Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Marmara bölgesinde ve özellikle İstanbul’da gerçekleşmesi beklenen depremin yeniden gündeme gelmesiyle birlikte insanlar daha güvenli yerlere göç etmeye başladı. İnsanlar daha güvenli olduğunu düşündüğü kentin kuzey kesimlerine yoğun ilgi göstermeye başladı. Özellikle Çekmeköy’e çok fazla talebin olduğu öğrenildi. Çekmeköy’de 20 yıldır emlakçılık yapan Ahmet Aydın, “İnsanlar, Üsküdar, Kadıköy gibi yerlerdeki evlerini kiraya verip buraya geliyor” diyor. Çekmeköy’de 30 yılı aşkın bir süredir emlakçılık yaptığını söyleyen Yavuz Turna da, ilçedeki deprem hareketliliğini, “Buralara talep 1999 depreminden beri vardı. Bu son depremlerden sonra daha da arttı ancak kiralık daire fazla yok” sözleriyle özetliyor.

 Kentin Avrupa yakasında da kuzey ilçelerden Sultangazi’de deprem hareketliliğinin yaşandığı belirtiliyor. Emlakçı Alişan Şahin, “Özellikle depremden sonra evini satılığa çıkaran çok kişi oldu. Zemin iyi, ev çok eski olduğundan insanlar daha güvenli yerlere gitmek için satıyor” diyor.

YÜZDE 40 İLÇELER ARASI

İstanbul’da başlayan göçle ilgili Evden Eve Nakliyeciler Dernek Başkanı Ali Ayılmazdır, eski yapıların yoğunlukta olduğu Kadıköy başta olmak üzere, Avcılar, Beylikdüzü, Bağcılar, Sefaköy gibi pek çok ilçeden şehir dışına ve ilçeler arası deprem göçü başladığını belirterek, “Taleplerin yüzde 40’ı ilçeler arası ise 60’ı şehir dışı. Şehir dışına gidenler genelde memleketlerine dönüyor. Maltepe, Kartal, Kadıköy gibi ilçelerden de Kurtköy, Sancaktepe gibi ilçelere talepler var. Beylikdüzü, Avcılar, Bağcılar, Sefaköy tarafından yoğunlukla Karadeniz bölgesine gidenler oldu. Özellikle deprem riskinin az olduğu söylenen başta Kırklareli olmak üzere Edirne ve Tekirdağ gibi illere taşınanlar da fazla” diye konuştu.

Ayılmazdır sözlerine şöyle devam etti: “Bu aylar bizim ‘ölü aylar’ dediğimiz ve göçün neredeyse olmadığı aylardı. Ancak şimdi, yazın ortasında yaşadığımız hareketliliği yaşıyoruz. Bu aylarda 2-3 kişi taşırken şimdiyse bu sayı 30’larda. Bir de eskiden müşterilerimiz taşınmak için zaman istiyordu ancak şimdi hemen gidiyorlar. Bir de bizim depolarımız insanlar bu depoları daha çok evleri kentsel dönüşüme girince kullanıyordu ancak depremden sonra şehir dışına giden bazı müşterilerimiz de eşyalarını bu depolara bıraktı. Bu dönemde depolara taleplerimiz arttı.”

Kadıköy Yeldeğirmeni Mahallesi’nde oturan Ebru Öztürk Topçu ve eşi Hakan Topçu depremden hemen sonra yeni bir ev arayışına girdi ve kısa bir süre önce Yeldeğirmeni’nden Bostancı’ya taşındılar. Ebru Öztürk Topçu, taşınma sürecini şöyle anlattı:

“Eşim Hatay’da gönüllü olarak arama kurtarama çalışmalarına katıldı. Deprem gerçeğini orada bire bir gördü. Yeldeğirmeni’nde oturduğumuz ev kendi evimizdi. Ancak 47 yıllık ve 6 katlı bir binaydı. Bahçe katıydı ve oturduğumuz binanın kolonlarında çatlaklar vardı. Açıkçası bu evin güvenli olmadığını biliyorduk ancak bir şekilde oturmaya devam ediyorduk. Deprem de bizim için bahane oldu. Hemen ev arayışına girdim, yeni bir binaya taşınmak pek mümkün değildi, kiralar aşırı yüksekti, biz de Bostancı’da 1999 depremi öncesi yapılmış ancak iki katlı olan başka bir yere kiraya çıktık. Eski oturduğumuz yere göre daha güvenli.”


MÜSTAKİL EVLERE TALEP ARTTI

İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa, deprem endişesinin emlak piyasasına nasıl yansıdığını şöyle anlattı: “İstanbul’da ciddi bir göç dalgası var desek doğru olmaz. Ancak insanlarda bir korku oluştu. Vatandaşlar, daha sağlam zemin ve daha yeni bina, daha güvenli bir alana gitme ihtiyacı duyuyorlar. Bu psikoloji hakim. Taşınan insanlar da, genelde kuzey bölgelerini ve yeni binaları tercih ediyorlar. Maddi durumu daha iyi olanlar ise yatay mimari ve müstakil evleri tercih ediyor. Bu yapıların fiyatı zaten yüksekti. Depremden sonra talep oluşunca özelikle müstakil evlerde yüzde 20-25’lere varan bir artış oldu.”


DEPREM KORKUSU

Maltepe’de oturan 28 yaşındaki Sevil Çakmak depremden sonra Aydın’a taşındı. Çakmak, “İstanbul’da kirada oturuyordum, oturduğum bina 99 depremi öncesinde yapılmış bir binaydı. Kahramanmaraş depreminden sonra da ailem Aydın’a dönmem konusunda çok ısrarcı oldu, açıkçası ben de korkuyordum. Bir hafta önce de ailemin yanına döndüm. Dönmemin asıl nedeni deprem korkusuydu. Depremden sonra da İstanbul depreminin gündemde olması da insanı yeterince tedirgin ediyordu” diye konuştu.