Merhum Başbakan Erbakan'ın konuşması şu şekilde:
Son yıllarda genler üzerinde çok büyük çalışmalar yapılmıştır. Tarım maksatlı, tıbbi maksatlı araştırmalar büyük paralarla finanse edilmiştir. Bu çalışmalar ne göstermiştir? Bir nebat, bir hayvan ve bir insan sonunda bir dişi hücreyle bir erkek hücrenin bir araya gelmesinden teşekkül eden bir ilk hücreden meydana geliyor. Bu ilk hücrenin hepsinde bir kabuk var, bir plazma var ve bir kromozom var. Ama birisinden buğday çıkıyor, birisinden kedi çıkıyor, birisinden insan çıkıyor.
‘Bu neden böyle oluyor’ diye işte genler üzerindeki araştırmalar şu gerçekleri ortaya koymuştur ki insan kromozomu hayvanların ve nebatlarınkinden çok farklıdır. Zira ne ebatları meydana getiren kromozomların tek merkezli, hayvanları meydana getirenlerin 2 merkezli olduğu ortaya çıkmıştır. İnsanı meydana getirenin ise 3 merkezli bir kromozom olduğu ve insanı insan yapan asıl özelliklerin işte bu üçüncü merkezden doğduğu ilmi araştırmalarla bugün açıklığa kavuşturulmuştur.
Dolayısıyla maymundan insan olmaz çünkü maymun bir hayvandır, onun kromozomu 2 boğumludur. Asıl insanı insan yapan üçüncü boğum daha kromozomun içinde bile mevcut değildir. Peki, insanı hayvandan ayıran nedir dediğimiz zaman Cenab-ı Hakk’ın işte o üçüncü boğumdan dolayı insanlara hasretmiş olduğu 4 tane temel özelliktir: Bir, insan öyle bir mahluktur ki bir doğruyla yanlışı ayırabiliyor. İki, insan öyle bir mahluktur ki iyiyle kötüyü güzelle çirkini ayırabiliyor. Üç, insan öyle bir mahluktur ki adaletle zulmü ayırabiliyor. Dört, insan öyle bir mahluktur ki faydalarıyla zararlıyı ayırabiliyor.
İnsanı insan yapan işte asıl Cenab-ı Hakk’ın verdiği bu üstün müstesna meziyetlerdir. Onun için insan bütün mahlukatın en şereflisidir, en üstünüdür.