İslam hukukçusu Dr. İhsan Şenocak, Osmanlı Hanedanı mensuplarından, Sultan II. Abdulhamid Han'ın torunlarından Şehzade Orhan Osmanoğlu'nun kızının nikah merasiminde yaptığı konuşmayla Türkiye gündemine oturan Şevki Yılmazı anlattı. Şenocak, Şevki Yılmaz'ın gençliğini ve siyasette aktif olduğu dönemi anlattı ve onu dinlemek için gençken yurttan kaçtıklarını söyledi.

Şenocak, "Şevki Yılmaz, hocamız, İslam'a ve Müslümanlara bir dönem tercüman olmuş, en önde mücadele etmiş bir Müslüman, bir dava adamıdır. Ben onun gençliğini çok bilmiyorum ama onun olgunluk yaşını biliyorum, Kemal yaşını biliyorum, meydanlarda olduğu zamanları biliyorum. O zamanlar biz imam hatiplerdeydik, 90'lı yıllar. Şevki hocamız bir yere gittiği zaman liselerde, İmam hatiplerde okuyan öğrenciler yurtlarda iseler, akşam yurdun bir saati var, ondan sonra öğrenciye müsaade etmezlerdi. Öğrenciler böyle demir tel örgüleri aşarlar, telleri aşarlar. O halde riski göze alırlar konferansa giderlerdi. Salon, yani sırf onu dinlemek için dolardı. Dinlemek için salonlar, kapalı spor salonları. Şevki Yılmaz hocamızı dinlemek için gelen gençleri almazdı, öyle bir heyecan vardı, yani özellikle 90'lı yıllarda seçim zamanlarında onun videolarını alırlardı, gençler köy köy dolaşırlardı. Refah Partisi'nin 94 seçiminde büyük oy almasında Şevki Hoca'nın bu konuşmaların büyük etkisi var. Yani sahne kahramanları bu milletin tanımasında hocanın büyük bir tesiri olmuştur, etkisi olmuştur. Allah Teala razı olsun. Tabii biz de İmam Hatip'te idik o yıllarda, herkes dinlerdi, onu dinleyen yönünü değiştirirdi, yani dinleyen işte masonik bir anlayıştan etkilendiyse bırakırdı orayı gelirdi. Bu davanın en önünde mücadele ederdi. 28 Şubat oldu işte hocaya da bütün Müslümanlara olduğu gibi ona da yasaklar koydular, ona da zulmettiler. Şimdi aslında ona yeniden saldırıyorlar, fakat Mevlana hazretleri diyor ya: 'Resulullah Aleyhisselam'ı güle benzetiyor, Miske benzetiyor. Efendimiz Sallallahu Aleyhi vesellem'i miski bir camın içine koyarsınız, birisi gelir taş atar, kırar. Sonra ne olur? Her taraf mis kokar. Aslında o şişe kırılınca misk o zaman vazifesini ifa eder. Şevki hocayı sizin kuşak çok tanımıyor. Şimdi bunlar saldırırsa hücum ederse o zaman o kahramanı daha yakından tanıyacaklar inşallah meydanlara dönerse yeniden. Şevki Yılmaz hocamız on binler, onu dinleyecek, 20.000, 30.000 insan salonlara gelecek, onu dinleyecekler. Ben İmam Hatip'te orta 3'te, lise birdeydim, onun Arafat 91 konuşması vardı. Arafat'ta yaptığı konuşma, İmam Hatip'te öğrenciler neredeyse o konuşmayı ezberlemişlerdi. Böyle internet, televizyon yok, var televizyon ama Müslümanları o televizyona kim çıkarırdı, çıkarmazlardı. Dolayısıyla videolar vardı, video kasetleri o yolla hocanın konuşmaları evlerde, kahvehanelerde dinlenir, milli gençlik vakıflar vardı o zamanlar, oralarda dinlenirlerdi. Şimdi ne yaptı, ne söyledi? Yani 'Osmanlı'ya sövmeyin' dedi. Hadiseyi Üstat Necip Fazıl şöyle hulasa ediyor diyor: 'Eviniz var, dışarıdan biri geliyor, eve kabul ediyorsunuz, sonra evinizde dininize, mukaddesatı dair neler varsa onları duvardan indiriyorlar, bunlar bu evde olmaz diyorlar. Eee, sonra ev sahibini bir de dışarıya atıyorlar, ya. Yapmayın, bu evin sahibi bu toprakları bize hediye eden kim? Alparslanlar, Ertuğrul Gaziler, Osmanlar, Orhanlar. Bunlar Allah Teala onlardan razı olsun.' Dolayısıyla Osmanlı ailesinin bu milletin vicdanına bir yeri var, onları sövmeyin diyor, yani bunu söylemesin nesövmeyin diyor, yani bunu söylemesin ne var bunda. Elbette söyleyecek, inşallah. Bunlar Şevki Yılmaz hocamızın daha tanınmasına yeni nesil tarafından elbette biliniyor. Ama onun gerçek kimliğiyle, Müslümanların uyanışındaki rolü çerçevesinde anlaşılmasına sebep olacak inşallah." ifadelerini kullandı.

Muammer Karabulut: İnsan yapımı yeni bir virüs daha geliyor! Muammer Karabulut: İnsan yapımı yeni bir virüs daha geliyor!