Beklentimiz, Devletin daha güçlenmesi için; gelirlerinin daha artması gerekir. Kişi başına düşen, Milli gelirin yükselmesi elzemdir.  Böyle bir olayın gerçekleşmesi için; Milletin Devletine sahip çıkması şarttır. Bunun için, öncelikle kayıt dışının tamamen ortadan kalkması, vergi kaçakçılığının en aza inmesi gerekir. Bir Ülkenin,  geliri ne kadar düşük olursa; vatandaşa yansıyan hizmet, geri dönüş, yatırım da o kadar az olur. Devlet, babadır… 

Bugün geldiğimiz noktada bazı insanlarımız bu deprem olayından sonra yaşanan durumu fırsata çevirme  girişiminde bulunmaktadırlar. Devlet tedbir arayışı içerisine girmiştir. Yasal olarak hapis cezalarının bile devreye sokulacağı bir çalışma düzenlenmektedir. 

Her şey istenir. Ondan babalık görevini yapmasını bekleriz. Ancak, baba, gücü kadarı ile; size yardımcı olur. Nasıl ki; insanın güçlü, kuvvetli olması için; çok iyi beslenmesi gerekiyorsa Devletlerin güçlü olması içinde, yer altı, yer üstü kaynaklarının haricinde; gelirlerinin de güçlü olması gerekir. Bu mantıkla baktığımız zaman gönül isterdi ki;  Ülkemizde kayıt dışının en az olduğu, ödenmesi gereken vergilerinin, tamama yakınını ödeyen bir ülke olsun isteriz. Çalışan kesimi, terinin son damlasına kadar, emeğini versin. İşini dürüst ve samimi bir şekilde yerine getirsin. Kısacası, kazandığını, hak etsin. Tüm vatandaşlar Devletin her alanda güçlü olması için, katkı vermelidir. Devlet malı korunmalıdır. Zarar verenler uyarılmalıdır. Sonuçta Devlet hepimizindir. Devletin verdiği sonuçlara göre; hemen, hemen Devlete ödenmesi gereken verginin bile; yeteri kadar ödenmediğini biliyoruz. Çeşitli yollarla vergi kaçakçılığı yapılmaktadır.  Hal böyle olunca aslında Devlet vatandaşından alması gereken vergiyi bile tamı tamamına alamıyor demektir. Bu da başka bir deyişe, Devlet vatandaşına beklenilenden daha az hizmetle geri dönüş yapacak demektir. Çünkü hedeflediği geliri elde edememiş olmaktadır. 

İşte, böyle  olağanüstü durumlarda Devlet ne kadar daha fazla güçlü olursa, o kadar vatandaşının ayağına hizmet götürür. Böylece Halkımız da yardım açısından Devlet imkanlarından,  her alanda, yeteri kadar yararlanır.  Devlet, sürekli halkının yanında olmaya devam eder. Değişik uygulamalarla Devletin gelirini çalan yahut Devlet malını yeteri kadar korumayan, o alanda yeteri kadar denetim yapmayan, insanımızın, Devletten sınırsız hizmet beklemesi ne kadar anlamlıdır?

İnsanlarımızın kendiliğinden isteyerek; vergi vermelerini beklemek, iyi niyetlilik olur. Her yapılan alışverişte, alınan fişlerin önemi, ne kadar büyüktür. Ülkemizde bu alışkanlığın, pek de yaygın olmadığını görmekteyiz. Devleti yönetenlere de düşen; gelecekte Anayasa, çalışmaları yapılırken vergi kaçakçılığına da ağır, caydırıcı yaptırımlar getirilmelidir. Hatta mahkumiyet cezaları bile düşünülebilir. Eğer,  Devlet düzenli vergi gelirlerini alır ve çoğaltırsa; ona bağlı olarak vergi oranları da düşecektir. Bu alanda da yapılan çalışmalar da bu ayrıntının dikkate alınacağını, düşünüyorum. Tüm alışverişlerde Devlet hakkı gözetilmelidir. Bir kuruş bil olsa Devletten gizlemek hırsızlıktır.

Yeniden yapılandırma çalışması da göstermiştir ki; yeni ve yapıcı çalışmalar yapılınca, halkımız da ona olumlu cevap vermektedir. Borçların yeniden yapılandırma çalışmaları, buna örnektir. Kısacası, Devlet; Milleti ile barışık olmanın yollarını bulmalıdır.   Vatandaşın, üzerlerinde olan, Devlete ait borçları;  vatandaşa sıkıntı vermeden; almanın yollarını her zaman aramalıdır. Öyle girişimler  Devletimizin lehine olmaktadır. Bu anlamda, Devlet; her türlü kaçağın önüne geçmelidir. Vatandaşlar olarak, bizler; Devletin yanında olmalıyız. Kaçağın her türlüsünü önlemek; üzerimize bir görevdir.   

Fişin önemi yaşanan şu örnekte olduğu gibi ortaya çıkmıştır. Deprem bölgesinden geri dönüş yapan insanlarımıza bazı işletmeler fahiş fiyat uygulamışlardır. Vatandaş uyanık davranıp ayrıntılı fiş alınca, yapılan şikayet üzerine işletmeye yüklü bir para cezası verilmiştir. Bazı işletmeler ise aynı aymazlığı yapmaya devam etmektedirler. O halde vatandaşımız anlattığımız örnekte olduğu gibi, bilinçli davranarak fişini alacak fiş ya da faturaya ise, alınan hizmet ayrıntılı olarak yazılacaktır. İşte o zaman tam denetim sağlanır.  Yuvarlak ifadeler değil. Aldığı hizmetin ayrıntısının yazılması şarttır.

Ülkemiz açısından olaya bakınca; gerçekten eksikliklerimiz var, daha yapılması gereken işler var, doğrudur. Amma, bir başka doğru da yeteri kadar vergi ödemediğimizdir. Haydin hep beraber; Devletimizi, güçlendirelim ki; Devletimiz de bize güçlü, kalıcı yatırımlarla ve daha güzel hizmetlerle geri dönsün. Başka söze ne hacet…  

Bina satan gerçek değer bildirmez. Alan gerçek değer bildirmez. Deprem sigortası yaptırılmaz. Burada Devlet zorunlu deprem sigortası yapmayan binalara elektrik, su, doğal gaz imkanlarını sunmamalıdır. HATTA BU KONUDA HİÇ TAVİZ VERİLMEMELİDİR. Vatandaş Devletin değişik alanlarındaki gelirlerine ket vurmamalıdır. Bilerek yapılırsa kul hakkı olur.

Bu anlayışla halkımızın daha iyi bilgilendirileceğine, inanıyorum. Unutmayalım Devletten çalacağımız bir kuruş bize eksik sağlık hizmeti, bozuk yol, işsizlik, eğitimsizlik, olarak geri dönecektir. Bundan zararı, bir manada yine biz görürüz. Devletimizi güçlendirelim ki; dolayısıyla biz de güçlü olalım. Dostlarımız, güçlü olmamızla sevinsinler… Düşmanlarımız, güçlülüğümüzden dolayı bizden korksunlar… Bu işler, konuşmakla olmaz icraat gerek… 

Daha güçlü, daha istikrarlı gelecek günlere; daha çok çalışarak, Devletimize sahip çıkarak, ulaşabiliriz. Her alanda, Devletin imkanlarını kullanarak, o imkanların Devletin imkanları olduğunu unutup; Devlete dolaylı olarak zarar vererek, bir sonuç elde edemeyiz. Sadece kendimizi kandırırız… 

UNUTMAYALIM BABA güçlü olacak ki; ailesine yeteri kadar sahip çıksın... 

Bakınız aslında bu Halk çok fedakardır. Deprem bölgesine yardım etmek için tüm gücünü ortaya koymaktadır.  Para yardımları, ayni yardımlar çok güçlü bir şekilde devam etmektedir. Vatanını seven milyonlarca insan seferber olmuştur. Yardım kampanyaları çığ gibi büyümektedir. Herkes karınca kararınca bu yarayı sarmak için çaba göstermektedir. Yani Vatanını sevmektedir. Kimi insanlar bazı yanlışlar yapsalar da Millet bir bütündür. O esnada yapılan yağmacılığa, hırsızlığa tahammülü yoktur. O halde tüm bu fedakarlıklar hayatın her alanında Devlet için yapılırsa çok daha güçlü oluruz. 

BU  YARAYI  HEP   BİRLİKTE   SARACAĞIZ... 

Son günlerde bazı taraftar guruplarının yapmış oldukları istifa olayına bazı takımlardan tepki açıklamaları gelmiştir. Hatta kulüpler  birliği bile bir bildiri yayınlamıştır. Bu konuda TFF' NİN nasıl bir açıklama yapacağı merak konusudur.

Devleti güçsüzleştirme çabalarını şiddetle kınıyorum. Bu algı operasyonları ile, Gelecek nesillerimizin, aklını karıştırmaya, fikrini bozmaya, geleceğini karartmaya kimsenin hakkı yoktur. Olamaz da...

NOT; Bugün 28 Şubat Erbakan Hocanın vefat yıldönümü. Bakalım sağlığında iken, her türlü zorluğu çıkardıkları Rahmetlik Hoca için, kimle hangi ifadeleri kullanan anma mesajları yayınlayacaklar. Ancak partilerinin kapatılması, siyaset yasağının konması, 28 Şubat kararları, sıkıştırmaları, Hükümetinin yıkılması gerçekleri ile taziye mesajları ne kadar örtüşecek. 

ALLAH  RAHMET  EYLESİN   MEKANI   CENNET  OLSUN...