzergahından Haliç’e indirildiği yazmaktadır. Tursun Bey, Tarih-i Ebul Feth’de: “İslam gemileri bayraklarla bezenip yelkenleri açtılar. Galata kalesi ensesinden havada yürüttüler. Belki uçurdular.” satırlarına yer vererek bir mucize olarak anlatılabilecek bu olayı yazılı kaynaklara kaydetmiştir.

istanbulun fethi

TARİHİ BELGELER DE ORTAYA ÇIKARDI

Harita mühendisi emekli Tümgeneral Cevat Ülkekul, Topkapı Sarayı’nda arşivlerde haritalara dair araştırmalar yapmıştır. Bu araştırmalar sonucunda gemilerin karadan yürütülürken kullanılan güzergahlardan biri olarak da kabul edilen Dolmabahçe – Kağıthane bölgesine ilişkin belgeler ve haritalar da ortaya çıkarılmış ve daha çok kanıt elde edilmiştir.

Siyonist zulme direnen Rachel Corrie,  21 yıl önce bugün rejimin buldozerlerince ezilerek alçakça katledildi! Siyonist zulme direnen Rachel Corrie, 21 yıl önce bugün rejimin buldozerlerince ezilerek alçakça katledildi!

Aslında, konuda belirsizlik yaşanan nokta gemilerin karadan yürütülüp yürütülmediği değildir. İnsanlar, yetersiz bilgi kitine sahip oldukları için bazı söylemlere ve spekülasyonlara yol açmıştır. Konu hakkında belirsiz olan kısım, İstanbul’un Fethi sırasında toplam kaç geminin karadan yürütüldüğü yani donanmanın büyüklüğü ve hangi güzergah izlenerek gemilerin Haliç’e indirildiğidir. Gemilerin yürütüldüğü güzergah hakkında iki görüş vardır. Birinci görüş; gemilerin İstanbul Boğazı’nın Avrupa yakası kıyılarından hareketle Kasımpaşa üzerinden ilerletilip Haliç’e indirilmiş olduğunu ileri sürer. İkinci görüş ise gemilerin Okmeydanı veya civarında tamamlanarak Kasımpaşa üzerinden denize indirildiği üzerinedir.

YAĞLI KIZAKLARLA YÜRÜTÜLDÜ

Fakat Fatih Sultan Mehmet, güzergah boyunca ray şekilinde kızaklar döşettirmiştir. Ardından bu ray şeklindeki kızakların içi hayvanların iç yağı ve zeytin yağı ile yağlanmıştır. Bu işlem, gemilerin kolayca kızakların üstünden kolay hareket edebilmesi ve böyle kaydırılabilmesi için yapılmıştır. Dolmabahçe yokuşundan aşağı doğru yönde ilerlemek daha da kolaylık sağlamıştır.

ÇOK BÜYÜK GEMİLER DEĞİL, KADIRGALAR YÜRÜTÜLDÜ

Gemilerin yürütülemeyecek kadar büyük, ağır olduğu yönünde olup kazıklar üstünde ilerletilmesinin çok güç gerektireceği ve bu operasyonun sadece iki gün içinde tamamlanamayacağı iddia edilmişti. Ama yürütülen gemiler, yaklaşık kırk metre boyunda en fazla sekiz metre genişliğe varabilen tahtadan yapılmış Osmanlı kadırgalarıdır. Kadırgalar genelde direksiz tahtadan yapılma gemilerdir. İçindeki mürettebatı karaya indirdiğimiz zaman gemi taşınabilir ve rahatça ilerletilebilir ağırlığa geliyor. Hatta her geminin kendi mürettebatı, gemiyi kendileri yağlı kızaklar üzerinden rahatlıkla iki gece içerisinde gemiyi ilerletebilir ve operasyonu tamamlayabilir. Aksine olay için gerekli olduğu zannedilen çok büyük insan gücüne bile gerek duyulmamıştır. Çünkü yağlı ray üzerinde ilerleyen gemiler bir birine kalın halatla bağlıdır ve sadece ilk geminin tepeyi aşması için efor sarf edilmiştir. Çünkü ilk gemi Haliç’e salındığında, halatlar sayesinde arkadaki gemi otomatik olarak aşağıdan yukarı çekilmiş ve tepeyi aşmıştır.

GEMİLERİN KARADAN YÜRÜTÜLDÜĞÜ GÜZERGAH

Gemilerin yürütüldüğü güzergah dağ taş bir yol değildir. Hafif tepelikler, gemilerin hareket ettirilebilmesi için avantaj olarak bile kullanılmıştır. Gemiler yerinden oynamayacak kadar ağır değildir. Gayet normal ağırlıkta tahta kadırgalardır ve yağlanmış ray biçiminde kızaklarda kolayca altmış ile yetmiş iki arasında gemiler Haliç’e taşınmıştır. Durum bu şartlar altında tekrar değerlendirildiğinde, fetih sırasında gemilerin yürütülememiş veya başarısız olmuş olma olasılığı söz konusu bile değildir.

TÜM BELGELER BUNU KANITLAMAKTADIR

Gemilerin karadan yürütülmediğine dair argüman ve iddialar bulunmasına karşın gemilerin fetih sırasında raylar üzerinden kaydırılarak karadan Haliç’e indirildiğine dair fazlaca kanıt, harita ve güzergah bilgilendirmesi bulunmakta, arşivlerde yer almaktadır. Karşı tarafın iddiaları ve kanıtları her ne kadar güçlü olursa olsun. Pek çok tarihçinin yazdığı, kaynaklarda yer aldığı ve pek çok haritaya ulaştığımız, aynı zamanda Osmanlı kadırgalarının bu operasyon için yeterince uygun olduğu bir durumda aksini söylemek uygun değildir. Kanıtlar, kaynaklar, haritalar ve gemilerin değerlendirmesi göz önüne alınca İstanbul Fethi sırasında 21 – 22 Nisan 1453 tarihlerinde Osmanlı donanmasından altmış ila yetmiş arasında gemi yağlanmış ray sistemi olan kızaklar üstünden Dolmabahçe yokuşundan Kağıthane’yi izleyerek denize indirilmiştir. Kısaca gemiler İstanbul Fethi sırasında karadan yürütülmüştür.