Her dönem farklı bir yol deniyor Türkiye’ye hakim olamayan küresel düşmanlar. 

Kısıtlı ambargolar, terör saldırıları, Gezi türü ayaklanmalar falan... 

Şimdi de ekonomimize saldırıyorlar. 

Türkiye'yi avuçlarının içine almaya çalışıyorlar alamayınca da aç kalmış bir ayı gibi hiddetleniyorlar, hiddetlerinin bir faydası olmayınca dehşete düşüp şiddetleniyor saldırıları. 

İçeride yeterince elemanları var maalesef. 

ABD başkanının seçilmeden önceki sözleri vardı hatırlayın. “Erdoğan’ı devirmek için muhalefete destek olacağız.” diyordu. 

Şimdilerde gene Amerika’dan sesler yükselmeye başladı. 

“Türkiye bizim beklentilerimizi karşılamıyor.” diye beyanat verdi geçen hafta Amerikalı bir yetkili. 

Gerçekten karşılamıyor Türkiye beklentilerini. 

Karşılasa zaten hiçbir sorun kalmayacak... 

Ne dolar yükselecek ne Yunanistan sınırına asker yığacak Amerika. 

Bizde muhalefet gözünü ve kulağını Amerika’ya diktiği için Yunanistan sınırına yığılan Amerikan askerinden rahatsız değiller. 

Katar devleti ile bir yakınlaşma olursa ona laf etmek için hazır kıta beklerler. 

Öyle ilginç bir zamandan geçiyoruz ki... 

Amerika sinsice düşmanlık ederken; içimizdeki Amerikancılar aleni düşmanlık ediyorlar ülkemize. 

Bunun da kılıfını bulmuşlar. Türkiye kötü yönetiliyor diyorlar. 

Onlar da biliyorlar ki "one minut” sonrası Türkiye iyi yönetilmeye başlandı ve saldırılar o dönemden sonra arttı. 

Terör bitti mesela ama kimsenin bunu konuştuğu yok. 

Darbe püskürtüldü, darbeyi yapana değil darbeyi püskürtene düşman kesildiler. 

Hatta darbeyi yapana bel bağladılar. Hepsnin gözü kulağı Pensilvanya'dan gelen haberlerde... 

Bu durumda bizler, milli muhalefet eksikliğini iliklerimize kadar hissediyoruz. 

Muhalefet milli olsaydı dışarıdan gelen, gelecek olan saldırıları iktidarla birlikte püskürtselerdi ve içeride iktidar için birbirleriyle mücadele etselerdi kimsenin bu durumdan rahatsız olması beklenemezdi. 

Muhalefetin ve Amerika’nın şimdi tek derdi iktidar blokunu çatlatmak. 

İktidar blokunu yani Cumhur ittifakını çatlatmak için öyle bir saldırı tezgahlıyorlar ki, kendileri şehit yakınına küfredip bedelini Cumhur ittifakına ödetmeye çalışıyorlar. 

Kurdukları her tezgah ellerinde patlıyor ama saldırmaktan da vazgeçmiyorlar. 

Tüm dünyada ekonomik kriz varken bunun sadece bizim ülkemizde olduğunu millete empoze etmeye çalışıyorlar... 

Milletimiz de her zamanki feraseti ile bu zokayı yutmuyor, yutmayacak. 

15 Temmuz’da nasıl devletinin yanında oldu ve dış saldırıları da darbeyi de püskürttü ise şimdi tüm dünyadaki krizi de bahane edip ülkemize yapılan ekonomik saldırıyı püskürtecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. 

Yeter ki biz algılara yenik düşmeyelim. 

Yeter ki oyunun farkında olalım. 

Yeter ki bizlere kurulan tuzakları görelim. 

Bununla birlikte ülkemizin gerçek anlamda Milli bir muhalefete ihtiyacı olduğunu da vurgulayalım...