HDP eski genel başkanı Selahattin Demirtaş, 24 Aralık 2015'te Rusya ziyaretinin ardından geldiği İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yaptığı ''Türkiye'de aslında toplumun Rusya veya başka bir ülkeyle savaş istediği falan yok. Bu AKP hükümetinin verdiği yanlış kararın sonucunda oluşmuş bir gerilimdir. Bunun bir hata olduğunu bizden önce Cumhurbaşkanı ve Başbakan ifade etmişti. Avrupa'da Paris'teki konferansta koridor koridor Putin ve Lavrov'la karşılaşıp bir görüntü verebilmek için çırpındılar. Halen Dışişleri Bakanı veya Cumhurbaşkanı, Rusya ile temas kurabilmek için bir telefon görüşmesi yapabilmek için çırpınıyor'' şeklinde konuşmuştu. Edirne Cezaevi'ndeki Selahattin Demirtaş'ın 2015 yılında Atatürk Havalimanı'nda yaptığı bu açıklaması sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu'na hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada verilen karar sonucu Demirtaş, 3 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

'SANIK AYNI SUÇU İŞLEDİĞİNİ AÇIKLAMIŞTIR'

Bakırköy 46. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi tarafından onandı. İstiinaf Mahkemesi kararında, sanık tarafından sarfedilen sözlerin hakaret suçunu barındırması nedeniyle bozmaya ynelik bir nedenin olmadığını belirtti. Kararda, sanık Selahattin Demirtaş'ın olay günü yaptığı açıklama sonucu hakkında açılan davada yerel mahkeme tarafından sanığın cezalandırıldığı açıklanırken sanığın o dönem milletvekili olduğu ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre dokunulmazlığının bulunduğunu savunduğu, yerel mahkemeninse sanığın suç tarihinden önce de aynı suçu işlediğine dair soyut savunma yaptığını ve herhangi bir somut delil sunmadığı aktarıldı.

ÜST MAHKEME HİÇBİR USULSÜZLÜK GÖRMEDİ

Ayrıca kararda, sanığın daha önce aynı suçtan pek çok kez hakkında dava açıldığı vurgulanarak yerel mahkemenin kararında incelenen dosya içeriğine göre mahkemenin tüm deliller neticesinde esasa ilişkin hiçbir hukuksuzluğun bulunmadığı, delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu ve verilen cezanın kanuni bağlamda uygulandığı açıklandı.