Tabiplerin, “gelecek kaygısı ve korkusu” yaşadığı bir dönemde umut ışığı olarak bir yıl önce kurulan TABİP-SEN, İstanbul’da Sağlık Şurası düzenledi. Grand Cevahir Otel’de ilki düzenlenen şuraya, alanında uzman hekimler ve avukatlar katıldı. Sadece şikayet eden değil aynı zamanda çözüm üreten bir anlayışla düzenlenen şurada, sağlık; 10 başlık altında masaya yatırıldı. 

Programa; Türkiye Sağlık STK’ları Platformu (TÜSEP) Genel Sekreteri Dr. Abdullah Daştan, Hekim Hakları Platformu Başkanı Prof. Dr. Adem Akçakaya, Sağlık Medeniyet Derneği Genel Başkanı Dr. Ahmet Yiğitalp, Cumhuriyetçi Hekimler Başkanı Prof. Dr. İrfan Gökçay, Milliyetçi Hekimler Derneği Başkanı Dr. Semih Uşaklıoğlu, Hekim Hakları Derneği Başkanı Dr. Mustafa Şener, Hekim-Sen Genel Başkanı Dr. Adil Kurban ve Yeni Sendika Genel Başkanı Metin Memiş katıldı. 

“En büyük gücümüz haklılığımız!”

Çalıştayların ardından TABİP-SEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Erçek, neyi niçin yaptıklarını katılımcılarla paylaştı. En büyük güçlerini hekimlik mesleğinden ve haklılıklarından aldıklarını ifade ederek konuşmasına başlayan Başkan Ahmet Erçek, yakın zamana kadar sendikacılık ve hekimliğin yan yana gelen kavramlar olmadığını ama gelinen süreçte buna mecbur kaldıklarını söyledi. Erçek, “2021’in Eylül ve Kasım aylarında hekim maketi yakmakla müşahhaslaşan ayrımcılık, ötekileştirme ve görmezden gelinme tahammül sınırını aştı. Biz de bir tepki, bir başkaldırı ve bir cevap olarak TABİP-SEN’i kurduk. Bugün de burada hem sorunlarımızı hem de çözümlerimizi konuşmak ve ortaya koymak için bir aradayız” dedi.

Erçek, şöyle konuştu: 

“TABİP-SEN, bugün 13. ayını doldurmuş yeni ve genç bir sendika. Oldukça yorucu ve yıpratıcısı geçen bir senenin ardından geriye dönüp baktığımızda ‘İyi ki bu yola çıkmışız’ diyorum. Elbette bir senede tüm sorunlarımız çözülmedi, elbette en ideal sağlık sistemi kurulmadı fakat en başından bu yana dile getirdiğimiz 3 temel meselede yol kat edildi. Özlük hakları, malpraktis ve şiddet ile alakalı olumlu adımlar atılabildiyse bunda sendikamızın ciddi tesiri olduğuna inanıyoruz. Yapılan reform elbette yeterli değil. Eksik ve yanlış olduğunu düşündüğümüz tarafları var. Biz de bunları düzeltebilmek adına işte bu şurayı düzenlemiş bulunmaktayız. Şura ile birlikte çözüm önerilerimizi sunacak, takipçisi olacak, kamuoyu oluşturacak ve bıkmadan usanmadan sorunlarımız çözülene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Önümüzdeki yolun, güllük gülistanlık olmadığının bizler de farkındayız, biliyoruz. Ama çok önemli bir gücümüz var: haklılığımız…”

“Artık hiçbir hekim kendisini yalnız hissetmiyor”

“Hekimler olarak inancımızı, umudumuzu kaybetme noktasına gelmiştik. Ama meslektaşlarımızın yanında dimdik durmak, hakkını sonuna kadar aramak, dertlerini dinlemek, hissiyatlarına tercüman olmak amacıyla çıkmış olduğumuzda gerek TABİP-SEN olarak biz, gerekse HEKİM-SEN ve Hekim Birliği sendikalarımızla artık hiçbir hekimin kendisini yalnız hissetmediğini düşünüyorum. Sendika olarak malpraktisten tutun da idari cezalara, görevlendirmeden tutun da ceza yönetmeliğine kadar yüzlerce meslektaşımızın idari ve hukuki davalarını takip ediyoruz. Bu davaların kahir ekseriyetini kazanıyoruz ama kaybettiğimiz davalarda dahi meslektaşlarımız bir an olsun yalnız olmadıklarını biliyorlar, yaşıyorlar.”

“Bu, gelecek nesillere borcumuz”

Erçek, konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “Bu çalışmayı hep birlikte, kafa kafaya vererek çok daha ileriye taşımak hem gelecek nesillerimize bir borcumuz hem de mesleğimiz adına ayrı ayrı her birimizin sorumluluğudur diye düşünüyorum. Destek olan, katılım sağlayan herkese teşekkür ederim.”

10 farklı başlık masada

2 gün süren çalıştayda sağlık; “Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri”, “İkinci ve Üçüncü Basamak Sağlık Hizmetleri”, “Hekimlik İtibari ve Hekimlik Uygulamalarında Etiğin Yeniden Keşfi”, “Sağlık Hukuku”, “Sağlıkta Şiddet”, “Sağlık Yönetimi ve Sağlık Politikaları”, “Diş Hekimliği”, “Sağlık Hizmetlerinin Finansmanı ve Alternatif Geri Ödeme Yöntemleri”, “Hekimlerin Mali ve Sosyal Hakları” ve “Özel Hekimlik - Muayenehane Hekimliği” başlıkları, altında etraflıca konuşuldu. Çalıştay sonucu, masa yetkilileri tarafından 10 farklı sunumla katılımcılarla paylaşıldı.

Sağlık Şurası Sonuç Bildirgesi

1-Birinci basamak sağlık hizmetlerinin hem kendi içinde hem de diğer basamaklarla entegrasyonu sağlanmalıdır. Sağlık kurumları arasına sevk zinciri getirilmelidir.

2-Hekim, hasta bakma memuru değildir. Sanatkardır. Sağlık sistemi buna göre düzenlenmelidir. 

3-İş yükünün altında ezildiği için hekimlerin yüzde 70’i mesleği bırakmayı düşünüyor. Hekimler, üzerlerindeki iş yükünün insani, tıbbi ve hukuki şartlarda düzenlenmelidir. 

4-Mevzuata aykırı görevlendirmeler ve izin kullanımının engellenmesi kabul edilemez. Gerekli mevzuat düzenlenmesi yapılmalıdır.

5-Sağlık Okuryazarlığı Eğitimi, tüm toplum genelinde yaygınlaştırılmalıdır. TRT Sağlık ya da Sağlık TV gibi uygulamalarla toplum, düzenli ve doğru bilgilendirilmelidir. 

6-Şiddet uygulayanların, şiddet uyguladığı yerde belirli süre ile hizmetten mahrum bırakılmalıdır. Sağlık kurumlarının güvenliğinin kolluk kuvvetleri tarafından sağlanması gerekmektedir. 

7-Türkiye’de sağlık hizmetlerinde devlet, sadece oyuncu değil, kural koyucu ve stratejik liderlik yaparak hizmeti yönlendirmelidir.

8-Sağlıkta, miktarı değil kaliteyi önceleyen hekim merkezli sağlık politikaları hayata geçirilmelidir. 

9-Kamuda uzman diş hekimliği istihdamının artırılması gerekmektedir.

10-Hasta ve sonuç odaklı kaliteyi içine alan denetimde kapsayıcı geri ödeme kuruluşları ile sağlık hizmet sunucuları arasında risk paylaşımı yapan dinamik, reel fiyatlandırmayı içeren bir geri ödeme yöntemi modeline geçilmesi gerekmektedir. 

11-Hekimler, maaşlarının toplam tutarının yüzde 40’ını sabit, yüzde 60’ını ise değişken oranda almaktadırlar. Sabit gelirlerinin artırılması, ek ödemelerin değişkenlik göstermemesi gerekmektedir. 

12-Hastaların hekim seçme özgürlüğü ve hekimlerin serbest çalışma hakları gasp edilmemelidir. Buna yönelik mevzuatın güncellenmesi gerekmektedir.