Şevki YılmazEkrem İmamoğlu'na verilen fakat henüz kesinleşmemiş olan siyasi yasağı köşesine taşıdı.

Yazısına tariz dolu bir ifadeylebaşlayan Yılmaz "Resulullah (s.a) Efendimizin “İnsanlar üzerine öyle aldatıcı seneler gelecek ki doğru söyleyenler yalanlanacak, yalancılar ise doğrulanacak. Güvenilir kimseler hâin sayılacak, hainlere de güvenilecek.” buyurduğu Firavun sihirbazlarının görevde olduğu karanlık bir çağdayız!" dedi.

Şevki Yılmaz, Erdoğan'a verilen siyasi yasağı hatırlatarak, “Minareler Süngü, Kubbeler Miğfer / Camiler Kışlamız Müminler Asker / Bu İlâhi Ordu Dinimi Bekler / Dillerde Tevhid Allahû Ekber” şiirini okuduğu için görevinden alınarak mahkûm edildi. Milletimiz, sevdiğini gözyaşlarıyla cezaevine yolcu ettikten 3 sene sonra ülkemizin başına getirmeyi Allah’ımızın lütfuyla başarmıştı." ifadelerini kullandı.

Saraçhane'deki nümayişle, Ekrem İmamoğlu ve diğer muhalif siyasilerin cezayı resmen kutladıklarını belirten Şevki Yılmaz yazısını şu şekilde sürdürdü:

“Kimseyi işten çıkarmayacağına, İstanbul’da 20 milyon metrekarelik yeni yeşil alan ile 15 yeni yaşam vadisi yapacağına, İstanbul’a her yıl 100 bin ağaç dikeceğine, İstanbul’da kişi başına düşen yeşil alan miktarını 3 katına çıkaracağına, Marmaray’ın kuzeyinde 2 yakadaki raylı sistemleri birbirine bağlayan yeni bir boğaz geçişi yapacağına, 100 bin araç kapasiteli otopark yapacağına, sosyal yardımların artarak devam edeceğine, 500 km bisiklet yolu yapacağına, Olimpiyat Stadı ve çevresinin güneş enerji santrallerine dönüştürüleceğine, yeni evlenecek ihtiyaç sahiplerine beyaz eşya, mobilya yardımı ve maddi destekle düğün hediyesi verileceğine, talebelere bedava dolaşım kartı, yemek ve burs vereceğine, suyu ucuzlatacağına vs vs…’’ daha nice vaatleri yapacağına dair şeref ve namus sözü vererek, propagandalarla halkımızı aldatarak hile ile Belediye’yi ele geçiren, terör örgütü destekli Başkan, Devletimizin kamu görevlilerine hakaretten kesinleşmemiş  bir yargı kararı üzerinden ceza alınca, adeta mazlum-mağdur ve kurtarıcı bir ‘’kahraman’’ rolüne sokuldu ve kesinleşmemiş yargı kararına öyle sevindiler ki biz bile acaba ‘’hukuki bir yanlış mı yapıldı’’ diye düşünürken bu sevinci görünce, ‘’Allah Allah başkan beraat etti heralde! O yüzden seviniyor’’ dedik! ‘’Cezayı’’ resmen kutladılar! Sevinçten birbirine sarıldılar, kucaklaştılar! Hayli keyiflendiler! Nerdeyse davul zurna halay bile çekecekler...

Yılmaz'ın söz konusu yazısının tamamını okumak için...