Osmanlı klasik dönem devlet teşkilatı
Osmanlı devlet anlayışı
Osmanlı devlet anlayışında Selçuklu izlerini görmekteyiz. Osmanlı Devleti: Selçuklu ile birlikte İlhanlıları da örnek almıştır.
Osmanlı yönetim anlayışının temelinde hoşgörü, adalet ve himaye vardır. Bu üç unsur Osmanlı Devleti’nin 623 yıl hüküm sürmesinde etkili olmuştur. Bu özelliğinden dolayı Osmanlı Devleti için “nizam-ı âlem” “kanun-u kadim” tabirleri kullanılmıştır.
Osmanlı Devleti’nin yönetim merkezleri olarak Söğüt, Karacahisar, Bursa, İznik, Edirne ve İstanbul’u görmekteyiz.
Merkez teşkilatı
Merkez teşkilâtında mutlak otorite padişahtı. Devleti yönetme yetkisi Osmanlı hanedanına aittir. Osmanlı Devleti bir İslâm devleti olduğundan yönetimde şeri ve örfi hukuk etkili olmuştur. Osmanlı merkez teşkilâtı, padişah, saray ve Divanıhümayun’dan oluşmaktadır.
Padişah
Padişah devleti yönetmek, kanunları koymak ve halkın huzur ve mutluluğunu sağlamakla görevliydi.
Padişahlar I. Murat’a kadar “bey”, “gazi” gibi unvanları kullanırken, I. Murat ile beraber “Sultan”, Fatih’ten itibaren “padişah” ve Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi’nden sonra ayrıca “halife-i müslimin” unvanını kullanmışlardır.
1.Murat’a kadar “ülke hanedanın ortak malı”, I. Murat’la birlikte “ülke padişah ve çocuklarının malı”, Fatih’ten itibaren “ülke padişahın malıdır” prensibi kabul edilmiştir.
Ekber ve erşed sistemi: I. Ahmet Dönemi’nden itibaren “Ekber-i erşed” sistemi uygulanmıştır. Buna göre padişahın ölümünden sonra en güçlü değil, en yaşlı ve en tecrübeli şehzade padişah olacaktır. Amaç şehzade katlini önlemektir .
Padişah çocuklarına şehzade, çelebi ya da efendi denmiştir. Geleceğin padişah adayları olan bu çocuklar “lala” adı verilen bilgili ve tecrübeli kişiler tarafından eğitiliyordu.
Saray
Saray, padişahın devleti idare ettiği ve ailesi ile yaşadığı yerdir. Kuruluş Dönemi’nde Bursa ve Edirne’de saraylar inşa edilmişse de İstanbul’un fethi ile Topkapı Sarayı devletin merkezi olmuştur. 19. yüzyılda ise Dolmabahçe, Yıldız ve Beylerbeyi gibi yeni saraylar inşa edilmiştir.
Osmanlı devletinde saray
Birun, enderun, harem olmak üzere 3 bölümden meydana gelir.
Birun: Sarayın dış bölümü olup saray hizmetine bakan birçok görevli burada bulunurdu.
Bu görevlilerden bazıları: Yeniçeri Ağası, Topçular – Cebeciler, Çaşnigirler (yemek işlerinden sorumlu) Çavuşlar, Çakırcılar (av işlerinden sorumlu), Seyisler (binek hayvanlarının bakımından sorumlu)
Enderun: Devşirme adı altında alınan Hristiyan çocuklarının yetiştirildiği saray okulu.
Harem: Hükümdarın eş ve çocuklarıyla aile hayatını geçirdiği yerdir. Halife adlı kadın hocalar buranın eğitiminde sorumludur. Haremin genel sorumlusuna ise Harem Ağası denir.
Divanıhümayun
Bugünkü karşılığı Bakanlar Kurulu olup Orhan Gazi Dönemi’nde kurulmuştur. Divanda her türlü ülke meseleleri görüşülüp, son sözü söyleme hakkı hep pâdişaha aittir.
Fatih Sultan Mehmet’ten itibaren padişahlar divan başkanlığını sadrazama bırakmışlardır. Bu durum sadrazamlık makamının önemini artırmıştır.
Divan teşkilâtı II. Mahmut Dönemi’nde kaldırılmış ve yerine bakanlıklar kurulmuştur.
Divan Üyeleri
Padişah: Kuruluş devri boyunca divanın tabi başkanıdır. Fatih’ten sonra divan toplantıları sadrazama bırakılmıştır.
Sadrazam (Veziriazam): Padişahtan sonra en yetkili kişidir. Padişahın mührünü taşır. Padişahın savaşa katılmadığı zamanlar serdar-ı ekrem sıfatıyla ordu komutanlığı görevini üstlenir. Bugünkü Başbakandır.
Kubbealtı Vezirleri: Devlet yönetiminde Sadrazama yardımcı olurlar. Bugünkü devlet bakanlarıdır.
Kazasker: Askeri davalara bakar.
Defterdar: Devletin her türlü mali işlerine bakar. Bugünkü Maliye bakanıdır.
Nişancı: Padişahın yazdığı ferman veya beratlara tuğrasını çeker. Ayrıca fethedilen arazileri gelirlerine göre tahrir defterlerine yazar.
Kaptanıderya: Donanmanın başkomutanıdır.
Şeyhülislam (Müftü):Divanda alınan kararların İslâm dinine uygun olup olmadığına karar verir.
Yeniçeri Ağası: Yeniçeri Ocağı’nın sorumlusudur, başıdır.
Reis’ül Küttab: 17. yüzyılda dış işleri görevine getirilmiştir.
Taşra Teşkilâtı
Osmanlı Devleti, taşra teşkilatında Anadolu Selçuklu Devleti’ni örnek almıştır.
Taşrada görev yapan diğer görevliler ise şunlardır:
Muhtesip: Çarşı ve pazarların güvenliğine bakar.
Kapan Emini: Sebze ve meyvelerden alınacak vergiyi belirler.
Beytülmal emini: Kamu haklarını koruyan görevli
Gümrük ve bac emini: Şehirlerde ticaretle uğraşanlardan vergi toplayan görevliler.
Osmanlı eyalet sistemi ise:
a) Merkeze Bağlı Eyaletler
Salyanesiz (Yıllıksız) Eyaletler
Salyaneli (Yıllıklı) Eyaletler
b) Bağlı Beylik ve Hükümetler diye bölümlere ayrılır.
Osmanlı taşra teşkilatında, tımar ve iltizam sistemi uygulanmaktadır.
TIMAR SİSTEMİ: Bu sistemde devlet; asker ve memurlarına maaş yerine toprak verirdi. Toprağı alan kişi hem geçimini sağlar, hem de devlete asker yetiştirirdi. Devlet bu sayede para harcamadan düzenli bir orduya sahip oluyordu.
İLTİZAM SİSTEMİ: 16. yüzyıldan sonra ortaya çıkan bir çeşit vergi toplama sistemi. Bu sistemde devlet, uzak yerlerdeki toprak gelirlerini açık artırma ile satıp parasını peşin alıyordu. Devlet bu sayede sıcak para ihtiyacını karşılamış oluyordu. Bu işle uğraşan kişilere mültezim adı veriliyordu.
4. Ordu Teşkilâtı
Osmanlı Devleti kurulduğu sırada düzenli bir orduya sahip değildi. Fakat Orhan Gazi Dönemi’ndeki Bursa kuşatması esnasında düzensiz orduların yetersizliği anlaşılmış ve ilk ordular yaya ve müsellem adı ile kurulmuştur.
Osmanlı ordusu:
- Kapıkulu Askerleri
- Eyalet Askerleri
- Yardımcı Kuvvetler
- Donanma
olmak üzere dört bölümden oluşmaktadır.