Türkiye'nin önde gelen din alimlerinden olan merhum Prof. Dr. Mahmud Esad Coşan, Peygamber Efendimiz'in bugünlere ışık tutan hadisini 1993 yılında düzenlediği hadis sohbetlerinde anlattığı görüldü.

ŞAM DENİLEN YER SURİYE'NİN BAŞKENTİ DEĞİL ORTADOĞU'DUR...

 'Şam halkı helak olduğunda, artık benim ümmetimde bir hayır kalmaz. Amma benim ümmetimden bir grup insan hakkı destekleyici olarak daima var olacak. Ta ki deccal çarpışılacak zamana kadar.' hadisini değerlendiren Coşan, ''Şam deyince biz Türkler, Suriye'nin başkentini anlarız. Arapça'da hadiste geçen Şam, Suriye'nin başkenti değildir. Şam dediği Ortadoğu'dur. Yani aslında sol demektir. Hicaz'da Peygamberimizin yaşadığı yerde yönünü güneşe doğru döndüğü zaman, önü başlıktır, arkası mağriptir, sağı yemendir, solu şimaldir. Şam, Hicaz'ın kuzeyi anlamına geliyor. Bu ne demek oluyor, Arap diyarının kuzeyi oluyor. O bölgeler mübarek bölgedir. Nice peygamberler gelip, geçmiş. Bugünkü Sina, Suriye, Filistin, Irak, Lübnan, Anadolu'nun bir kısmı. Burası İslam'ın kalbi. Artık oralar helak olduğunda ümmet bir hayır kalmamış olacak'' ifadelerini kullandı.

BÜGUN NE OLDU?

Hadisde bahsedilen Şam halkı, bugünkü Filistin, Irak, Suriye, Lübnan ve Anadolu'nun bir kısmı olduğu anlaşılıyor. Buna göre, Irak işgal edilip milyonlarca insan öldürüldü, Suriye'deki iç savaşta yine yüzbinlerce insan öldü, Filistin'da İsrail işgali sürüyor ve Müslümanlar azar azar öldürülüyor, Böylece hadiste belirtildiği gibi Şam halkı helak oluyor.