İmam ve vaiz Bayram Ali Öztürk Hocaefendi, 3 Eylül 2006 tarihinde İsmailağa Camii'nde sabah namazı sornası Mustafa Erdal adlı kişi tarafından bıçaklanarak şehit edilmiştir.

Peki Bayram Ali Öztürk Hocaefendi kimdir? İşte detaylar...

1 Mart 1952 tarihinde Trabzon’nun Of İlçesi’nde doğdu. Çocukluğu Adapazarı’nda geçti. Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Eğitimine yörenin tanınmış âlimlerinden Mehmet Tavaslıoğlu’ndan aldığı eğitimi de ekleyip Adapazarı’na döndü.

Hukuk eğitimi de aldı. Büyük İslam alimlerinden İmam Rabbani’nin mektuplarından oluşan ‘Mektubat-ı Rabbani’ kitabını ezbere biliyordu. Her pazar sabahı İsmailağa Camii’nde sohbet ederdi. Evli ve üç çocuk babasıydı.

Yıllarca Mahmud Efendi, Sadreddin Yüksel, Halil Günenç ve Mehmet Savaş gibi alimlerin halkasında bulundu.

Mahmut Efendi öğrencileri arasında ona ayrı bir alaka gösterirdi. Yıllarca ders olarak okuttuğu İmam-ı Rabbani Hazretleri’nin “Mektubat”ını okuyup, şerhetme görevini ona vermişti“. Sultan Selim Camii’nde Pazar sabahları, namazdan sonra akdedilen sohbet programının bir bölümünde gür sesi ve geniş müktesebatıyla yıllarca mektupları tercüme ve şerh etti. Bir ara haftanın her günü sabah namazlarından sonra İsmailağa Camii’nde de “Mektubat” dersleri verdi.

İmam-ı Rabbani Hazretleri’nden bahsederken “Sultan” kelimesini kullanırdı. Mektubat derslerinde zamanla uzmanlaştı. “Mektubatçı Bayram Hoca” diye tanındı.
Etraflı bir literatür bilgisine sahipti. Neyi, nerede bulabileceklerini araştıran müracaat kaynağıydı. Devlet kütüphanelerinin bir çoğundan daha büyük bir kütüphaneye sahipti.

Türk tarihinin büyük zaferi: Kut'ül Amare... Türk tarihinin büyük zaferi: Kut'ül Amare...

Farsça, Arapça, Osmanlıca, İngilizce ve Fransızca biliyordu.

3 Eylül 2006 sabahı 07:30’da İsmailağa Camii’nde sabah namazının ardından verdiği dersin bitiminde bir meczubun bıçaklı saldırısı sonucu şehit edildi.

“BEN ÖLSEM HUKUKUMU KİM ARAYACAK Kİ...”

Bayram Ali Öztürk’ün İsmailağa Camii’nin içinde şehit edilmesi hadisesi, Hızır Ali Muradoğlu Hocaefendi’nin ardından ikinci hoca cinayeti olmuştu. Bayram Ali Hocaefendi, bir sohbetinde kendisine yönelik suikast ihtimaline dair “Bakın, o olaydan sonra (Hızır Efendi cinayeti) yine ciddi bir tedbir alınmış değil. Bu ne demek oluyor; ey Hızır Hoca’yı vuranlar, bizde çok şehid olacak adamlar var, gelin kimi istiyorsunuz; Bayram Hoca’yı mı alın, vurun götürün! Ben ölsem kim benim hukukumu arayacak ki; hiç kimse aramayacak” demişti.

OĞLU CİNAYETİN, 'HOCAEFENDİNİN SÖYLEMLERİNDEN DOLAYI YAPILMIŞ OLABİLİR' DEMİŞTİ!

Bayram Ali Öztürk Hocaefendi’nin şehit edildiği cinayetin halen aydınlatılamamış olduğuna dikkat çeken Mahmud Öztürk, babasının okumaya meraklı ve kitap seven bir insan olduğunu vurgulayarak, “Babam dünya siyasetini yakından takip eder ve yorumlar yapardı. Cinayet, bu söylemlerinden dolayı gerçekleşmiş olabilir” ifadelerini kullanmıştı. Bayram Ali Öztürk’ün cinayetine dair dikkat çeken ifadeler kullanan Mahmud Öztürk, cinayetin aydınlatılması konusunda siyasilerden yeterli ilgiyi göremediklerini de belirtmişti. Cinayetin aydınlatılmasına yönelik teşebbüslerinin soruşturma aşamasında kaldığını ve olay hakkında dava açılmadığını Öztürk, cinayet konusunun tamamen karartıldığını da dile getirmişti