DİYANET LAİK BİR KURUMDUR
Merhum Nevzat Yalçıntaş hocamızın tespitine göre Diyanet Ordu yanısıra Türkiye’nin ikinci büyük laik kurumudur. Dün böyleydi bu gün de öyledir.

Ne var ki dün Sayyad-ı bî insan olan jakoben laikliğe boyun eğdirilirken  bu gün demokratik laikliğe ama uluyan dinsiz kuduzlara  itibar etmeden hizmet vermektedir. Ne var ki laikliğe bağlılığı da devam emektedir. Bir diğer anlatımla yuları Cumhurbaşkanımızda olduğu için binicisine göre kişnemektedir.

BANA ETTİKLERİ
Bu Diyanet, Süleymaniye Camii İmam Hatibi olduğum 1980 li yıllarda beni laiklik karşıtı olmakla suçlayarak İstanbul Sıkı Yönetim’e ihbar etmiştir.  Sürüldüğüm Piyale Paşa camiinde görevli  olduğum 1985’de ise İslam’a Göre Cinsel Hayat isimli eserimden ötürü  beni Adalet Bakanlığına ve Sarıyer Cumhuriyet  Savcılığına ihbar ederek şimdilerde mülga olan 163 ve 178 maddelerden İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde ve Sarıyer Asliye Ceza’da yargılanmama sebep olmuştur  ve sonuçta beni memuriyetten ihraç etmiştir.

İslam’ı şeriatiyle kabul ettiğim ve laiklik  karşıtı olduğum için yıllardır 17 yıllık mensupları olan  beni hiçbir etkinliğe de çağırmaz ve konuşma teklif etmezler.

SALDIRGANLARA GEREĞİNCE CEVAP VERMEZ
Ve bu laik Diyanet, hâlâ dinsizlerce yerilen mensupları aleyhine  işlem yapar ama Ertuğrul Özkök gibi ne yediği belürsüz olduğu için karısının ilk mini giyinenlerden olması ile övünen şedid saldırganlara sesini  gereğince yükseltmez ve yargıya  gitmez.

Hele bu defa da  tavrını değiştirmesin bizden çekeceği var.

CUMHURBAŞKANIMIZ DESTEĞİYLE ALİ ERBAŞ HOCA YÖNETİMİ
Diyaneti sürekli ama haklı olarak tenkid ederim. Ali Erbaş hocamız yönetimince zayıf da olsa adımlar atıldığından,  yapıcı eleştirilerin   bereketini görmeye başladık. Türkiye’ye şamil hutbeler şimdiler de iyice düzelmeye başladı.

Diyanet,  asırlık kanlı devrimlerle prangaya vurulu olduğu için İslam’ı bir hayat düzeni olarak sunup savunamıyor ise de  demokratik bir tavırla gücünü İslam’dan yana kullanmaya çalışıyor.

ZİNA HUTBESİ
Örneğin Diyanet son bir asırlık döneminde yapamadığını  yaparak 2 Mayısta 2025 de ZİNA konulu bir Cuma hutbesi okutmuştur.

ERTĞRUL ÖZKÖK DENSİZİ
Bu hutbede – Ertuğrul Özkök densizinin alıntıladığı ve densizlik olarak niteleyip saldırdığı – şu ifadelere de yer verilmiştir:

“Aralarında dinen evlenme engeli olmayan bir erkek ve bir kadının baş başa kalması ya da ev arkadaşlığı adı altında bir arada bulunması haramdır”

“Dostluk ve dertleşme gibi düşüncelerle başlayan kadın erkek arkadaşlıkları kişileri, zina batağına çekmektedir…”

MEĞER FLÖRT, ARKADAŞLIK, GÖNÜL İLİŞKİSİ ZİNAYI MEŞRULAŞTIRMAKMIŞ
“Flört, dost hayatı, arkadaşlık, kaçamak, aldatma’ gibi kavramlarla bu büyük günah asla masum gösterilemez. ‘Gönül ilişkisi, yasak aşk, gençlik hevesi, düzeyli birliktelik’ gibi sözlerle zinayı meşrulaştırmak, harama giden yola kapı aralamaktır”

NE VAR BU İFADELERDE
Ne var İslam’ı yansıtan bu ifadelerde?

Siz deist / putperest özgür düşünce karşıtı muhbir  Atatürk Düşünce Derneği misiniz?

Siz karısını kızını kıskanmayan ve teşhir edip yabancı sarhoş erkeklerle dansa kaldıran deyyûs  seksüel prodüktörlerden misiniz?

Maddeci laik eğitim ve hayasız medyasal kavatlıklar sebebiyle tesettürlü kızlarımız bile olumsuz görüntüler verirken sizler Diyanet’ten ne bekliyordunuz.?

DİYANET’TEN NE BEKLİYORDUNUZ?
Evet sopa gösteren üç beş siyasi uluması ve densiz yazar karalamasıyla yönetmeye alıştığınız Diyanet’ten ne bekliyordunuz a densizler/dinsizler?

Ertuğrul Özkök’ün  suret-i hak’tan görünen ifadeleriyle “Hukka’da nargile salonlarında, muhafazakar mahallelerin muhallebicilerinde, üniversite kantinlerinde, parklarda, sokaklarda birlikte oturan, muhabbet eden, kahve içen, muhallebi yiyen genç kızlara, genç erkeklere, insanlara sesleneceğim.” diyerek kendinize benzetmeye çalıştığınız ve aslında örnekleri görüldüğü gibi açıktan sevişmelerini teşvik ettiğiniz gençlerimize Diyanet övgü mü düzmeliydi  a reziller?

Temelde akıl ve bilim dışı olan dinsizlik eğilimli laikliğinizi alın başınıza çalın…

Ertuğrul Özkök mütecavizi  saygın bir adammış gibi ODATV’nin attığı haber başlığına bakar mısınız?

“Özkök’ü hiç bu kadar kızgın görmedik… Konu: Cuma hutbesi”

https://www.odatv.com/guncel/ertugrul-ozkok-diyanet-isleri-baskanligini-elestirdi-agzinizdan-cikani-kulaginiz-duymuyor-120096937

Uzunca yazıdaki başlıklar da şunlar:

{AT PAZARININ GENÇLERİ: ARTIK CEVABI SİZ VERİN BU DENSİZLERE

ADINDA CUMHURBAŞKANLIĞI OLAN BİR MAKAMIN HUTBESİ

BİZİM VERGİLERİMİZLE BİZİM ÇOCUKLARIMIZA HAKARET

BU HUTBEYİ YAZAN, OKUTAN, OKUYAN HEPİNİZ AYNI KAFADA MISINIZ?

SİZİ KENDİ GÖZÜMLE GÖRDÜM ZİNA MI YAPIYORDUNUZ ORADA

AT PAZARINDAKİ ARKADAŞLAR CEVABI SİZ VERİN BU DENSİZLERE

KİM VERDİ SİZE BU HAKARET, İFTİRA YETKİSİNİ, CÜRETİNİ

BU ADAMLARIN BÜTÇESİNİ ONAYLAYAN MİLLETVEKİLLERİ SİZLER DE SORUMLUSUNUZ }

***

BİZ DE TOPUNUZA DERİZ Kİ:
Kızgın mısınız, gayzınızla geberin.

Bizden bu kadar. Bundan ötesi Diyanet’in ve yerden yere vurulan AK Parti milletvekillerinin işi.

“MİSKİNLER TEKKESİ”ne dönüşen  parti haberdar mıdır bilemeyiz ama bildirmiş olduk.

Ata’cı laik Ömer Çelik’ten yergi görünümlü boş sözlerle yetinilerek, “Koca AK Parti kimlerin eline kaldın” dememize hak verdirecek duyarsızlık mı sergilenecek, yoksa mütecavizlere had bildirecek girişimlerde mi bulunulacak? Bekleyip göreceğiz.

Dostlar yitirilir, karşıtlar da dost olmazsa olacağı bellidir ve tarih tekerrür eder. Milletimize layık ve maaşımızı hak eder adamlar olmalı değil miyiz?