Fare Kapanı 
Evin minik faresi,
duvardaki çatlaktan bakarken çiftçi ve eşinin
mutfakta bir paketi açmakla meşgul olduklarını gördü.
Kendi kendine: “İçinde ne var acaba?” diye düşündü. Ama gördükleri onu dehşete düşürmüştü. Paketin içinden bir fare kapanı çıktı.

“Evde bir fare kapanı var,.. evde bir fare kapanı var !”
diye bağırarak anne ve babasının yanına koştu. Minik farenin bu telaşını gören anne ve baba fare, doğruca mutfağı görebildikleri çatlağın bulunduğu yere koştular. Evet minik farenin söyledikleri doğruydu. Evin sahipleri fare kapanı kuruyorlardı.
“Bu haberi bahçedeki hayvanlara da duyurmamız lazım” dedi baba fare. “Hem belki bize yardım edebilirler ne dersiniz?”

Anne baba ve minik fare doğruca bahçeye diğer hayvanların yanına koştular. “Evde bir fare kapanı var… evde bir fare kapanı var!..” Tavuk umursamaz ve bilgiç bir tavırla başını çevirdi ve gıdakladı: “Bu sizin sorununuz benim değil. Bana bir zararı olmaz.”
Tavuktan destek alamayan fare ailesi bu sefer telaşla koyunun yanına koştular.”Evde bir fare kapanı var!” diye haykırdılar bir kez daha. Koyun anlayışla karşıladı ama, “Çok üzgünüm ama sizin için dua etmekten başka bir şey gelmez elimden” dedi.

Fare ailesi bu kez ineğin bulunduğu ahıra koştu.
“Evde bir fare kapanı var!” İnek onları önce duymazdan geldi sonra döndü ve ” Sizin için üzgünüz ama beni hiç ilgilendirmiyor” dedi.

Yardım isteyebilecekleri başka kimse kalmamıştı. Umutsuz, başları önde, eve geri döndüler. Çiftçinin kurduğu fare kapanına birgün birer birer yakalanacaklarını biliyorlardı. Umutları yoktu. Yardım edecek kimse de. Evin içinde artık bir ölüm sessizliği vardı. Minik fare ve ailesi iki gündür açlık ve susuzluktan bitkin-hasta düşmüşlerdi. Birden bir gürültü duydular, gecenin sessizliğinde bölen ses fare kapanından geliyordu. Çiftçinin karısı, fare yakalandı diye düşünerek yatağından fırlamış ve mutfağa koşmuştu. Karanlıkta kapana, zehirli bir yılanın kuyruğundan kısıldığını fark edemedi tam ışığı yakmak üzereyken, kapana yakalanan yılan kadını ayağından soktu.
Çiftçi, karısını apar topar doktora götürdü. Doktor, zehiri temizledi, yarayı sardı ve eve gidebileceklerini ama hastanın iyi beslenmesi ve dinlenmesi gerektiğini söyledi. Kadıncağınız ateşi vardı ve ter içinde kıvranıp duruyordu. Böyle durumlarda taze tavuk suyunun gerekli olduğunu herkes bilirdi. Çiftçi de bıçağını alıp bahçeye koştu, tavuğu kesti. Karısı tavuk suyuna çorbayı içtikten sonra biraz kendine gelir gibi oldu.

Kadının hastalığını duyan akrabaları-kolu-komşu ziyarete geldiler. Evde pek bir şey yoktu. Onlara ikram etmek için çiftçi bahçedeki koyununu kesti.

Kadının durumu gittikçe kötüye gidiyordu. Belli ki yılan çok zehirliydi. Birkaç gün sonra kadın öldü. Cenazeye çok insan gelmişti. Yemek yapılması gerekiyordu. Çiftçi, mezbahadan bir kasap çağırıp ineği kestirdi.
Fare ailesi ise tüm bu olan biteni duvardaki delikten üzüntü ile izlediler.

 “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın..” 

Sizce de yaşasın mı?????

Çocuk İstismarı: 
Bir çocuğa bir yetişkin tarafından fiziksel ya da psikolojik olarak kötü davranılmasıdır. 
Çocuk İstismarı denince ilk akla gelen çocuğa cinsel açıdan saldırganlık gelir oysa bunun kadar tehlikeli  olan ve çocuğun geleceğini ( ülkenin geleceği) yok eden görmezden geldiğimiz istismar türleri var. Malesef bu tehlikelein ya farkında değiliz yada; farkındayız ama alan razı veren razı bananeciliği ile sesiz kalıyoruz!
 Unutmayalım! 
 Çocuklara kötü muamele, çocuk istismarı ve ihmali ile çoğu zaman aynı anlama gelir. 
 Dünya Sağlık Örgütü çocuk istismarını şöyle tanımlar:
 "Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek uygulanan tüm davranışlar çocuğa kötü muameledir."

 Psikolojik Şiddet:

(psikolojik istismar, duygusal şiddet, ya da duygusal istismar olarak da bilinir), failin mağduru duygusal olarak sindirmek ve aşağılamak, ona yaptırım uygulamak veya cezalandırmak için toplumdan soyutlamak üzere baskı uyguladığı bir saldırganlık biçimidir.
 Unutmayalım! 
Duygusal baskı bir psikolojig şiddet türüdür.
Günümüzde çoğu çocuk, aileleri tarafından ileride ki yaşamlarında kalıcı travmalara sebep  olacak duygusal şiddete uğramaktadır. Sosyal medya fenomenliği denen bir canavar çoğu aileyi esir almış durumdadır. Çocukta oluşturacağı duygusal çöküntüye kulak asan yok maalesef. Çoğu birey bilerek yada bilmeyerek bu suça ortak olmaktadır. Çocukluğunu yaşaması gereken bireyler bir yetişkinin sergileyeceği davranışlara sürüklenmektedir ve çocukça davranışlar yerine üst düzey davranış kalıpları dayatılmaktadır.

 Psikolojik Manipülasyon: 
İnsanları kendi bilgileri dışında veya istemedikleri hâlde etkileme veya yönlendirme anlamına gelir. Bu etkileme ve yönlendirme sonucu insanlar davranış değişikliği ya da kanaat değişikliği gösterebilirler. Davranış ve kanaat değişikliği tüm etkilenme ve yönlendirme uygulamalarını kapsar.

Like Etmek Nedir? 
Videoların,notların,
resimlerin vs. altındaki like linkine tıklamak anlamına gelir.
Yukarıdaki tanıma kurban edilen yüzbinlerce belkide milyonlarca  çocuk var.

 Çocukları dilenci gibi kullanarak para kazanmaya zorlayan bir birey ile çocuğunu sosyal medyada kullanarak reklam alma..vb yöntemler ile para kazanmaya çalışan bir birey arasında fark var mıdır? 
90 lı yıllarda küçük sıfatı kullanılarak  ismi öne çıkarılan,ses sanatçısı furyasına kurban edilen nice çocuğu ve onlar gibi olacağım olumsuz örnekliği  ile evden kaçıp  harab olanları unutmamak gerekiyor..
Şimdilerde ise sosyal medya fenomenliği, Youtuber...gibi kavramlar cazibe merkezi haline getirtilerek  bir nesil yok edilmektedirler. Bunun arkasında İsrail  yada ABD yok. Bunun arkasında daha büyük bir güç var.  Derin bir güç ama gizli değil!!!
Merak ettiniz biliyorum. Peki kim bu İsrail yada ABD'den daha büyük olan derin güç?
 Aile!!!!!!!

 Zihin Kontrolü Veya Beyin Yıkama:

Çıkarcı kişi veya grupların "kendi isteklerine başkalarını sistemli bir şekilde etik olmayan yollarla, ikna edip alıştırması" işlemine denir. Terim; kişilerin düşünce kontrolü, davranışları, duyguları veya karar vermelerini bozacak, psikolojik veya psikolojik olmadan uygulanan herhangi bir yöntem için kullanılabilir.
Bana göre şimdiki zamanda  uygulanan tamda  bu.
Kısa yoldan  zengin olma ,sözüm ona popüler olma gibi hırslara  çocuklar kurban edilmektedir. Bu işlem ise aileleri tarafından yapılmaktadır. Bu davranış biçimini ortay koyan bireylerin psikolojig açıdan rahatsız olduğunun altını çizmek istiyorum. Doyurulmamış bir davranışın,kendi çocuğu üzerinden  doyrulmaya çalışılması tedavi edilmesi gereken Psikolojig bir rahatsızlıktır.

 İlişkisel Saldırganlık:  İnsanlar arasındaki ilişkilerde yaşanabilen psikolojik (sosyal veya duygusal) saldırganlığı tanımlar.
Anne- baba kimliğini kullanarak çocuğun yanlış davranışlara sürüklenmesi de  bir ilişkisel saldırganlık örneğidir.

 DUR DE! 

• Sosyal medya fenomenliği adı altında yapılıyor olan çocuk istismarına dur de!
• Yarışma programlarında çocukların kullanılması bir istismar türüdür. Dur de! 

Reyting için her yol mübah mıdır?

 “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın..” 
 Sizce de yaşasın mı?

Çocuk: 
Geleceğe verilen addır.