Hep yargılamak ne kadar kolay. İşte asıl çıkmazımız bu!

Sadece yargılamak. Hazır olmadan hiç bir şeye hemen yargılamak ve yalnız  bırakmak. Bay kimsesizi sahipsiz bulmak ve hep ona vurmak. Gücü yerinde denilen anlarda gizliden vurmak, hem kimsesiz hem de güçsüz denilen anlarda ise açıktan vurmak ve sonucunda zafere talip olmak ne büyük bir paradoks. 

 *Bay Kimsesiz Ve Yalnızlığı* 

• Faiz haramdı ve bir toplumu yok eden en önemli silahtı.  Bay ‘KİMSESİZ’ Faize savaş  açtı. 

Peki ne mi oldu ?

1. Döviz oyunu devreye sokuldu. 
2. Sınır içinde ve dışında entrikalar sahnelendi. 
3. Fiyat artışları ile dava adamları yarışı önde bitireme sevdasına girdi(Marketler,Kiralar,Galeriler….).

Ve yükselen o muazam ses :

« Kardeşim faiz haram tamam da o günün şartları ile bu günün şartları aynı mı? »

Gerekirse yatağına girip onun adına ölümü göze alanlardan, hicreti zafer kabul edenlerden, kızgın kumlardan koca taşların altında ezilmeyi göze alanlardan geriye o günün şartları diye söze başlayan  uydurulmuş dini rehber edinenlere…

Yani bay ‘KİMSESİZ’ Yalnız bırakılmıştı yine.

• 12 Ekim 2018’de Brunson, Türk makamları tarafından teröre destek vermekle suçlandı ve 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. 

Ne mi oldu ?

Yine aynı senaryo içten ve dıştan komplolar ve yine en büyük silah döviz kurları üzerinden yıkım faliyetleri…vb

Öl de ölelim diye bağıranlar yine mırıldandı : « Ne gerek vardı » sözleri yine zirve. !

 *Sonuç :* 

Brunson’ın ev hapsinin ve hakkındaki yurt dışı yasağının da kaldırılmasına hükmedildi ve hapiste kaldığı süre göz önünde bulundurularak serbest bırakıldı.

Bay ‘KİMSESİZ’ yine yalnız olmanın acısı ile yöneliyordu kimsesizlerin kimsesine…

Davos Krizi veya « one minute » çıkışı, 29 Ocak 2009 tarihinde İsviçre’nin Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu panelinde bay ‘KİMSESİZ’ ile Dünya Ekonomik Forumu Moderatörü David Ignatius ve İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres arasında yaşanmış olay.

Ne mi oldu  ?

Bildiğiniz gibi diyeyim siz anlayın. 

Sonuç :

Ümmet diye bağıranlar :

« Ya tamam da biz daha o güce  sahip değiliz biraz daha beklenebilirdi » demeyi unutmadı yine. !

• Çözüm süreci ve sonrası büyük bedellere sebep olan terör ile bütüncül mücadele ,
• Gezi adı altında tetiplenen büyük oyuna karşı net tavır ve sonrası,
• Pensilvanya terör örgütünü çözümleme sonrası tasviye süreci ve kanlı işgal girişimine karşı  duruş ve sonrası,
• Ayasofya,
• Filistin halkının haklı direnişine destek ve net duruş…( Bu konuda ne bedeller ödendi ve ne kazanımlardan vaz geçildi bilen yoksa iptal edilen antlasmalara baka bilirler. Birazda araştırma kabiliyeti gelişmiş olur diye düşünüyorum.  Hadi bir örnek vereyim gerisini size bırakayım.  İsrail ile ile dogalgaz sözleşmesi talebi askıya alındı.  Mısır ise sözleşmeye yakın zamanda imza attı. Paraya meydan okumaktır bu, koltuktan vaz geçmektir bu. Ama anlayana…)

Daha neler neler yazılabilir sayfalar yetmez.

Bay ‘KİMSESİZ’ adına bir kaç soruyu ben sorayım:

1. Dava nedir ?
2. Dava adamı kimdir ?
3. Düzeltici eleştiri nedir ?
4. Münafık kime denir ?
5. Bedel ödemek nedir ?
6. Yorgan yakmak nedir ?
7. Eski düşman dost olmaz ne demektir ?
8. Kurt ile Çakal arasindaki fark nedir ?
9. Meşveret nedir ?
10. Yusuf’u kuyuya atmak nedir ?
11. Cem Sultan kimdi ?
12. 31 Mart Vakası neydi ?

Seferi göze almayanların zafere aşık olması ne acı bir travma. !

 *Bay ‘KİMSESİZ’ sakın vaz geçmeyin* .  

Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yar vardır
Yoktanda vardan da ötede bir Var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır
Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır
Gögsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır
Senden umut kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır
Sevgili
En sevgili…
Ey sevgili…