Çin'de başlayıp tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını, her sektörü olduğu gibi eğitim sektörünü de derin bir şekilde etkilemeye devam ediyor. Salgın sonucunda ekonomik zorluklar giderek artmaya devam ederken, özel okullara yapılan ödemeler de tartışma konusu oldu.

NADİDE EĞİTİM KURUMLARI'NDAN TEPKİ

Hürriyet Gazetesi'nin bugün yayınladığı ''Özel okulda ücret tartışması'' haberinde yer alan ifadelere tepki gösteren Kocaeli'nin en etkin vakıflarından MİKAV'a bağlı Nadide Eğitim Kurumları Genel Koordinatörü Süleyman Arif Mavuş twitter adresinde bir dizi açıklamalarda bulundu.

İşte Mavuş'un açıklamalarının tamamı:

Hürriyet gazetesi, köklü bir basın kuruluşuna yakışmayacak şekilde eğitim çalışmalarımızı provoke etmiş, taraflı ve kışkırtıcı bir haber(!) yapmıştır. Umarız sektör hakkında detaylı bilgi sahibi olunmadan yapmış olduğu bu hatasından en kısa zamanda döner.

Bütün okullarda olduğu gibi özel okullarda da öncelikli işimiz müfredata uygun bir şekilde öğretim hizmeti vermektir. Olağanüstü şartlarda mücadele verdiğimiz şu süreç içerisinde de özel okullar bu hizmeti, hızlı aksiyon alan, özverili ve tecrübeli yaklaşımları ve yapıları ile hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde en güzel şekilde yerine getirmektedir.

Okullarda eğitim-öğretim hizmeti bir süreçtir. “Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği” 4. Maddesi, “t” bendinde “Öğretim Yılı” olarak adlandırılan bu sürecin tanımı şöyledir: “Öğretim Yılı: Ders yılının başladığı tarihten ertesi ders yılının başladığı tarihe kadar geçen süreyi,”. Yine aynı maddenin “k” bendinde de “Ücret: Kurumların türüne göre ders saati veya bir öğretim yılı için bir öğrenci ya da kursiyerden alınacak ücreti,” şeklinde özel okulların almış olduğu ücretin tanımı yapılmıştır.

Özel okullarda hem idari kadromuz hem eğitim personelimiz normal zamanlardan daha yoğun bir şekilde uzaktan eğitim programı çalışmaları için ciddi mesai ve emek harcamaktadır. Sarf edilen yoğun mesai sonucunda da öğretim çalışmaları verimli bir şekilde devam etmektedir. Ayrıca içerisinde bulunduğumuz belirsiz süreç sona erdiğinde de yapılacak değerlendirmeler sonucunda telafi eğitimi çalışmaları “öğretim yılı” içerisinde planlanmaktadır.

Hal böyle iken pazardan domates alır gibi ben 1kg değil 1.050gr aldım, ücreti şudur şeklinde çirkin ve kışkırtıcı bir üslup ile gündemin meşgul edilmesini anlamış değiliz.

Devletin her sektörde istihdamı desteklemek amacıyla vermiş olduğu teşvikleri de buna alet etmek abesle iştigaldir. Demir çelik sektörüne verilen istihdam teşviği dolayısıyla çeliğin tonajında indirim talep edildiğini duydunuz mu? Ya da bu ne kadar mantıklı?

Telafi sürecinde ve uzaktan eğitim sürecinde özel okulların katlanacağı ekstra masrafları görmezden gelerek işi basitleştirerek eğitime verilen değerin seviyesini gösteren bu anlayışı anlayamıyor ve şiddetle kınıyoruz.

Varsa etrafınızdaki kötü örnekler bu sizlerin eğitime değer katan güzide bir sektörü zan altında bırakmanızı gerektirmez. Öğretmenlerimizi evlerinde ziyaret etme, eğitim kurumlarımızı sosyal medya hesaplarından takip etme inceliğinde bulunduğunuzda ne demek istediğimizi çok daha iyi anlayacaksınız.

Canhıraş bir şekilde uzaktan eğitim çalışmalarını gerçekleştiren eğitim kadrolarımıza, süreci gerekli planlama ve çözümleri üreterek yöneten idari kadromuza, çalışanlarımızın ücretlerinde herhangi bir kesintiye gitmeden ekonomik olarak zorlukları göğüsleyen kurucularımıza ve de özellikle evlerinde bu çalışmalarımıza destek olan, bizleri yalnız bırakmayan sevgili öğrencilerimize ve değerli velilerimize çok teşekkür ediyor, şükranlarımızı sunuyor sağlık ve sıhhat diliyoruz.