İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Brüksel temsilcisi Claudio Francavilla, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail Başbakanı Netanyahu ve Savunma Bakanı Gallant hakkında "Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle verdiği tutuklama emirlerini ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin tepkilerini değerlendirdi.

Güney Kore'de Bakanlar Kurulu, sıkıyönetimi sonlandırdı! Güney Kore'de Bakanlar Kurulu, sıkıyönetimi sonlandırdı!

Francavilla, AB ülkelerinin mahkemenin kararına henüz birleşik bir yanıt verememiş olmasına dikkat çekerek, "Mahkemenin kararı siyasi değil, hukuki bir karardır. Siyasi olan, Mahkemenin sadece görevini yaptığı için maruz kaldığı eleştirilerdir," dedi.

HRW temsilcisi, tutuklama emirlerinin, HRW ve diğer birçok İsrailli, Filistinli ve uluslararası sivil toplum kuruluşu ile Birleşmiş Milletler tarafından işlenen ciddi suçlar hakkında elde edilen bulgularla tutarlı olduğunu belirtti. Ayrıca, Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasındaki Uluslararası Adalet Divanı'nın bağlayıcı emirlerine de atıfta bulundu.

yoav-gallant-aa-2125132

Francavilla, tutuklama emirlerini "adalet için nadir bir fırsat" olarak nitelendirerek, "UCM savcısının tutuklama talebinde bulunduğu mayıs ayında bazı AB ülkeleri, mahkemenin kararına olumsuz veya belirsiz tepkiler verdiler. Ancak çoğu AB üyesi, kararı istemeyerek de olsa uygulayacağını açıkça belirtti. En kötü tepki, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın Netanyahu'yu davet ederek ona dokunulmazlık tanıyacağına dair söz vermesiydi. Bu, Macaristan'ın UCM'ye üye olarak yükümlülüklerini ihlal etmesi anlamına gelmekte ve AB'nin uluslararası hukuka uygun bir blok olarak güvenilirliğini daha da zayıflatmaktadır," ifadelerini kullandı.

Francavilla, AB ülkelerinin UCM'nin kuruluş sürecinde siyasi ve ekonomik katkılar sağladığını hatırlatarak, "UCM, ABD yaptırımları nedeniyle ciddi bir felç riski altındayken, mahkemeye yönelik belirsiz tepkiler ve eleştiriler asla istenmeyen bir durumdur," diye ekledi.

Francavilla, AB ülkelerine çağrıda bulunarak, "AB ve tüm ülkeler, UCM ile işbirliği yapmalı ve Roma Statüsü'nde üstlendikleri yükümlülükleri yerine getirmelidir. UCM'nin bağımsızlığını desteklemeli ve mahkemeyi olası yaptırımlardan korumak için gerekli tüm önlemleri almalıdır," dedi.

netenyahu-1

AB üyelerinden İrlanda, Belçika, Fransa, Slovenya, Danimarka, Hollanda, Finlandiya, İsveç, Portekiz, İspanya ve Norveç, UCM'nin kararına uyacaklarını belirtirken, Almanya kararın anlamını incelemeye devam ettiğini, Macaristan ise uymayacağını açıkladı.