1975 yılında toplumsal ve siyasi bir hareket olarak başlayan Akıncılar Hareketi, başlatacağı teşkilatlanma süreci ile ilgili düzenlediği programda, teşkilatın manifestosunu da açıkladı.
Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) Genel Merkezi'nde düzenlenen programa, AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, genel başkan yardımcılarından Abdullah Aslan, Mahmut Şahin ve Mehmet Eşin'in yanı sıra birçok STK temsilcileri ile Akıncılar Teşkilatı'nın çok sayıda yetkili ve üyesi katıldı.
Hareketin manifestosunu okuyan Akıncılar Hareketi İcra Kurulu Başkanı Mehmet Şahin, geçmişten edindikleri tecrübeleri yeni nesile aktarmak amacıyla bu hareketi başlattıklarını söyledi.
Şahin, "Yarım asır sonra Akıncı kimliği ve Akıncı duruşunu yeniden ortaya koymak adına başlattığımız bu yürüyüş, bu dava uğruna geçmişte bedel ödemiş ve bedel ödemeye her zaman hazır olan bizler açısından büyük bir anlam ifade etmektedir. Hepimiz biliriz ki yüce dinimiz İslam çağlar üstü düşünce, inanç ve yaşam biçimidir. Hazreti Âdem'den günümüze kadar hak ve batılın mücadelesi hep aynı çizgi üzerinde süre gelmiştir. Bu mücadelede, hak aydınlığı batıl ise karanlığı ve sömürüyü temsil etmektedir. Tüm beşerî ideoloji ve sistemler batılın, Rabbimizin emirlerini iletmek üzere gelen tüm peygamberler ise hakkın sembolü olmuştur." dedi.
Günümüzde emperyalist egemen güçlerin kendi sömürü düzenlerini devam ettirme adına insani değerleri hiçe sayarak dünyayı yeniden karanlığın içine çekmek için çeşitli oyunlar tezgâhladığını, sosyal, kültürel, ekonomik, siyasi ve askeri projelerini acımasızca hayata geçirdiğini hatırlatan Şahin, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Doğu bloğunu temsil eden Sovyetlerin dağılmasıyla tek başlı kalan emperyalizm yeni düşman olarak Müslümanları ve İslam’ı seçmiştir. Bilmektedirler ki sömürü ve zulme dayalı düzenlerini alt üst edecek yegâne güç İslam ve Müslümanlardır. Halkının çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu Türkiye gibi ülkelerde inananların dirençlerini kırmak adına, çeşitli projeler üretilmekte, içi boşaltılmış kimliksiz, kişiliksiz ve dahi emperyalizmin en güçlü silahı olan kapitalist yaşam tarzıyla kuşatılmış, yeni bir Müslüman tipi oluşturmaya ve yine genç nesillerimizi, aile yapımızı hedef alan fuhuş, alkol, uyuşturucu, kumar gibi illetlerin girdabında Müslüman kimliğini yok etmeye çalışmaktadırlar. İşte bu sebeple günümüz koşullarına uygun strateji ve metot çerçevesinde Akıncılar Hareketi'ne dünden daha çok ihtiyaç vardır. Amacımız; bu birliktelikten doğan gücü toplumun tüm katmanlarına yaymaktır. Bu maksatla açık, anlaşılır, ayrılıktan değil ortak yanlarımızdan beslenen Kur'an ve sünnet çerçevesinde hareket etmektir. Hiçbir cemaat ve grup ayrımı yapmaksızın, farklı düşünceden insanların yaşam tarzlarına saygılı, fakat kendi inancından taviz vermeden, Müslüman kimliğini koruyan, zalime karşı mazlumdan yana sivil bir inisiyatif hareketi oluşturmaktır. Bizler, anın gereğini yerine getirmek üzere yola çıkmış Müslümanlar olarak yüce dinimiz İslam'ın izzet ve şerefini koruma yolunda kendi bedenlerini feda eden aziz şehitlerimize olan borcumuzu ancak bu şekilde ödeyebiliriz. Akıncılar hareketi ırk, renk, dil, mezhep, meşrep, grup farkı gözetmeksizin, kardeşlik bilinciyle yaşlısı, genci, kadını ve erkeğiyle batılın karanlığına karşı hakkın yanında yer alan, bir sivil inisiyatif hareketi olarak yeniden doğacaktır."