İlerleyen yaşına rağmen Sudan eski başbakanı ve Ümmet Partisi lideri Sadık el Mehdi, Televizyon programlarına katılıyor, röportajlar veriyor ve Cumhurbaşkanı Beşir’in görevini bırakmasını ve Sudan’ın artık bundan sonra demokrasi ile yönetilmesi gerektiğini ifade ediyor.

Sadık El Mehdi İngiltere hükümetine olan yakınlığıyla tanınıyor ve 1986-1989 yılları arasında yürürlükte olan Sudan hükümetinde başbakanlık görevini üstlenmiştir. Ancak yönetimde başarısız olmuş ve 1989 yılında yapılan askeri darbede görevi bırakmak zorunda kalmıştır. Belki Türkiye’de Demirel gibi siyasilerle karşılaştırılabilir.

Demokrasi kulağa hoş gelen bir kelime. Ancak otuz yılı aşkın bir süredir askeri vesayetle yönetilen Sudan’da demokrasi rejimine kısa bir sürede geçilebilir mi? 1958 yılında bağımsızlığını kazanan ve kurulduğundan beri demokrasi tecrübesi yaşamamış olan Sudan’ın durumu muhayyeldir.

Cumhurbaşkanı Beşir’e karşı muhalefet elbette sadece Ümmet partisi lideri Sadık El Mehdi’den gelmiyor. Sayları yirmi ikiye ulaşan muhalif parti liderleri de Beşir rejimi aleyhinde bir ulusal koalisyon kurmuştur. Bunlardan biri Demokratik Birlik Partisidir. Partiden yapılan açıklamada ülkede bir referandum gerçekleştirilmesini ve referandumdan sonra ülkede kalıcı bir anayasa hazırlanması için kurucu bir meclis atanmasını talep etmiştir.

Muhalefet partilerinden olan Halkçı Kongre Partisi lideri Dr. Ali Elhac, Cumhurbaşkanı Beşir’in görevini bırakması gerektiği konusunda açıklamalar yaptı. Ardından Ulusal Kongre Partisi ile ilişkilerini tamamen sona erdirmesini ve ülkede hâkim olan ekonomik krizi kabullenmesini talep etti. Ömer El Beşir’in ülkedeki bütün siyasi güçleri diyaloga davet etmesini ve bununla ilgili olarak da bir konferans düzenlemesi gerektiğini, bu diyaloğun gerçekleşmesi halinde ise Sudan caddelerinde gerçekleşen olayların yatışabileceğini ve karışıklıkların sona erebileceğini öngörüyor.

Muhalefet partilerinin Beşir rejimi aleyhine olan girişimlerini hiçbir Arap rejimi desteklememektedir. Arap Devletleri Birliği Konseyi Sudan’ın İçişlerine müdahaleyi reddetti ve Sudan’ın egemenliğini ve bağımsızlığını korumada tam bir anlayış birliği içinde olduklarını yineledi. Mülteciler konusunda Sudan’ın dış borçlarını ödemede yardımcı olacaklarını ve ABD’nin Sudan’ı terörü destekleyen devletler listesinden çıkartılması için çaba sarf edeceklerini açıkladı.

Son kertede, bugün Sudan çok ciddi bir tarihi süreçten geçmektedir. Sudan halkının ülkenin güncel sorunlarını iyi tahlil edebilen bir lidere ihtiyacı vardır. Halkın reform isteklerine cevap verebilecek bir hükümete ihtiyaç duyulmaktadır.

Sudan’da en mühim ve acil mesele, halkın ekonomik sıkıntısını gidermek, halkı bitmek tükenmek bilmeyen ekmek ve benzin kuyruklarına mahkum olmaktan kurtarmak ve yükselen gıda fiyatlarını frenlemektir. Zira halkın acil ve temel ihtiyaçları ekmek, su ve tamamlayıcı gıda maddelerinden ibarettir.

Hartum SUDAN