Bismillahirrahmanirrahıım

Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allahımıza hamd; Başöğretmenimiz, Önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehl-î Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Mümin kardeşlerimize, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olanlara, Din ve Vatan muhafızı Gazi ve Şehidlerimize salat ve selam olsun!

İnsanların elleriyle yaptıkları yanlışlıklar ve işledikleri kötülükler yüzünden karada ve denizde karışıklık ortaya çıktı, düzen bozuldu. Böylece Allah, belki doğru yola dönerler diye, yaptıklarından bir kısmının kötü sonuçlarını onlara tattırıyor!”( Rum S.41) ilahi mesajı maddi ve manevi felaketlerin müsebbiblerinin yani sorumlularının insanlar olduğunu apaçık belirtmektedir!

“ ...Ani bastıran karanlığın şerrinden (meydana getireceği tabiat felaketlerinin)  şerrinden sabahın  Rabb’i Allah’a sığınırım!”( Felak S. 3) Ayet-i Kerimesinde de ikaz edildiği gibi Ay ve Güneş tutulmalarının bir doğa felaketinin tetikleyicisi ve habercisi olabileceğini asla unutmamalıyız.

17 Ağustos 1999 Gölcük merkezli büyük deprem felaketinden bir hafta evvel Türkiye merkezli güneş tutulması olmuştu. Bu güneş ve ay tutulmalarını gafil ve cahil çoğunluk, eğlenceyle seyrederken; akıllı, inançlı ve şuurlu müslümanlar olarak Sevgili Peygamberimizin tavsiyesiyle Husuf Namazı Ve Kusüf Namazı ve dualarla izledik! İzliyoruz ve İzleyeceğiz!

Astronomi uzmanlarının tespitlerine göre 2020 yılında 6 adet Ay tutulması olacak!

Bu Ay tutulmasının ilki bu ayın onuncu gününde gerçekleşti! Ve sonrası da Endonezya, Silivri, Manisa, Akhisar ve Ankara Depremlerini yaşadık!

Ve en büyük ve son deprem olan Kıyamet Depremine kadar da bu depremler yaşanmaya devam edecek!

2011, Ekim ayında kaleme aldığımız “Depremler ve Dersler” başlıklı yazımızda da belirtiğimiz gibi: ‘’Maddi Depremleri, selleri vs. afetleri önleyemeyiz ama neticelerini ellerimizle, eylemlerimizle maddi ve manevi tedbirlerimizle ve dualarımızla en aza indirebiliriz!’’

Allahımızın, hepimize  emanet ettiği dünya evini ellerimizle ve bilinçsiz eylemlerimizle  tahrip etmemeliyiz.

Depremleri, selleri, toprak kaymalarını tetikleyen etkenlerden biri de Emperyalistlerin silahlanma yarışı ve sömürü için devam ettirdikleri savaşlardır. Nükleer faaliyetler, Orman yangınlarıdır! Yılbaşı eğlenceleri adına ağaçların kesilme yarışıdır! Ağır metallerin havaya salınımlarıdır, kimyasal dolu parfümlerin aşırı kullanımı, filtresiz fabrika bacalarından semaya yükselen kimyasal zehirler, araç egzoslarından çıkan dumanlar ve daha bir çok şey  mevsim değişikliğinin ve Ozon tabakasının zarar görmesi gibi felaketlerin nedenlerindendir!

Bütün bu deprem ve diğer felaketlerin maddi ve manevi kayıplarını önlemenin en önemli yolu manevi deprem ve deprasyonlara karşı almamız gerekli olan acil tedbirlerdir.

Bu tedbirlerin başında İlahi Sevgi Aşısı gelir!

Allah (cc) sevgisi ve yaratılanı, yaratandan ötürü sevmek aşısıdır!

Yaratılanlara merhamet aşısıdır!

Sevgi ve merhamet toplumu değil insanı; karıncayı bile ezemez!

Öldüremez!

Petrol ve diğer çıkarlar için dünyayı ateşe veremez!

“Ağacı kesenin başını keserim!” uyarısıyla yetişen nesil, ormanları ateşe veremez!

’Sevgi ve Merhamet’’ aşısı, güzel ahlak neslini yetiştirdiğinden “ İnsan herşey için değil, herşey İnsan için yaşar!” idealinin şuurunda olarak gece-gündüz çalışır!

Sevgi, İman,  merhamet ve güzel ahlak nesli, deniz kumundan inşaat yapamaz!

Demirinden ve betonundan çalarak İnşaat yapamaz!

İman ve Ahlak nesli; fakirliğin yoksulluğun ve yozlaşmanın ana sebeplerinden olan Faiz, Fuhuş, Yolsuzluk, Rüşvet, Kumar, esrar, eroin belasını ortadan kaldırarak toplumun güçlü aile içerisinde, sağlam binalarda mutlu yaşaması için gece gündüz çalışmakla görevli bir nesildir!

İşte bu dürüst, sadık, salih, muslih, ihsan, infak, sevgi ve merhamet dolu Müslüman neslini  yetiştirmek başta aile, toplum ve devletin ana görevidir!

Maddi Deprem ve diğer afetlerin neticelerini aza indirmek istiyorsak manevi depremlerin başı olan, yuva yıkılmalarının, Aile depremlerinin önüne geçecek tüm tedbirleri acilen almalıyız! Kadınla Erkeği  savaş ettiren İstanbul Sözleşmesi depreminden acilen vazgeçmeliyiz!

Namaz’la, Zekatla ve Güzel Ahlak ile Dünya’da iyiliğe ve  ölüm ötesi Ahirette’de İyiliğe hazırlayan tek ilaç “İslam Sözleşmesi”ne dönmeliyiz!

Allah (c.c), kaldıramayacağımız hastalık, zelzele, sel, küfür, şirk, zulüm, haksızlık, adaletsizlik, ehliyetsizlik, sahtekarlık, dolandırıcılık gibi deprem belalarıyla ve musibetlerle bizi imtihan eylemesin! Kaldırmaya gücümüzün yetmeyeceği ihtilaf ve fitnelere düşenlerden eylemesin!

Deprem, sel, imansızlık, namazsızlık, sevgisizlik, merhametsizlik gibi vb. korktuklarımızdan emin; Dünya, Kabir ve Ahiret mutluluğu gibi umduklarımıza nail eylesin!

Amin!

Salı Akşam saat 20.30'da, Akit TV ve Kanal 68 tv’den canlı olarak yayınlanan MİLLİ DİRİLİŞ programında buluşmak ve daha kapsamlı konuşmak duasıyla Allah'a emanet olunuz.

Hak, Adalet, İlim, İman ve Terbiyeyle oluşacak ahlak ve İrfan toplumuyla Fethin sembolü Ayasofya'mızın açılması, Mescid-i Aksa'mızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız kutlu olsun.

Selam, sevgi ve duayla...

Şevki Yılmaz

www.sevkiyilmaz.net

www.habervakti.com

Twitter:

@sevkiyilmaz

 Facebook:

@sevkiyilmaztr

@sevkiyilmaz1955