Sağlık çalışanı ve 28 Şubat Gönüllüleri Platformu Başkanı Şerife Kaya, AA muhabirine, sağlık sektöründeki tek tip üniforma zorunluğunun başörtülü kadınlara etkisini değerlendirdi.

Kaya, sağlık sektöründe çalışan başörtülü kadınlar için kıyafet zorunluluğu olduğunu belirterek, kadın sağlık çalışanlarının giymesi gereken üniformaların kol ve etek kısımlarının kısa olması şartı olduğunu aktardı.

Sağlık sektöründeki başörtülü kadınların tek tip forma mecburiyeti nedeniyle dini inançlarını istedikleri gibi uygulamakla çalışmak arasında kaldığına işaret eden Kaya, "Bu ayrımcılığa sağlıktaki hizmet sektöründe çalışan hasta bakıcı, hemşire, temizlik görevlisi herkes uğruyor." dedi.

- "Başörtülü kadınlar işlerini kaybetmemek için boyun eğiyor"

Kaya, hastanelerde çalışan kadınların başlarını bone yerine başörtüsü ile örtmelerine hastanelere üniforma sağlayan taşeron şirketlerin izin vermediğini dile getirerek, "Forma taleplerini vurgulayan başörtülü hanımlar işlerini kaybetmemek için mecburen şirketlere boyun eğiyor." ifadesini kullandı.

Hastaneler gibi huzurevlerinde de aynı sorunların bulunduğunu ifade eden Kaya, mecburi kıyafetler nedeniyle başörtülü kadınların üniformaların altına kıyafet giymek zorunda kaldığını, bunun da zor olduğunu kaydetti.

Kaya, sağlık çalışanı başörtülü kadınlara iki seçenek sunulabileceğini belirterek, "Kısa kollu ve boneli çalışmak isteyen kardeşlerimiz için bir seçenek başörtüsü ile çalışmak isteyenlere de başka bir seçenek rahatlıkla sunulabilir." dedi.

Bonedeki renklerin de seçilebilmesi gerektiğini aktaran Kaya, sağlık çalışanı başörtülü kadınlara böyle bir hakları olduğunu söylemek gerektiğini ifade etti.

Kaya, sağlık çalışanı kadınların 1990'larda kep takma zorunluluğunun olduğunu anımsatarak, "Bonenin ilk versiyonu olan kep saçların etrafa dökülmemesi ve hijyen için takılıyordu ama sonradan küçüle küçüle aksesuar halini aldı." diye konuştu.

28 Şubat döneminde başörtüsüyle ilgili tartışmalardan kepin de nasibini aldığını dile getiren Kaya, hemşirelerin saçlarında oluşan sağlık sorunları ve kullanılmasındaki zorluk nedeniyle kep kullanımının yönetmelik değişikliğiyle kaldırıldığını anlattı.

- "Bu ayrımcılığı bir yönetmelik kolayca çözebilir"

Kaya, 2013'te kamuda başörtüsü yasağının kaldırılması ile devlet hastanelerinde başörtülü şekilde çalışılabildiğine dikkati çekerek, kamuya iş yapan sağlık sektöründeki firmaların da bu üniformalar konusunda seçenek sunması gerektiğini vurguladı.

Bonenin asıl amacının hastanedeki ve muayenehanedeki hijyenin sağlanması olduğunun altını çizen Kaya, "Başörtüsü zaten bonenin de fonksiyonunu icra etmiş oluyor. İkisi de rahatlıkla birleştirilebilir. Başörtülü kadınlara, bonenin renginde başörtüsü seçeneği sunulabilir." ifadesini kullandı.

Kaya, sağlık sektöründe ihale alan şirketlerin "çok güçlü" olduğuna değinerek, "Hak arayacak başörtülü kadınlar bu yüzden de dezavantajlılar. Bu ayrımcılık bir yönetmelikle kolayca aşılabilir. Kişilere işe başlarken böyle bir hakları olduğunu söyleme zorunluluğu getirilebilir." değerlendirmesini yaptı.

Başörtüsünün anayasa ile güvence altına alınmasının gündemde olduğunu hatırlatan Kaya, hizmet ve sağlık sektöründe çalışan başörtülü kadınlarla ilgili yapılacak düzenlemenin, anayasayı da güçlendireceğini söyledi.

Kaya, kamu kurumlarında başörtüsü ile ilgili sorun olmadığını dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Özel sektörde başörtüsü konusunda zaman zaman dirençle karşılaşıyoruz. Bazı başörtülüler staj yapmak istiyorlar ama başörtülü olduğunu gördükleri zaman bazı eğitim kurumları başlarını açma zorunluluğu getiriyor. Bu anayasal güvence inşallah özel sektörü de kapsar. Bir liyakat, ehliyet olduktan sonra bir kişinin başının örtülü ya da açık olması istihdam konusunda ölçüt olmamalı."