Mehmet Metiner, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Ankara’da televizyon yöneticileriyle yaptığı bir toplantıda “Dolarla faizle oynayanlar aynı insanlar. Belki yurt içinde bir grup taraftarları var. Ama asıl faktörler Londra’da. Önce doları yükseltiyorlar, sonra dolarlarını satıyorlar, düşünce tekrar alıyorlar” itirafında bulunduğunu yazdı. Kılıçdaroğlu'nun bu itirafıyla ekonomimize dışarıdan bir saldırı gerçekleştirildiğini kabul etmiş olduğunu belirten Metiner, "Bilinçli manipülasyonlarla ekonomimiz zayıflatılmak ve çökertilmek isteniyor" dedi.

İşte Metiner'in Yeni Şafak'taki  o yazısı: 

"İbretlik sözler bunlar: Dolarla ve faizle oynayanlar kim? Dolara akışı teşvik denler kimler?

İbretlik dediğim sözleri aktarayım evvela:

“Dolarla faizle oynayanlar aynı insanlar. Belki yurt içinde bir grup taraftarları var. Ama asıl faktörler Londra’da. Önce doları yükseltiyorlar, sonra dolarlarını satıyorlar, düşünce tekrar alıyorlar.”

Bu sözlerin kimin tarafından söylendiğini daha sonra açıklayacağım.

Biraz sabır.

Ama bu denilen doğru.

Dolarla ve faizle oynayanlar var. Sıcak paralarına oturdukları yerde manipülasyonlarla yüklü miktarda para katanlar var. Asıl adres de doğru: Londra. Küresel finansın merkezi. Para baronlarının üssü. Onların içerideki işbirlikçileri de doğru tariflenmiş.

Sistem böyle çalışıyor.

Dolar ve faiz üzerinden kurulan bu sömürü düzenine çomak sokmak isteyenler de düşmanlaştırılıyorlar anında.

Bütün sorunların müsebbibi olarak gösterilip itibarsızlaştırılıyorlar.

Zira bu para baronlarının elinde güçlü ve yaygın medya ağları var. Gazeteler ve televizyonların yanısıra sosyal medya ağları da var. En önemlisi hegemonik siyasi güçler, onların bir dediğini iki etmezler.

O ibretlik sözleri söyleyen zat Londra’yı işaret etmekle doğru bir tespitte bulunmuş. Keşke içerideki işbirlikçilerini de adres göstererek deşifre etseydi. TÜSİAD çevresi bu sömürü düzeninin tam olarak neresinde bulunuyor belki o zatın ağzından öğrenme imkânı bulurduk.

Demek ki ekonomimize dışarıdan bir saldırı var. Bilinçli manipülasyonlarla ekonomimiz zayıflatılmak ve çökertilmek isteniyor. İçeride de paradan başka kutsalı olmayan bir kan emici güruh var. Dolardan ve faizden servet kazanan bu azınlıkçı güruhun kimden niye nefret ettiğine bakarsanız onların kim olduklarını çıkarmakta zorlanmazsınız.

Cumhurbaşkanımız tarafından ilan edilen ve Hazine ve Maliye Bakanımız tarafından ayrıntıları açıklanan üretim odaklı yeni ekonomik sistem onların sömürü düzenlerini ve oyunlarını yerle yeksan etmeyi amaçlıyor. O yüzden pek bir hiddetliler.

Geleneksel oyunları şuydu: Doları yükseltirlerdi. Ülkede bir korku ve telaş oluştururlardı. Güvensizlik aşılarlardı. Hükümetler de çare olarak faizleri yükseltme yoluna giderdi. Kazanan da kendileri olurdu.

Bu sefer daha aşırı bir baskı uyguladılar. Daha büyük oynadılar. Ama beklemedikleri bir dirençle karşılaştılar. Hiç akıllarına getirmedikleri bir yöntemle oyunları başlarına geçirildi. Hem şaşırdılar hem üzüldüler.

Hem döviz oyunu bozuldu hem TL’nın değeri korundu. Yüksek döviz kurlarıyla ve faiz sistemiyle onların cebine akacak paraların çok az bir kısmı vatandaşa ödenmek koşuluyla yapıldı bu. Hazine böylelikle yüksek kur dolayısıyla sırtına binecek o devasa borç/faiz yükünden kurtulmuş oldu.

Şimdi artık o eskinin öngörülebilir olmayan riske karşılık ülke ekonomisinin öngörülebilir bir koruma kalkanı var.

Bu yeni ekonomik sistemin sürdürülemez olduğunu söyleyenler, dolar ve faiz lobisinin sözü edilen sömürü düzenlerinin sürmesini isteyenlerdir.

Ne yazık ki bunu isteyenlerin başında da yazının girişinde ibretlik sözlerini alıntıladığım siyasi kişi var. Paradoks da burada zaten. Hem öyle diyeceksiniz hem böyle.

Eskinin yöntemiyle faizi yükseltip dolar aşağı çekilmiş olsaydı hiç mi hiç sesleri çıkmayacak olanların küresel ve yerli faiz lobisine gidecek paraların bir kısmının kendi vatandaşlarımızın cebine gidecek olmasından duydukları rahatsızlıkları faiz tartışmaları üzerinden gölgelemeye çalışıyorlar.

“Hani faize karşıydınız, ne oldu, bu yapılan gizli faiz değil de nedir, nas nerede kaldı, faizin bini de bir biri de bir!” diyenler bilesiniz ki gerçek yüzlerini ve pozisyonlarını gizlemeye çalışanlardır.

Şimdi geliyorum o ibretlik sözlerin sahibini açıklamaya.

O sözlerin sahibi Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Ankara’da televizyon yöneticileriyle yaptığı toplantıda diyor işbu sözleri.

Bu sözlerini aktaran ise Haber Türk. (...)"