Atomdan Daha Tehlikeli ;
İnsanlık İçin Suç!!
NARSİSİZİM:

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla:

1,2. Rahmân, Kur'an'ı öğretti.

3. İnsanı yarattı.

4. Ona beyanı (düşünüp ifade etmeyi) öğretti.

5. Güneş ve ay bir hesaba göre hareket etmektedir.

6. Otlar ve ağaçlar (Allah'a) boyun eğerler.

7. Göğü yükseltti ve ölçüyü koydu.

8. Ölçüde haddi aşmayın.

9. Tartıyı adaletle yapın, teraziyi eksik tutmayın.

Azim olan Allah doğru söyler.

Kişinin kendine aşık olması, kendini her şeyin üzerinde tutması  hatta kendine tapması olarak tanımlanabilen bir dengesizlik halı,ego dengesinin bozulması,  kişinin "ENE" noktasında sınırı aşması olarak da nitelendirilebilir olan ,Narsisizm veya Özseverlik, Kişinin kendi bedensel ve zihinsel benliğine karşı duyduğu hayranlık ve bağlılık, kabaca tabirle kişinin kendisine aşık olması olarak tanımlanan bir terimdir. 

Hep "ben" diyen, kendinden başka hiç kimseyi, hiçbir şeyi önemsemeyen, yalnızca çıkarlarını düşünen ve hayatını benzer yaklaşımlarla sürdürmeye çalışan kişiler için narsist denilebilir. Narsisizim; kelime kökeni Yunan mitolojisinde bir kahraman olan Narkissos'dan gelir. Narkissos adını narkoza ve bir çiçek familyası olan nergisgillere de vermiştir. Narsisizmin ileri boyutlarda olmasına tıpta Narsisistik Kişilik Bozukluğu adı veriliyor.

Narsisizim adının geldiği Yunan mitolojisinde:

Narkissos ile Ekho’nun hikayesi şöyledir: Kendine aşık olanları umursamayıp onların sevgilerine değer vermeyen Ekho isimli güzel peri kızı, bir gün Narkissos’u avlanırken görür. Peri kızı gördüğü bu çok yakışıklı avcı gence ilk görüşte aşık olur. Ancak Narkissos Ekho’nun aşkına karşılık vermez ve kara sevdaya tutulmuş genç kızı acısıyla tek başına bırakır.

Peri kızı o günden sonra yavaş yavaş erimeye başlar ve sonunda üzüntüsünden ölür. Bu duruma çok kızan Olimpos tanrıları Narkissos’u cezalandırmak ister. Yakışıklı gencin cezası kendisini taparcasına sevmesi olacaktır. Bir gün su içmek için nehir kenarına eğilen Narkissos, sudaki yansımasını görür ve öylece kalakalır.


Narsistik yaklaşımlara sahip olan  kişinin gerçekten mutlu olması, hayattan zevk alması pek mümkün değildir.Zira bu insanlar sürekli bir açlık halindelerdir. Doyumsuzluklarıyla öne çıkan, yaşamlarını başkalarının sahip olduklarına sahip olmaya çalışarak geçiren ve kendini bir nevi "İlah"  olarak gören kişiler için “doyum” fazlasıyla uzak bir kelimedir. Geçmişin Firavun ve Nemrutları ve günümüz yoldaşları...

Narsisistik kişilik bozukluğu olan kişiler, başkalarının düşünce ya da isteklerine gereken ilgiyi gösteremeyen kişilerdir. Plan ve hedeflerine ulaşamadıklarında, gereken ilgiyi göremediklerinde aynı Narkissos gibi erirler, çökerler. Başkalarının hakkına saygı göstermeden ve gerçeklerle bağdaşmasa bile daima kendilerini haklı göstererek ve o hedefi, gerekli emeği vermeden bile hak etmiş sayarak en önde, en gözde ve tek olmak isterler. Kendilerini başkalarının yerine koyamaz ve başkalarını anlayamazlar. Sanki her şey sadece kendileri için vardır ve ne olursa olsun her şeyin kendi amaçlarına hizmet etmesi gerekir. ~Başkalarının fikir ve hareketleri kendi amaçlarına hizmet ediyorsa vardır, aksi halde bu fikir ve hareketler tahammül edilemez düşüncelerdir. Gerçekle bağdaşmayan, başkalarının zararına olup sadece kendi çıkarlarına uygun, kendi plan ve hedeflerine hitap eden maddi ve manevi kazanç sağlayabilecek plan ve hedeflerine ulaşamadıklarında öfkelerine hakim olamaz, saldırganlaşır, çöker, hatta ağır psikotik tablolara girerler

Öfke kontrolü mümkün değildir.Sürekli övgü en çok ihtiyaç duydukları gıda olduğundan etraflarında onları sürekli öven ,yücelten bir grup bulunur yada bulundururlar..Bazen kendilerini över  yada övgü isterler fakat alınan cevaplar çoğu zaman sürekli duydukları sözlerden ibaret ise tatmin olmazlar bu durum onlardaki saldırganlığı artırır."Ayna ayna sihirli ayna söyle bana en güzel kim,en güçlü kim en karizma kim..."  cevap farklı olunca  sinirden kapatılan ya da kırılan ayna misali....

Narsisizm insan için yaşamını sürdürebilmesi açısından bir ölçüde gereklidir. Bazı durumlarda; kişinin narsisizmi toplum için, hatta kendi akıl sağlığı için makul oranlarda değilse kişi akıl hastalıklarıyla karşılaşabilir. Önemli psikiyatrik rahatsızlıklar olan nevroz, paranoya hatta psikozda narsisizm etkileri görülmektedir. 


Narsisizmin çok özel bir türü de, Roma sezarları, Mısır firavunları, diktatörler gibi çok güçlü kişilerde bulunan türüdür. Bu insanlar adeta nefes alıp yürüyen yeryüzü tanrıları gibidirler kendi gözlerinde. Yaşam ya da ölüm gibi önemli doğa olaylarına bile bir tek cümleyle karar verebilmekteydiler. En büyük korkuları güçlerini kaybetmeleri, ölüm, etraflarındaki herkesin kendilerine düşman olmasıydı. Güçlerinin ve şehvetlerinin bir sınırı yokmuş gibi davranmaya çalışırlar; sayısız insan öldürüp, sayısız şatolar kurarlardı. Varlıklarının kendilerinin de çözemediği sorununu insan değilmiş gibi çözmeye çalışsalar da aslında durumları düpedüz deliliktir. Dış dünya "ben" olmadığı için, narsisist kişi dış dünyayı anlayamaz algılayamaz ve bu durum kişide korku yaratır. Diktatör gitgide daha yıkıcı, daha yalnız ve korkak olur.

Narsistik kişilik bozukluğunun öne çıkan belirtileri şunlardır:

✓ İstenilen şeye ulaşmak için her türlü yolu (hiç etik olmasa bile) kullanmaktan çekinmemek;
✓Dünya sanki onun etrafında dönüyormuş gibi davranmak;
✓Başkalarını sık sık aşağılamak ve zorbalık yapmak;
✓Hep “en bir şey” olmaya çalışmak;
Dış görünüşe fazla önem vermek ve dikkat çekici giyinmek;
✓Üstün olduklarına ve sadece eşit derecede özel insanlarla ilişki kurabileceğine inanmak;
✓Ayrıcalıklı muamele görmeyi beklemek;
✓Stresle başa çıkmakta ve değişime uyum sağlamakta zorlanmak;
✓Gizli güvensizlik, utanç ve aşağılanma duygularına sahip olmak,
✓Olumsuz eleştirileri duymamak ya da beğenilmeme durumunda öfke krizlerine girmek;
✓Etraflarındaki insanları “çıkarıma uygun” ya da “çıkarıma ters” biçiminde belirlemek;
✓İlgi odağında olan ya da insanlar tarafından beğenilenleri kıskanmak, başkalarının da onları kıskandığını düşünmek;
✓Kendini dev aynasında görmek;
✓Başkalarının yaşamlarına karşı zerre ilgi duymamak, empatiden yoksun olmak;
✓Sınırsız başarı, güzellik, güç fantezilerine sahip olmak;
✓Küçücük başarılarını bile adeta dünyayı kurtarmışçasına abartarak anlatmak;
✓Beğenilmeye, takdir edilmeye karşı aşırı şekilde aç olmak.

Konumuz Narsisizm ancak esas kısım dünyayı zora sokan Narsisit lideler olduğu için burada tedavi yöntemleri üzerinde detaylı durmayacağım.
Ancak yazıyı okuyanlardan  yükselen sesleri duyar gibiyim o zaman yazıyı yazmak neden...
Cevabım onları tedavi etmek zor olduğundan çözüm yolu biziz.
Firavunları , Nemrutları  Allah'ın elçileri ikna edememişken biz nasıl yapacağız? 

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla;

1.  Alak suresi -1 "Yaratan Rabbinin adıyla oku!"

2.Bakara Suresi, 150  : "Her nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. (Siz de) Her nerede olursanız yüzünüzü onun yönüne çevirin. Öyle ki, onlardan zulmedenlerin dışında insanların, size karşı bir delilleri olmasın. Onlardan korkmayın, Benden korkun, üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım. Umulur ki hidayete erersiniz."

3.Bakara Suresi, 165 : "İnsanlar içinde, Allah'tan başkasını 'eş ve ortak' tutanlar vardır ki, onlar (bunları), Allah'ı sever gibi severler. İman edenlerin ise Allah'a olan sevgileri daha güçlüdür. O zulmedenler, azaba uğrayacakları zaman, muhakkak bütün kuvvetin tümüyle Allah'ın olduğunu ve Allah'ın vereceği azabın gerçekten şiddetli olduğunu bir bilselerdi."

4.Sahip olduğumuz halkları tüm yasal yönleri ile bilmek.

5.Medya dedikleri kirli sihirli kutunun farkında olmak.

6. Narsisizim hastalığına yakalanan tiplerin bir o kadar korkak olduklarını unutmadan hayatın sahibine teslim olarak hakikate uygun bir şekilde direnmek.

7.Bana dokunmayan yılan bin yaşasın aldatmacasından  kurtulmak ve iyiliği yayma emrine nail olanlar olarak emre itaat etmek.

Dünyanın dengesini bozup kabusa sebep olan tüm zalimleri öncelikle asıl ve gerçek oyun kurucu olan  Allah'a bırakarak birlikte daha güzel bir dünya için (Mutlu bir Suriye, Irak, Çeçenistan,Dogu Türkistan, Afrika, Afganistan, Hindistan ... Halkları ve esareten kurtarılması gereken Amerika,Rusya,Çin,İsrail , İngiltere,AB... Halkları) El ele  Narsistik zalimlerin oyunlarına çomak sokmaya  davet ediyorken .
 Türkiye'de yaşayan vicdan sahipleri  olarak örneklik teşkil edip ; iyiliği emredenler olarak  Düşünebilen şehirler inşa etmeye davet ediyorum.

Unutmayın!!

Zulme, hep Mezopotamya coğrafyasından çıkan sesler dur dedi.
Bilim,sanat, adalet, eşitlik bu cografyadan alınan örneklikler ile değer kazandı.
Ortaçağ karanlığına ışık olan bu coğrafyanın aydınlık yüzüydü...

Şimdi coğrafyamız dahil tüm dünyayı Narsistik tavırlarına kurban eden;bazen kimyasal silah arıyoruz diye ,bazen kendi yıktıkları kulelerini bahane ederek,bazen çıkardıkları insanlıktan uzak örgütleri sebep göstererek savaşlar çıkartarak ...Bazen de "Kuş, Domuz" gibi isimler  ya da yeni argümanlar kullanarak   isimlendirdikleri kendi labaratuvarlarında türeme  hastalıklar ile insanlığı Kaotik ortamlara sürükleyen, kendi Narsistik dengesizliklerini  korumak adına  canavarlaşan bu zalimlere dur deme vakti..

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla:

1-2. Rahmân, Kur'an'ı öğretti.

3. İnsanı yarattı.

4. Ona beyanı (düşünüp ifade etmeyi) öğretti.

5. Güneş ve ay bir hesaba göre hareket etmektedir.

6. Otlar ve ağaçlar (Allah'a) boyun eğerler.

7. Göğü yükseltti ve ölçüyü koydu.

8. Ölçüde haddi aşmayın.

9. Tartıyı adaletle yapın, teraziyi eksik tutmayın.

Azim olan Allah doğru söyler.