Bismillahirrahmanirrahıım

Bizleri insan olarak yaratan, akıl nimetiyle donatan, sayısız nimetlerinin en üstünü Müslümanlardan kılan, kurduğu dünya ve diğer Âlem sofrasında sayısız nimetleriyle yaşatan ve tüm nimetlerinin hesabını hepimize bir nefes yakın olan ölümümüzle başlayan Kabir Hayatımızdan sonra Ahiret ’in büyük buluşma ve duruşma gününde soracak olan Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah (c.c)’a hamd ve Eşsiz Önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehl-î Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Hocalarımıza, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi Olanlara, Din ve Vatan muhafızı Şehid ve Gazilerimize salat ve selam olsun!

Hatasız dost arayan dostsuz kalır!”

İlahi Vahyin kontrolünde olan Peygamberler hariç hiçbir kul hatasız ve günahsız olamaz! Hepimiz beşeriz ve şaşarız!

Hatasız ve günahsız varlık olsaydık; Peygamberler ve sunduğu İslami ilkeler gönderil miydi?

“Hata ve günahları tekrarlamamak ve tövbe edip aklanmayı sağlamak için çalışmak!” Allah’ımıza kulluk imtihanımızdır!

İlk İnsan Hz. Adem (a.s) Efendimiz ve Eşi Havva anamız günahını itiraf edip tövbe edince affedildi! Şeytan ise hata ve günahını savununca kıyamete kader lanetlendi!

Allah’a ve Resulüne İhanet edenleri uyarmak ve tedavi etmek için uğraşacağımıza; hatalarımız bahanesiyle birbirimizle savaşa devam ediyoruz!

Din, Vatan ahlak, namus düşmanları, Cinsi sapık ve taraftarları karşısındaki hoşgörülü tavrımızı birbirimize ne zaman göstereceğiz?

Firavun'un sihirbazları ve içimizdeki hesabilerin kontrolündeki karanlık medya yoluyla bilinçli şekilde estirilen Algı operasyonlarıyla birbirimizle uğraştığımızın farkında mıyız?

Birbirimizin kuyusunu kazdığımızın farkında mıyız?

Darlık günlerindeki gerçek dostlarımızı varlık zamanında türeyen hesabilerin ayak oyunları sebebiyle bir bir kaybettiğimizin fakında mıyız?

Beraber yürüyüp beraber ıslandığımız kardeşlerimize vefasızlık yaptığımızın farkında mıyız?

İnsan Hak ve Hürriyetlerinin yasaklandığı karanlık bir dönemden; yasakların yasaklandığı aydınlık dönemlere geçmemizi sağlayan İktidarın ve Liderinin dış güçler ve içimizdeki hesabilerce bitirilmek için uygulanmakta olan şer planlara alet olduğumuzun farkında mıyız?

Darbelerin gölgesinde silahların yıkamadığı AK iktidarımızı sandıkta yıkmak için uğraşanların kirli emellerine; seçmenleri kızdırıcı ve küstürücü yanlış icraatlarımızla alet olduğumuzun farkında mıyız?

19 yıl evvel Halkımızla yapılan seçim sözleşmesindeki sözlerimizi unutup İslam’a ve İnsanlığa İsyan olan “Kostantınıyye Sözleşmesi” ile Ailemizin ve Devletimizin temelline dinamit koymak isteyenlere alet olduğumuzun farkında mıyız?

Ve bu ihanet sözleşmesi dışında medya aracılığıyla “Survivor” gibi ahlaksız programların aleyhine olanları, konuşanları ve yazanları susturmak isteyen Siyonist çevrelerin hain planlarına alet olduğumuzun farkında mıyız?

Artık vakit geçmeden acilen yeni bir sayfa açıp kucaklaşarak bu oyunları bozmalıyız! Hatalarımızı ve yanlışlıklarımızı birlikte İyiliklerle tedavi etmeliyiz!

“Her insan yaratılıştan bilmeli ki, iyilik ile kötülük asla bir olmaz. O hâlde, ey Müslüman! Sana kin besleyen insanlara sen kin duyma; aksine, onlara şefkat ve merhametle yaklaş; sana kötülük yapana iyilikle karşılık ver; gönül incitmeden, rencide etmeden, tatlı dille ve yapıcı bir üslupla, yani en güzel şekilde kötülükleri bertaraf et; işte o zaman, aranızda kin ve düşmanlık bulunan kişinin sanki birdenbire sımsıcak bir dosta dönüştüğünü göreceksin.
Fakat bu üstün meziyet, sadece zorluk ve sıkıntılar karşısında sabredenlere verilmiştir. Ve bu üstün meziyet,, ancak ilim, hikmet, şefkat, merhamet gibi güzelliklerden büyük bir pay almış olanlara verilmiştir. (Fussilet S.34 İlahi Mesajın ışığında Başkasına yaptığımız iyilikleri de kendimize yapılan kötülükleri de unutan ama yaptığımız hata ve günahlara karşı tevbeyi asla unutmayan erdemli bir Müslüman olmak için gayret göstermeliyiz!

Tekrar ediyoruz;
Başkasına yaptığımız iyilikleri de kendimize yapılan kötülükleri de unutan ama yaptığımız hata ve günahlara karşı tövbeyi asla unutmayan erdemli bir Müslüman olmak için gayret göstermeliyiz!

Unutmayalım ki;
Sevgili eşi Hz. Ayşe (r.a) annemize İftira atanların oyununa gelen Sahabeyi Kiram'ı Bedir Ashabından (İlklerden) olduğu için affeden bir Merhamet Peygamberinin Ümmetiyiz!

Unutmayalım ki;
Talimatlarına rağmen Okçular tepesini terk ederek Uhud Savaşının seyrini aleyhte değiştirmeye sebep olan Sahabe'yi Kiram'ı affeden bir Merhamet Peygamberinin ümmetiyiz!

Unutmayalım ki!
Mekke-i Mükerreme'yi Fetih için yola çıkan İslam Ordusunun hareketini Mekke’deki ailesi zarar görür endişesiyle Müşriklere haber göndermeye teşebbüs eden Sahabe'yi Kiram'ı Bedir Ashabından ( İlklerden) olduğu için affeden bir Merhamet Peygamberinin Ümmetiyiz!

Ve Unutmayalım Ki;
Kendisini ve Sahabesini yurtlarından çıkaran ve savaşlarla yok etmek isteyenleri başta Vahşi olmak üzere Mekkei Mükerreme’nin Fethinde affeden bir Merhamet Peygamberinin Ümmetiyiz!

Bu inançla;

İçimizdeki arabozucu dalkavuk hesabilerin ve kripto FETÖ’cülerin oyununa gelerek Kardeşlerimizi acımasızca yargılamaktan da, İktidarımızı ve Liderimizi yıpratmaktan ve yormaktan da hepimiz vaz geçmeliyiz!

Tüm Müslümanları üzen ve kamuoyunun hayretine sebep olan Din, Vatan ve ahlak düşmanlarından ve meclisteki temsilcileri Mandacı Muhalefetten başka hiç kimseye faydası olmayacak İlklerimizden olan kardeşimize ülke çapında açılan davaları acilen geri çekmeliyiz!

Bilhassa Milli Mücadelemizin İlklerinin sevgi ve desteğini kaybetme yanlışlığını bırakıp; emin, ehil ve sadık kardeşlerimizi kazanma yolunu seçmeliyiz!

Allahımızın, Vatanımızın Düşmanlarını ve cinsi sapıkları sevindirip kıs kıs güldürme komikliğine alet olmamalıyız!

Mevlana’nın, “Hatasız dost arayan dostsuz kalır!” dediği gibi “Hatasız Lider arayan Lidersiz, Hatasız İktidar arayan İktidarsız kalır! Hatasız Uyarıcı arayan Uyarıcısız, Hatasız yazar arayan Yazarsız, Hatasız Hatib arayan Hatibsiz ve Hatasız Mürşid Arayan Mürşidsiz kalır!” gerçeğini asla unutmamalıyız!

Allah (c.c), kalblerimizi Hak, adalet, sadakat, sevgi, merhamet, meşveret ve uhuvvet üzere birleştirsin! Ve arabozucu hesabilerin oyunlarını bozacak hasbi arabulucuların gayretlerini başarılı kılsın!

Hak, Adalet, İlim, İman ve Terbiyeyle oluşacak ahlak ve İrfan toplumuyla Ülkemizde “İslam Sözleşmesi ”’nin uygulanması, Mescid-i Aksa'mızın özgürlüğü, tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız kutlu olsun.

Selam, sevgi ve duayla...

Şevki Yılmaz

www.sevkiyilmaz.net

Twitter: @sevkiyilmaz
Facebook: @sevkiyilmaztr
Facebook: @sevkiyilmaz1955
Instagram: instagram.com/sevkiyilmaztr