Kahve ilk olarak Habeşistan’da ortaya çıktı. Başlangıçta içecek olarak değil, yiyecek olarak kullanılıyordu. 15. yüzyılda Yemen’e geldi. 16. yüzyılın başlarında Arabistan Yarımadası’nda ve Mısır’da tanındı. İstabula ise kahveyi Habeşistan Beylerbeyi Özdemir Paşa’nın getirdiği rivayet edilir.

İlk kahve Mekke'de kuruldu

Kahve Müslüman toplumlarda kahvehane isimli yeni bir toplanma mekânını da ortaya çıkardı. İlk kahvehane 1511’de Mekke’de bir caminin yanında kuruldu. Daha sonra özellikle cami yakınlarında birçok yerde açıldı. İlk kahvehaneyi açanlar ve kahveyi içecek olarak kullananlar tarikat mensubu dervişlerdi. Kahvenin gelmesinden sonra İstanbul’da da birçok kahvehane açıldı. Fakat 16. yüzyılın ortalarından itibaren birçok defa kahvehaneler kapatıldı.

Ulemanın kahve hakkındaki tartışmaları

Müslümanlar kahveyle tanıştıktan sonra asırlarca sürecek bir tartışma da başladı. Kimi çevreler, kahve içmeyi ibadetin bir parçası olarak görecek kadar ileri giderlerken, kimi çevreler de kahvenin sarhoş edici bir madde olduğunu, bu yüzden yasaklanması gerektiğini savundular. İstanbullular, 16. yüzyılın ortalarında kahveyle tanıştılar. Kahve İstanbul’a tartışmaları da yanında getirdi. İstanbul uleması arasında da hararetli tartışmalar oldu. Kanunî Sultan Süleyman devrinin şeyhülislamı Ebussuud Efendi kahvenin “Allah’ın emirlerini tanımayan sapkınların içeceği” olduğu yönünde bir fetva verdi. 16. yüzyılın sonlarına doğru ise bu defa Şeyhülislâm Bostanzade Mehmed Efendi, kahvenin sarhoşluk verici bir içecek olmadığı gibi sağlığa faydalı bir içecek olduğu yönünde bir fetva vererek kahve içimini helal hale getirdi.

IV. Murad kahveleri neden kapattı?

En uzun süreli yasak Dördüncü Murad devrinde oldu. 1633’te meydana gelen büyük İstanbul yangını, şehrin beşte dördünü yok etmişti. Bu hadise üzerine kahvehanelerde hoşnutsuzluk dile getirilmeye başlandı. IV. Murad otoritesini daha yeni kuruyordu. Bu durum karşısında padişah, Şeyhülislâm Ahizâde Hüseyin Efendi’den bir fetva alarak 1633’te kahvehaneleri kapattı. Bir ferman yayınlayarak, kahve ve tütün içilmesini yasakladı. Bir yıl sonra meyhaneler de kapatıldı ve içki yasağı başladı. Bu yasaklara uyulup uyulmadığı bizzat IV. Murad tarafından sıkı ve sert bir şekilde denetlendi. Onun hükümdarlığı müddetince de bu yasaklar uygulandı. Kahve ve meyhanelerin kapatılmasının asıl sebebi buraların muhalefet odağı olup, devlet yönetiminin eleştirilmesiydi. Bu yasaklarda tutuculuğu ile tanınan devrin önde gelen ulemasından Kadızâde’nin de tesiri vardı.

IV. Mehmed döneminde yeniden açıldı

IV. Mehmed devrine kadar kapalı kalan kahvehanelerin Avcı Mehmed tarafından tekrar açılması İstanbul halkı arasında büyük bir sevince vesile oldu.