"Muhalif Yiğit Bir Ses Bugün Sükuta Erdi: Necmeddin Aydın da Hakka Yürüdü
Necmeddin Aydın’nın vefat haberini duyunca çok üzüldüm. Ah ölüm , ah! İnsanların ağzının tadını kaçıran gerçek haber! Bizleri dostsuz bırakan yaman yolculuk. Hicran ve ayrılık!
Necmettin Aydın; fikrinin pehlivanı idi. O güzel konuşur ve heybetliyle de insanları konuştuğuna ikna ederdi. Ama ; onun her dem muhalif bir tarafı vardı. O’nun Zonguldak’ın kara elması yerine; bembeyaz bir kalbi vardı. O Milli Görüş davasının delisi idi. Aksiyon adamı idi. Hiç bir şey bulmaz ise, bazen kendi nefsiyle cidal ederdi. Onunla uzun bir siyasi yolculuğumuz oldu. Ne günlerdi o günler?
O’nun o meret hastalıktan çok çektiğini geç duyduk. Duyduğumuzda o, Lokman Hekim hastanesinde yatıyordu. O dev cüsseli , güleç yüzlü, söz ustası Necmeddin Aydın bir avuç kalmış ve yatakta görünmez olmuştu. Onun sadece gözleri gülüyordu. Bizleri görünce sevincini o kısılmış gür sesiyle değil de , sadece ferleri sönmüş bir çift gözü ve el işaretiyle izhar etmişti. O sevinçten adetta yatakta uçacak gibi idi . Ama onun bu hali bizleri de sükut u hayale uğramıştık . O, canlanmış ve yatağında doğrulmaya çalışmıştı. Ellerimizi avuçlarında uzun uzun bırakmamıştı. Mutluluğu her zerresinde okunuyordu. Helalleştik.
O’nu bir an olsun o eski günlere götürmek için aklıma Üstadım Necip Fazıl’ın iki mısraı geldi. Necmeddin yatakta avını bekleyen pençeleri sökülmüş bir aslan gibi bakıyordu :
“ Surda bir gedik açtık; mukaddes mi mukaddes! Ey kahpe rüzgar, artık ne taraftan esersen es !”
Ben içten bir ses ile okudum bu dizeleri.
Necmeddin’i o dem görecektiniz. Dünün o ateşin hatibi Necmeddin başparmağıyla beni tasdik ediyordu. O da duyulmaz sesiyle şiir okuyarak bana iştirak etmişti.
O, muhalefetinin daim hak üzere olduğuna inanırdı. O, son demine kadar eskimez kadim davasından asla taviz vermedi. O, mümin ve mücahit bir dava adamı idi. Kabri nurlarla dolsun, önden giden tüm dava dostlarımıza bizlerden selamlar olsun.
Başta kederli evlatlarına, acılı ailesine, Milli Görüş Davasının yiğit dostlarına ve onu seven tüm siyaset camiasına Yüce Rabbimden sabırlar diliyorum. Başımız sağolsun.
İnna lillahi ve inna ileyhi raciün."
İbrahim Halil ÇELİK
