Tekirdağ’da cinsel istismara ve şiddete maruz kalarak hayatını kaybeden 2 yaşındaki Sıla bebeğin ölümü, Türkiye’nin gündemine oturdu. Olayla ilgili yürütülen soruşturma sonucunda 5 şüpheli hakkında hazırlanan iki ayrı iddianame, korkunç detayları gözler önüne serdi.
Ağır Suçlamalar ve Cezalar Talep Edildi
Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameler, olayın boyutunu tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Anne B.Y. (29) hakkında “ihmali davranışla kasten insan öldürme”, “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” ve “aile hukukundan doğan yükümlülüğün ihlali” suçlarından toplam 67 yıl hapis cezası talep edildi.
Anne B.Y. (25), birlikte yaşadığı S.Ö. (57)
Komşuları K.A. (32) için "çocuğun cinsel istismarı" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 28 yıl 6 ay hapis istenirken, anne B.Y’nin birlikte yaşadığı S.Ö. (57) hakkında "suçu bildirmeme ve gizleme" suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezası talep edildi.
14 yaşındaki G.K. için "çocuğun nitelikli cinsel istismarı" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından toplam 66 yıl, 13 yaşındaki K.A. için ise aynı suçlara ek olarak "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Çocuğun Yaşadıkları ve Acı Sonu
Sıla bebek, 8 Eylül’de annesi tarafından bilinci kapalı şekilde hastaneye getirildi. Beyin kanaması ve cinsel istismar şüphesiyle yapılan detaylı muayenelerde korkunç gerçekler ortaya çıktı. Küçük bedenindeki ağır darp izleri ve istismar bulguları, adli tıp raporuyla kesinleşti. Durumu ağırlaşan Sıla bebek, bir aylık yaşam mücadelesini 7 Ekim’de kaybetti.
Devlet Koruması ve Hukuki Süreç
Soruşturma kapsamında anne B.Y, birlikte yaşadığı S.Ö, komşuları K.A. ve iki çocukları gözaltına alınarak tutuklandı. Ailenin 5 yaşındaki diğer çocuğu A.Y. ise devlet korumasına alındı. Tekirdağ Baro Başkanı Sedat Gürcün, adli tıp raporlarının olayın vahametini gözler önüne serdiğini belirterek davayı yakından takip ettiklerini vurguladı.
Toplumun Yarası: Çocuklara Yönelik Şiddet ve İstismar
Sıla bebeğin ölümü, çocuklara yönelik şiddet ve istismarın toplumsal bir mesele olduğunu bir kez daha hatırlattı. Bu olay, çocuk haklarının korunması ve cezai yaptırımların artırılması konusundaki çağrıları yeniden gündeme taşıdı.
Adaletin sağlanması ve benzer olayların önüne geçilmesi için toplum, yargı sürecinin titizlikle yürütülmesini bekliyor. Sıla bebeğin acı kaybı, hafızalarda derin bir yara olarak kalacak.
