Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde söz alan AK parti Milletvekili Özlem Zengin, Bakü-Ceyhan Boru Hattı'ndan gelen petrolün İsrail'e gitmediğini belirterek şu açıklamayı yaptı:
“Bakü Ceyhan Boru Hattı, 99 yılında iki ülke arasında Türkiye ve Azerbaycan arasında imzalanan bir anlaşmayla, uluslararası bir anlaşmayla hayat buldu. 2000 yılında, yani AK Parti daha yokken 2000 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından bu anlaşma onaylandı.
Bu anlaşmanın onaylanmasından itibaren Bakü Ceyhan Boru Hattı’ndan -yapıldıktan sonra muhakkak- günlük şu anda 700 bin varil petrol akmakta. Yedi yüz bin varil. Bu petroller tek bir firma değil, farklı firmalara ait petroller Bakü Ceyhan Boru Hattı’ndan geçiyor.
Anlam olarak baktığımızda 700 bin varil bir buçuk günde bir tanker yüklemek anlamına geliyor. Ve Türkiye bu hattan geçen petrollerle alakalı bir dahli söz konusu değil. Biz Türkiye olarak bu boru hattının işletmesiyle mükellefiz. Yani içinden geçen petrole bizim bir dahlimiz söz konusu değil.
Buradan elde edilen gelir, varil başına bir dolar 27 cent civarında varil başına bir gelir elde edilmekte. Günlük 700 bin varil olduğunu bir defa daha ifade etmek istiyorum. “
'İsrail'e giden bir petrol akışının olmadığını bir kez daha söyledi'
AK Parti Grup Başkanvekili Milletvekili Zengin, sözlerine şöyle devam etti:
“Sayın Bakanımız bu boru hattından geçen firmaların tamamıyla görüşüldüğünü ve bu hattan kesinlikle İsrail'e giden bir petrol akışının olmadığını bir kez daha söyledi. Burada paylaşmak istiyorum. Fakat tabii buradan gelen petrol dünyanın farklı yerlerine dağılıyor nihayetinde.
Ama sonuç olarak bu ülkelerden bu şirketlerden İsrail'e giden bir petrolün gelmemesi konusunda bize bir anlayış gösterildiğini bu konudaki hassasiyetimize bu firmaların büyük bir özenle uyduğunu ifade etti.”
Sonuç olarak uluslararası hukuka uygun inşa edilmiş, işletmesini Türkiye'nin yaptığı, gelirinin tamamının devlete geldiği ve Sayıştay denetimine tabi olan son derece sofistike, son derece -biz aslında bir taraftan varlığıyla onur duyduğumuz- bir hattın böylesine bir suistimalinin defaatle defaatle bu kürsülerden söylenmesi bu ülkeye bir haksızlıktır."