Meclisin tüm yetkilerini donduran, milletvekillerinin dokunulmazlıklarını askıya alan ve Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden alan Tunus Cumhurbaşkanı Keys Said'in yaptığı darbenin etkileri sürüyor.

DARBE İFŞA OLDU

Said'in yapacağı darbe 23 Mayıs'ta Middle East Eye adlı haber sitesinden David Hearst'ın yazısıyla ifşa edilmişti. Darbe planına göre Said kendinde düzenleyeceği anayasa ile tüm kontrolü toplayacaktı. Middle East Eye sitesi o darbe planının ayrıntılarını ifşa ettiği belgeleri yayınladı.


ÜST DÜZEY İSİMLER AYNI ANDA TUTUKLANACAKTI

İddialara göre darbe planında, Said'in rakiplerini saraya çağırmak ve gitmelerine izin vermeden onların huzurunda darbeyi ilan etmek vardı. Üst düzey politikacılar ve iş adamları da aynı anda tutuklanacaktı.

Planın ifşasıyla darbe planı olduğu gibi uygulanamadığı belirtiliyor.

Genelkurmay Başkanı Nadia Akacha'nın özel ofisinden sızdırılan 13 Mayıs tarihli belgede anayasada, cumhurbaşkanına devletin tam kontrolünü verecek bir bölümün nasıl çıkartılacağına dair esaslar yer alıyor.

ANAYASAL DİKTATÖRLÜK İLAN EDECEKTİ

Plana göre Cumhurbaşkanı salgın, güvenlik durumu ve ekonomiyi bahane ederek sarayında Ulusal Güvenlik Konseyi'ni toplayacaktı. Said daha sonra bir "anayasal diktatörlük" ilan edecekti.

Said kendisine, ulusal acil durumlarda tam yetki veren anayasal değişikliklerle Başbakan Hişam el-Meşişi ile Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi'yi pusuya düşürecekti.

MEŞİŞİ VE GANNUŞİ SARAYDA TUTULACAKTI

Belgede Meşişi ve Gannuşi'nin saraydan çıkmalarına izin verilmeyeceği, sarayın internet ve tüm dış hatlarla bağlantısının kesileceği de belirtiliyor. Ayrıca General Halid al-Yahyawi'nin içişleri bakanı vekili olarak atanacağı ve silahlı kuvvetlerin “şehirlerin, hayati kurumların ve tesislerin girişlerinde” konuşlandırılacağı belirtiliyor.

Saied'in danışmanlarına yakın olan kaynak, planın Nisan 2021'den bu yana cumhurbaşkanına yakın çevreler tarafından tartışıldığını ancak kendisine doğrudan verilmediğini söyledi.

NE OLMUŞTU?

Tunus’ta 25 Temmuz'da hükümet ve muhalefet partilerine yönelik yüzlerce kişinin katılımıyla protestolar gerçekleştirilmiş, çıkan olaylarda başta Nahda Hareketi olmak üzere parti merkezlerine saldırılar düzenlenmişti.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said de Meclis'in tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını, mevcut Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını duyurmuştu.

Cumhurbaşkanı Said ayrıca kendisini Başsavcı ilan ederek yargının alanına da müdahale etmişti.

Hükümete yönelik bu darbenin ardından askerler Tunus Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ile beraberindeki milletvekillerinin Meclis'e girişini engellemişti.

Cumhurbaşkanı Said'in kararları üzerine halkı barışçıl mücadeleye çağıran Gannuşi, yasal bir dayanağı bulunmayan bu adımın bir darbe olduğunu vurgulamıştı.