Tam 150 yıldır planlı ve programlı bir şekilde, zihinleri bulandırılarak, materyalist bir kafa yapısına sahip, idealsiz ve hedefsiz, tarihi bağlarından koparılmış, Yaratıcısından uzaklaştırılmış nesiller yetiştirmek gayesiyle yürütülen ateist ve inkârcı eğitim bataklığından, gül neslini beklemek zifiri karanlıklar içinde aydınlıkları beklemek gibidir. Ülkemizin Kıblesini batıya yöneltmekle görevli B.Ç.G (Batı Çalışma Grubu yani Bermuda Çetesi Grubu) önderliğinde yeni bir ittihatçı çete oluşturuldu. Ve bu ihanet çetesi eliyle gerçekleştirilen 28 Şubat postvahşi sivri darbesinin ana gayesi, ülkemizin çarpık eğitim sistemi içerisinde çarpılmaktan kurtulan nesilleri pansuman tedbirleriyle yetiştiren İmam Hatip Okullarımızı ve Kur’an Kurslarımızı kapatmaktı. Bunu sekiz yıllık kesintisiz eğitim entrikasıyla içimizdeki uşak ve ürkek, koltuk sevdalısı siyasetçiler eliyle başarmışlardı. İstiklal savaşımızda Yunan ve diğer düşman kuvvetlerinin bile başaramadığı

mukaddesatımıza, örf ve adetlerimize, örtümüze, topyekün İslam dinimize karşı irtica paranoyasıyla başlattıkları savaş, tam bin yıl sürmesi hayaliyle planlanmıştı. İlk hedefleri siyasi bilincimizi, daha sonra da eğitim ve iktisadi sahada elde edilen kazanımlarımızı yok etmekti. Okulları kapatmak partileri kapatmaktan çok daha önemli ve tehlikeliydi. Çünkü parti kapatmak ağacın dalını kesmekti. Kesilen dal daha güçlü çıkabilirdi. Nitekim öyle de oldu. Refah yağmur ve bereketinden kaçarlarken, Ak yüzlerin aydınlatıcı dolusuna hatta tsunamisine yakalandılar. Ama okulları kapatmak ağacı kesmekti. Bununla manevi değerlere bağlı imanlı nesillerin yetişmesini önleyerek, yeni, şuursuz nesiller oluşturmayı hedeflediler. Hafızlığı koruma müessesesi Kur’an kurslarımızda, İmam Hatip Liseleri ve İlahiyat Fakültelerinde okumayı önleyici yaş sınırları ve puan hırsızlıkları dahil her türlü şeytani hileleri denediler. Maalesef saldırılan bu değerlere ve kurumlara sahip çıkmayı beceremedik. Daha evvel sınavla girilebilen okullarımızın birçoğu talebe azlığından kapanmak üzereydi. Bir kısmı da öğrenci yokluğundan kapandı. Bu okullarda terörist, anarşist, hırsız, arsız nesil yetişmedi. Bu okullarda Allah sevgisi ve korkusuyla, her yerde Allah görüyor ve denetliyor inancıyla ülkesine bağlı Allah’a ve ilkelerine bağımlı nesiller yetişti. Lise ve diğer okullardaki yavrularımızı tıpkı İmam Hatip Okullarındaki nesil gibi yetiştireceklerine, İmam Hatiplere rağbeti önleyerek emperyalistlerin ekmeğine yağ sürecek, vurdumduymaz, eyyamcı, alkole ve uyuşturucuya bağımlı bir toplum yetiştirmek amacıyla nesil ağacını kesiverdiler. Yerine özel harbe bağlı P.K.K gibi taşeron terör örgütlerine eleman yetiştirecek zakkum ağaçları dikilecekti. Şimdi devran döndü. Bin yıl sürecek sanılan zulüm bataklığının sivrisinekleri soluğu Hakkın tokadıyla Sivrihisar’da aldılar elhamdülillah. Şimdi nimetlere kavuşmanın şükür zamanı. Şükür ise nimetlerin gereğini yerine getirmektir. Bu anlayışla başta YÖK olmak üzere eğitimimiz her sahada millileşiyor. Bu sene Milli Eğitim Şuramız sekiz yıllık kesintisiz eğitim yanlışından dönme kararı aldı. Şimdi görev Millet Meclisimizde. Kesintisiz zorunlu eğitimi, kesintili zorunlu eğitime dönüştürecek yasal adımların bir an önce atılmasını bekliyoruz. Ülkemizin bilhassa Doğu bölgemiz olmak üzere tüm il ve ilçelerimizde yeni İmam Hatip Okulları süratle açılıyor elhamdülillah. Şimdi iktidarımız ivedilikle çıkarılacak yasalarla İmam Hatip ve diğer mesleki okullarının orta kısımlarını açmalı. Kur’an Kurslarımıza ilkokul 5. sınıftan itibaren kayıtlar yeniden başlatılmalıdır. Bu kararları uygulayacaklarına dair iktidarımıza inancımız ve güvenimiz tamdır. Böylece B.Ç.G haydutlarının silah zoruyla dikte ettikleri din düşmanlığını (komünizmi) içeren 28 Şubat kararları önümüzdeki, 28 Şubat günü çöp sepetine atılmalıdır. Haydi, yarının yeniden büyük Türkiye’sini teslim edeceğimiz başta anaokullarımız olmak üzere, ilk, orta, lise ve üniversitelerimizdeki resmi ve özel tüm okullarımızda okuyan yavrularımızı inançlı, ihlaslı, sevgi ve barış taraftarı yetiştirmek için Milli Eğitim ve Öğretim seferberliğine! Yeni eğitim yılımız, teoriden pratiğe yönelmesi gereken bereketli ve hayırlı nesillerin yetişmesine vesile olsun. “İlim ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir, sen kendini bilmezsen, bu nice okumaktır. Kendini bilen de Rabbini bilir” ideali ile beklenen yeni iman ve ihlas neslini yetiştirmekle görevli elleri öpülesi öğretmenlerimize kolaylıklar ve başarılar diliyorum.