Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz  Allah’ımıza (cc) hamd; Başöğretmenimiz, Önderimiz, Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehl-i Beyti’ne, ashabına, canımız ana ve babamıza, mü’min kardeşlerimize, Allah’ın (c.c) İlke ve İnkılabı İslam’a tabi olanlara, din ve vatan muhafızı gazi ve şehidlerimize salat ve selam olsun…

“Bir Müslüman Cihana Bedel!” ve “Cesaret Irkta değil İmandadır!” ideali, Ümmet Bilinci ve Allah’ın (cc) yardımıyla kazanılan 30 Ağustos Zafer Bayramını diğer bayramlar gibi yine sadece klasik rejim statüsü içinde andık!

Zira düşmanları denize dökerek o zaferleri kazananların torunları olan bizler; düşmanın cahiliye rejimlerini ve İZM’lerini hâlâ denize dökemedik!

Hâlâ, dolar isimli kâğıt parçasını ve uydurdukları borsalarını denize dökemedik!

Daha evvel Danimarka’da, Diyarbakır’da ve şimdide Hollanda’da Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize kin ve düşmanlıklarının tezahürü, hakaret içerikli karikatürleri yapan alçak, şerefsiz iç ve dış düşmanları Denize dökemedik!

Ve hâlâ Mazlum Coğrafya mahzun, hâlâ düşmanlar boş meydanda at koşturuyorlar!

Güçlü oldukları için değil, halkı Müslüman ülkelerini Sisi gibi kendi av köpekleriyle yönetmeye devam ettikleri için çok güçlü gözüküyorlar!

Zaferlerle korunan ana ocağımız Osmanlı Cihan Devleti’nin ve Hilafetin içimizdeki hainler tarafından yıkılmasından sonra sahipsisiz, çobansızız, başsız ve anasızız!

Devrimlerin morfinleriyle uyutulan Osmanlı’nın oğlu Türkiyemiz ise gaflet ve cehalet uykusundan yeni uyanıyor.

Türkiye’nin analık yani Hilafet Makamına gelmesi için tüm engellere ve ambargolara aldırış etmeden çalışmak, her Müslümanın imani görevidir!

Osmanlı Devletini yıkabilme adına Ümmetin birliğini, dayanışmasını ve dirliğini bozmak için bilerek uydurulan “Bir Türk Dünyaya bedel! Ne Mutlu Türküm diyene!” sözleri yerineTürk,Arab, Acem, Laz, Gürcü, Boşnak, Arnavut, Pomak, Zaza, Çerkez, Abaza, Romen ve Kürd vs. kardeşlerimizi de mutlu edecek “Ne mutlu Müslümanım diyene! Ve Bir Müslüman cihana bedel!” gerçeğine acele İman etmeliyiz!

Türkiyemize duasını ve desteğini yöneltmeye başlamış diğer Müslüman kavimleri kızdırıcı, ırkçı, faşist söylem ve eylemler tuzağına çekilmek istendiğimizin artık farkında olmalıyız!

Tam seksen yıldır Kudüs-ü Şerif ve Mescid-i Aksa için korkusuzca mücadele eden, tanklara taşlarla karşılık veren Mücahid Filistinli kardeşlerimizin de Cihan’a bedel olduklarını anlamalıyız! 

Zira “Cesaret ırkta değil, imandadır!” 

Tekrar ırkçılık, mezhepçilik, nemelazımcılık hastalıklarını artırıcı tahriklere fırsat verirsek hep birlikte yutulacak ve birlikte yok olacağız ya da Ümmet ruh ve şuuruyla birlikte ayağa kalkıp var olacağız!

“İnsanları Allah›a kul olmaya çağıran, Allah’a güzel Kulluk ve Yaratılanlara yararlı işler yapan ve “tam bir teslimiyetle Allah’ın hükümlerine boyun eğerek BenMüslümanım!» diyen kimseden daha güzel sözlü kim olabilir (Fussilet Suresi 33)” ilahi mesajı, mutluluğun ve başarının ırktan değil çalışmaktan ve Müslümanca yaşamaktan geçtiğini ihtar ettiğini asla unutmayacağız!

Dinimize ve vatanımıza ihanet edenlerin, Allah’a, Sevgili Peygamber (s.a) Efendimize ve diğer Peygamberlerimize hakaret edenlerin bu tür özgürlüklere sahip olmadıklarını, olmamaları gerektiğini; bu hainlere yeri ve zamanı geldiğinde verilecek karşılığın görevlisinin tüm Ümmetle birlikte güçlü bir Türkiye’den geçtiğini ve buna her zamankinden daha çok ihtiyacımızın olduğunu da unutmayacağız!

Allah (c.c), yeni zaferleri yaşayarak kutlayacak ve İslami ilkeleri yaşatacak adil bir süper devletin inşasında hepimizi memur eylesin!

Bağımsız Türkiye’mizin güçlü elleriyle Allah ve Peygamberlerinin düşmanlarının hadlerinin bildirilmesi, sonlarının Firavun’un sonu olması, Ayasofya’mızın açılması ve tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız mübarek olsun!

Allah (c.c)’a emanet olununuz.

Selâm, sevgi ve dua ile…