DEF, internet sitesinde yayınladığı bir notta "iklim konusundaki eylemsizliği" bir "insan hakları ihlali" olarak tanımlıyor. Notun yazarı, önümüzdeki yıllarda iklimle ilgili davaların sayısının artacağını öne sürdü. Makalede, "İklimle ilgili davalar genel olarak büyüyecek gibi görünüyor" deniyor.
Activistpost.com'un haberine göre, Küresel İklim Değişikliği Davaları veri tabanına göre, dünya çapında 130'dan fazla dava hükümetlere karşı insan hakları taleplerini içeriyor. Buna ek olarak, iklim davalarında uzmanlaşmış bir avukat olan Clémentine Baldon, geçen yıl DEF'e iklim alanındaki insan hakları şikayetlerinin "artmaya devam edeceğinin" kuvvetle muhtemel olduğunu söyledi. Çarşamba günü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi altı gencin 32 Avrupa ülkesine karşı yaptığı şikâyeti kabul etti. Altı genç, bu ülkelerin insan faaliyetlerinin neden olduğu "iklim krizini" ele almakta başarısız olduklarını iddia ediyor.
"DEF, davanın potansiyel etkisi açısından "eşi benzeri görülmemiş" olarak nitelendirildiğini söyledi. "Kazanılacak bir zafer, dünyanın en zengin ülkelerinden bazılarını iklim değişikliğine yönelik müdahalelerini hızlandırmaya itebilir; bir yenilgi ise eylemsizliği hedef alan ve halen devam etmekte olan diğer birçok yasal işlemi etkileyebilir.
Bizleri sancılı süreç bekliyor
Geçtiğimiz yıl Norveç Finans CEO'su ve DEF'te konuşmacı olan Kjerstin Braathen, Dünya Ekonomik Forumu ve BM iklim değişikliği gündeminin bir sonucu olarak insanların " ıstırap ", enflasyon ve " enerji kıtlığı " beklemeleri gerektiğini söyledi. Kjerstin Braathen, "Sürecin sancılı olacağını kabul etmek zorundayız" dedi.
"İklim değişikliğini sona erdirmek için ihtiyaç duyduğumuz hız, yanlış adımlar atmamıza izin verecektir. Enerji kıtlığının önünü açacaktır. Enflasyonist baskılar oluşturacak ve belki de bu acıya değer diyerek bundan bahsetmeye başlamalıyız.
