Ana Hayat Yasamız Kur’an-ı Kerim’in surelerinin çoğunda Ad ve Semud gibi geçmiş kavimlerin ve Firavuni iktidarların yıkılışlarından çokça tekrar edilmesinin sebebi nedir? Geçmiş milletlerin çöküşüne, yıkılışına baktığımızda o kavim ve devletlerin zenginlikte ve servette azarak toplumda baş gösteren ahlaki zaafların artmasıyla helak edilerek tarih sahnesinden silindiklerini görürüz. En zayıf ve fakir zamanlarında ayakta kalmayı başarmış bu kavimlerin müreffeh bir hayat içindeyken helak olup yıkılmalarından ibret

almayacak mıyız? İktidar sarhoşluğuyla şöhret, servet ve şehvetlerinin kurbanı olmuş, Allah’ın (cc) emanet ettiği nimetlerin kendilerinde ebedi kalacağını zannetmişler, şımarıp azdıkça ölüm ve sonrası sonsuz hayatı unutmuşlar. Kendilerini uyarmakla görevli Allah’ın (cc) elçileri olan Peygamberleri bile “en emin” olduklarını bildikleri halde taşlamış, şehirlerinden kovmuşlar. Kimilerini de şehid etmişler. Sonunda da işledikleri suçlar, haksızlıklar ve haddi aşmaları sebebiyle ya Moğol istilası gibi düşman işgaliyle ya da olağanüstü afetlerle yok olup gitmişler. Bu kavim ve iktidarların yok oluşlarının sebeblerine bakıldığında ortak suçlarının her sahada ahlaksızlaşma olduğu görülür. Onları ahlaksızlaştıran ise cehalet, adaletsizlik, ehliyetsizlik bataklığıdır. Kapitalizm, sekülarizm, komünizm gibi firavuni ve karuni şirk düzenlerini Allah’ın (cc) değişmez nizamı İslam dinine tercih etmek. Yani Allah’tan (cc) başka yaşatan, yaratan ve yöneten yoktur (Lailahe illallah) davetini reddetmek. Cinsi sapıklık ve fuhşun yaygınlaşması, hırsızlığın artması, kamu mallarını yandaşlarına peşkeş çekmek, ticarette sahtekarlık, sakat malı sağlam göstermek ve eksik tartmak. Faizcilik yoluyla tefecilik yapmak. Devlet kadrolarında ehliyet yerine hemşericiliğin tercih edilmesi, yalanın yaygınlaşması. Emanetlere ihanetin normalleşmesi. Dürüst ve emin, çekinmeden gerçeği söyleyip uyarabilecek gerçek dostlara, dalkavukları tercih etmek gibi hastalıkları sebebiyle yıkılışlarını Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’de anlatılır da anlatılır. Bu kıssalar neden çokça tekrar edilir? Haşa! hikaye dinlemek için mi??? Bu kıssaların çokça zikredilmesi kıyamete kadar gelecek tüm fert, toplum ve iktidarlara bir ders ve uyarı içindir. Yani geçmiş kavimlerin yıkılış sebeblerini ve hastalıklarını iyi tesbit edip onları tekrarlamamamız içindir. O yıkılan ve helak olan kavimler Allah’ın (cc) kulları değil miydi? Onlar zulmedip azınca cezalandırılırken, bu asırdaki kullarına (cc) torpil mi yapacak? Asla! Allah (cc) kimseye haksızlık yapmadığı gibi ayrıcalık da yapmaz. Aynı suçları işleyenler aynı sonuçlara hazır olacaklardır. Bu değiştirilemez bir toplumsal yasa; sünnetullahtır. Merhametlilerin en merhametlisi olan Rabbimiz Allah (cc) önce kullarına gönderdiği İslam Dininin mesajlarıyla uyarılarda bulunur. Sabreder, ihmal etmez. Ama merhameti sebebiyle azan ve ahlaksızlaşan kullarına mühlet verir. Mesajla uyanmayanları çeşitli masajlarla uyandırmasını da bilir. Bu masajlar bazen terör çeşitleriyle, bazen öz evlatların eliyle, bazen düşman saldırılarıyla, bazen sel, tsunami, hortum gibi afetlerle gerçekleşir. Bu masajları önleyecek tek ilaç uyarıcıları susturmamak ve ilahi mesajları dinleyip kabul ederek tövbe edebilmektir. Yani muslih (ıslah edici, uyarıcı, kendini ve başkalarının ahlakını güzelleştirmeye çalışan) kul olabilmektir. “Halkı, ıslah eden (uyarılar) kimseler (var) iken, senin Rabbin o ülkeleri haksızlık ile helak edecek değildir.” (*) ayeti kerimesi İslami sohbetlere ne kadar ihtiyacımızın olduğunu haber vermiyor mu? Ve iktidarların uzun ömürlü olmasının yollarından en mühiminin çekinmeden uyarma görevini yapacak mesaj ehline katlanmaktan ve rağbetten geçtiğini göstermiyor mu? Zalimleşen Emevi Devleti, haşmetli, servetli iktidar dönemlerinin uyarıcı kahramanı Hz. Ebu Zer El Gifari’nin ve İmam Hüseyin efendimizin mesajlarına tahammül edip onları susturmasaydılar, 90 senede Hakkın kahredici masajı (tokadı)yla tarihten silinir miydiler? Günümüzde “Arap baharı” diye adlandırılan şey gerçek manada tam bir “Mazlum Masajı” kıyamıdır. İslami mesajla uyanamayan zalim ve şımarık iktidarlara, ezdikleri halkların Hak adına tokadıdır.. Bu mesaj ve masajlardan tüm yeryüzü toplumlarının ve iktidarlarının acilen ders çıkarmaları gerekmiyor mu? Ana Hayat Yasamız Kur’an-ı Kerim’deki kıssalardan hisse almak istiyorsak bu ilahi mesajların özeti bir cümledir: “Ya Mesaj, Ya Masaj !” www.sevkiyilmaz.net (*)HUD Sûresi 117. ayet-i kerime