Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'ın, Cenevre'deki İstanbul Sözleşmesi'ne dair sözleri tartışma konusu oldu. ''İstanbul Sözleşmesi‘nden çekilme kararımızın endişe verici olduğunu biliyoruz." ifadelerini kullandığını iddia edilerek Bakan Yanık'a yüklenen Türkiye gazetesi yazarı Ahmet Şimşirgil'e Bakan Yanık'tan cevap gecikmedi.

'UTANIP DA SİLECEK KADAR BİLE...'

Bakan Derya Yanık'ın paylaşımları şu şekilde:

Sayın Şimşirgil, yalan ve iftira içeren bir karalama kampanyasını ısrarla yürütüyorsunuz. Önce hiç taaccüp etmeden, söylemediğim bir söz üzerinden türlü yakıştırmalar yaptınız.

Paylaşımlarınıza pek çok kişi samimi bir şekilde böyle bir sözüm olmadığını yazdı ama tabi utanıp da silecek kadar bile hakperestlikten nasibini almamışsınız.

Bugün de söylediklerimi köşe yazınıza taşıyarak (demek ki ne dediğimden haberdarsınız ve olmayan bir cümleyi bilerek ve isteyerek tweetinize taşıdınız) bu üslubu sürdürmüşsünüz.

Birincisi, Cenevre CEDAW toplantısına ülkemizin kadına karşı ayrımcılıkla mücadelesini anlatmaya ve İstanbul Sözleşmesi konusundaki tutumunu ortaya koymaya gittim.

Cenevre’de hem fetöcülerin sufleleriyle sorulan kimi sorulara, hem bölücü terör örgütü payandalarına gereken cevabı verdim.

Amacınız bu mücadelenin görünürlüğünü engellemekti ve bunun için de insanların dikkatini başka bir yöne çekmeye çalıştınız. Niyet okumaya başlarsak bu konunun varacağı yerler çok başka olur.

Komite üyelerinin ittifakla sorduğu sorulardan biri İstanbul Sözleşmesi’nden neden ayrıldığımız idi. Bu kararımızın sebeplerini ve şiddetle mücadelemizin en güçlü şekilde sürdüğünü orada açıkça ifade ettim.

Bunu, sizin gibi iftira atmayı meslek edinmişlere rağmen orada gayet net bir şekilde yaptık. İkincisi, cezalar suçlular içindir. Suçluların cezalandırılması ahlaki, evrensel, manevi ve imani bir yükümlülüktür

Suçluların cezalandırılmasından şikayet etmek en iyi ihtimalle bir suçlu sempatisi, en kötü ihtimalle ise suç işleme niyetinin maskelenmesidir.

Üçüncüsü, 26 yıllık bir hukukçu olarak neyin çerçeve metin, neyin amir hüküm olduğunu sizin kerameti kendinden menkul, şaibelerle dolu bilgi birikiminizden öğrenecek değilim.

İstanbul Sözleşmesi bir çerçeve metindir, 6284 sayılı kanun ise amir hükümler içeren bir yasadır. Şiddetle mücadelede asıl dayanağımız 6284 sayılı kanundur.

Dördüncüsü, 2001’den bu yana AK Parti’nin çeşitli kademelerinde, teşkilatta çalışmış ve emek vermiş bir kadın olarak, partimizin ve Sayın Cumhurbaşkanımızın duruşunu da sizden öğrenecek değilim.

Kadınları siyasetin nesnesi değil öznesi haline getiren, bir kısım değil, tüm kadınların hakları için pek çok kazanımı hayata geçiren Cumhurbaşkanımızı sizin bu kafası karışık ve apaçık ayrımcı söylemlerinize alet etmek en hafif tabiriyle bühtandır.

Beşincisi, Sayın Cumhurbaşkanımız ile çeliştiğimi söylemişsiniz. Cumhurbaşkanımızın görüşü ekteki videodadır.

Kimin kiminle çeliştiğini sizin değil kamuoyunun takdirine bırakıyorum, zira sizin bu konuyu da çarpıtacağınızdan ve hatta daha önce de yaptığınız gibi yalan söylemekten geri durmayacağınızdan şüphe yok.

Şiddet uygulayan erkekleri bu derece savunmanızın altında aranması gerekenleri ise psikiyatrlara bırakıyorum.

'AK PARTİ'Yİ SEVENLERİ KÜSTÜRÜYORSUNUZ'

Bakan Yanık'ın açıklamalarına cevap veren Şimşirgil, ''Dün iftiralar atan biri diyerek şahsıma galiz hakaretlerde bulunup psikiyatriste havale ettiniz. Buyurun yalanlamış olduğunuz ifadeleriniz BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği resmi web sitesinde duruyor. Tam metin de buradadır! Peki bakanlığınızın sitesinde konuşma metni olduğu halde bu kısım neden yok? Şayet söylemedi iseniz bana 16 twit atacak yerde buraya bir tekzip yollayamaz mısınız? Gönderin ve sizi alkışlayalım. Sy bakan. Aksi halde sizi endişelendiren nedir? Ak partiyi sevenlerin küsmesine sebep oluyorsunuz. Yapmayın, etmeyin; Türk aile yapısının üzerinde oynanan oyunlara alet olmayın. Ümmetin bu cesur liderinin yanında durun. Sy. Bakan sizinle Ak Parti teşkilatlarını ve sokakları da gezmeye hazırım. Milletin 6284 nolu kanundan, süresiz nafakadan topl.cinsiyet eşitliğinden nasıl bunaldığını görünüz.'' ifadelerini kullandı.

'İFTİRA MAHİR OLDUĞUNUZ BİR ALAN'

Bakan Yanık, Şimşirgil'i iftirayla suçlayarak, ''Sn. Şimşirgil, kelime oyunlarıyla, tercüme farklarıyla iftira ve bühtanlarınızı örtemeyeceksiniz! Sizin ilk paylaşımınız, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeyi bizim endişe verici bulduğumuz yönündeydi. “Yetti artık” diyerek tepki gösteriyordunuz. Hadi tercüme farklarına girmeyelim, alıntıladığınız kısımdaki “concern” ifadesinin muhatapların yaklaşımlarına ilişkin olduğu çok açık. Biz de onların “endişesine” yönelik olarak, İstanbul Sözleşmesi’nin gelinen noktada zararlarından bahsedip, Türkiye’nin şiddetle mücadelesini tüm gücüyle sürdürdüğünü anlattık.  Paylaştığınız bağlantıdaki tam metni okumadınız/okuyamadınız belli ki, ilgili bölümü ve bu konudaki paylaşımımızı ekte bırakıyorum. Daha önce de söylediğim gibi yalan, çarpıtma ve iftira mahir olduğunuz alanlar. Cımbızlayıp, çarpıtarak, CEDAW komitesine söylediğim cümlenin tam tersini Türkiye’de insanların aklını bulandırmak ve birilerini itham etmek için ısrarla yalan yanlış WhatsApp mesajlarını delilmiş gibi gösteriyorsunuz. 
Açıkçası bu yöntemleri kimden öğrendiğinizi merak etmiyorum.  Öte yandan, CEDAW toplantısında terör örgütlerinin sufleleriyle sorulan sorulara karşı yaptığımız savunmaları gündemden düşürme çabanızı unuttuk sanmayın. Hâlâ perdeleme çabanızı sürdürüyorsunuz, görüyoruz. Size ayırdığım sürenin sonuna geldik. Kifayeti müzakere.''
ifadelerini kullandı.