Kıymetli kardeşlerim, bu hafta içerisinde çeşitli sivil toplum kurumlarımızın davetleriyle doğu ve güneydoğu illerini kapsayan seminer ve konferanslara katıldım. Vatana sadakatte ağır çilelerle bedeller ödeyen Kürt kardeşlerimin kendilerini ciddi tehdit altında hissettiklerini söylememize gerek yok. 7 Haziran seçimlerinde oy oranlarında bunun yansımalarını hep birlikte gördük. 1 Kasım seçimlerinde bu durumun tekrar etmemesi için tüm önlemler mutlaka eksiksiz alınmalı. Çünkü bazı Kürt kardeşlerimin aldıkları ağır tehditlerle kalbi ve oyu AK iktidardan yana olmasına rağmen, sandıktaki tavrının örgütün siyasi uzantısından yana olması ihtimali var maalesef. Kürt kardeşlerimiz; hem mal-can emniyeti ve hem de büyük bir dezenformasyon altında. Bu ciddi duruma şahit olduğumda ülkem adına endişelendim. Çünkü Kürt ve Türk bir arada milli istiklal yolunda ilerlemek mecburiyetindeyiz. Aziz kardeşlerim, bu hissiyatla ortak zeminde buluştuğumuz Kürt kardeşlerimize oynanan büyük oyunu hatırlatması niyetiyle 7 haziran seçimleri öncesi kaleme aldığımız ve bugüne revize ettiğimiz yazımızı tekrar ilginize arz ediyorum. ........ Milletimizin milli dirilişini ve Türkiye’mizin kalkınmasını, Türkü Türke, Kürdü Kürde vurdurarak 1960 ve 1980 ihtilalleriyle önlemişlerdi. 1980 sonrası ihtilalin zulmüne rağmen, batılıların tarifiyle “Siyasal İslam” yani “Milli Görüş” büyükşehirlerde ve bilhassa doğuda tüm şehirlerin belediyelerini kazanınca Siyonist İsrail’in şer oyunları bozuldu! Hâlâ haritalarında Marmaramızı “Bizans”, Karadenizimizi “Pontus Rum”, Doğumuzu

“Ermenistan”, Güneydoğumuzu “İsrail” olarak gösteren şer odaklar; 1989’da başlayan “Milli Şahlanışımız”dan şaşkına döndüler! Şer odaklar bu sefer, yıllarca dışarıda elçiliklerimize yaptıkları terör eylemleriyle Türkiyemizin itibarını yok etmeye çalışan Ermeni terör örgütü ASALA’yı PKK’ya dönüştürdüler!.. Ve emperyalist ülkelerin kontrolünde, ÇEKİÇ-GÜÇ adıyla kurulan haçlı birliğinin kontrolünde de bu Ermeni terör örgütü PKK’yı güçlendirdiler! Milli Siyasi Diriliş Hareketi, “28 Şubat postmodern darbesiyle” yeniden siyaset dışı bırakılınca doğu vilayetleri, PKK kontrolündeki –güya– Kürtçü siyasal gücün kontrolüne verildi! Bu şer planla; masum ve mazlum Kürt haklarının savunuculuğu rolünü üstlenen, Ermeni kimliğini gizleyen PKK eliyle, Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi’nin torunları Kürtlerle, Sultan Alparslan’ın torunları Türkleri vuruşturmayı başarmışlardı!.. Ancak; “Yeniden Milli Diriliş Hareketi” AK Parti iktidarıyla gerçekleşince emperyalistlerin ülkemizi bölüp yutma oyunları bir kere daha bozuldu Elhamdülillah! Ermeni terör örgütü PKK’nın yıllarca istismar ettiği hakları, Kürt halkına veren Ak iktidarı; “Barış Süreciyle” de Tapınak Şövalyelerinin oyunlarını yine bozdu Elhamdülillah. Tam yüz yıldır kasıtlı, planlı bir şekilde, devletin eliyle zulme uğrayan Kürt halkına haklarını iade mücadelesi veren, baskı ve şiddeti kaldıran Ak iktidara, PKK ve siyasal uzantısı HDP niçin teşekkür etmiyor! Kürt halkına yıllarca zulmeden rejimin partileri CHP ve MHP ile HDP niçin derin bir işbirliği içindedir?.. Dersim’de, Şeyh Ali Rıza önderliğindeki “Müslüman Alevi kardeşlerimizi”, doğuda Şeyh Said önderliğindeki “Müslüman Kürt kardeşlerimizi” katleden, hayatta olanları sürgüne gönderen CHP ve yavrusu MHP ile mecliste niçin birlikte hareket etmektedir!? HDP,“ana dil” dâhil, hakların bir kısmının verildiği “2010 Anayasa Referandumu”nda CHP ve MHP ile niçin beraber hareket etmiştir! Kürtçü olduğunu söyleyen HDP, Kürtlere verilen hakların yasallaşmasına niçin devamlı karşı çıkmaktadır?.. İktidarın hazırladığı tüm hakların garantörü olacak bir anayasaya niçin karşı çıkmaktadır?.. İktidarın doğuya yaptığı devasa yatırımları ve okulları niçin yıkıp yakmakta, işadamlarını ve öğretmenleri acımasızca niçin katletmektedir?.. Mazlum doğu halkının maddi ve manevi refahına HDP niçin karşı çıkmaktadır?.. Çünkü; “Kürt kardeşlerimizin” asıl düşmanı PKK Ermeni terör örgütü ve uzantısı HDP’dir. Dinimizin, Diyanetimizin, canımızın, evlatlarımızın, namuslarımızın ve mallarımızın düşmanı HDP!!.. “Ezilen Kürtler!” edebiyatıyla Müslüman Kürt genci Yasin Börü ve arkadaşlarını ve akabindeki olaylarla Diyarbakır’ın tanınmış ve sevilen simalarından Aytaç Baran’ı şehid ettiren HDP! İsrail teröründen bir kelime bahsetmeyip, yüz yıl evvel olduğu iddia edilen Ermeni Soykırımı avukatlığına soyunan HDP!! Müslüman Kürt kardeşim! Artık maskeli gerçek düşmanını tanı! Vallahi, Van ve çevresini Ermenistan’a, Güneydoğu’yu İsrail’e peşkeş çekmekle ve Müslüman Kürt halkının torunlarını dinsiz yapmakla görevli ihanet şebekesi PKK’nın siyasi maşası HDP’ye sakın alet olma! Hedefleri, Kürtçülük maskesiyle Ermenistan ve İsrail işgalini sağlamak olan bu siyasal tuzağı, Müslüman Kürt kardeşlerim, engin imanı ve feraseti sayesinde AK oylarıyla 1 kasım’da bozacaktır İnşallah! Selam, sevgi ve duayla!