Kadına şiddet: sokakta Pamuk prenses kadınlar, evde kül kedisi anneler ve eşler. İki bilinmeyenli denklem : çöz çözebilirsen. Güzel ülkemiz Türkiye'de bir gün Aile Bakan'ları hep kadın değil de erkek olursa bu sorun bir şekilde belki çözülür. Aile Bakanlığı şarkıcı Sıla'nın aile olmayan sorununa müdahil olduğu kadar travmatik çocukluk geçmişleri nedeniyle genelevlerde çalışmak zorunda kalan kadınlarının sorunlarına da müdahil olur mu?

İntizar: Bekleme, gözleme, ilenme, ilenç. Kadına şiddetin çözümünü bekliyoruz. İntizar ediyoruz.

"Kadına şiddet konusu, patolojik yani nedenleri bilinçaltında saklı derin bir konu. Aslında o erkeklerin bilinçaltında gizil eşcinsel duygular söz konusudur. Kendisi fantezisinde eşini başka bir erkekle hayal ettiğinde cinsel bir uyarılma yaşıyordur ama eşcinsellik korkusunu bastırmak için sanki kendisinin beğendiği o erkekle eşinin bir ilişkisi varmış gibi bir kıskançlık krizi yaratıyor. Sonra bilinçaltındaki bu eşcinsel olma korkularından dolayı faturayı kadına çıkarıyor."

Kadına Şiddet En Büyük Sorundur.

Eyvallah, Evelallah...

Sevgili ülkemizde bir de taciz ve tecavüz mağduru çocuklar sorunu var! Hiç konuşulmayan; konuşulmak bile istenmeyen bir sorundur. Bu sorunu, aile ve toplum konuşmaz; devlet ise kurum ve kuruluşlarıyla hiç konuşmaz. Suçlular yakalanırsa, hapishanelerde idam edilmezler ama ne hikmetse kendileri intihar ederler. Canilerce, mağdurlar öldürülmemişlerse ölmekten beter bir hayat yaşarlar. Ne soranları vardır ne de ellerinden tutan şefkatli bir el. Gözyaşları içlerine akar...

Cinsel Suiistimale Maruz Kalan Erkek Çocukların Duygusal Durumları

Erkek çocukların cinsel suiistimale karşı davranımları oldukça çeşitlidir. Çocukların gösterebilecekleri en önemli duygu , şaşkınlık duygusu olmaktadır. Şaşkınlık duygusu gerektiğinde birbirine zıtmış gibi görünen geniş boyutlu diğer hisleri de beraberinde getirebilir. Örneğin; cinsel uyanım, tiksinti, acı , zevk vs. gibi.

Bu çocuklar homoseksüellik olarak niteledikleri cinsel taciz karşısında kendi erkeklik rolleriyle uyum çelişkisine de düşebilirler. Eğer bu çocuklar kendilerine saldıran erkeklerin evli olduklarını , ya da herhangi bir kadınla cinsel ilişkide olduklarını keşfederlerse , onların eşcinsel olmayacakları izlenimine kapılıp , yalnızca kendilerinin eşcinsel olduklarına inanırlar ve belki de kendilerinin bu erkekleri baştan çıkarmış olabileceklerini zannederler.

Şaşkınlığın yanında cinsel taciz , kızgınlık hislerinin de oluşmasına yol açar. Çocuklarda faillere karşı öfke hissinin geliştiği görülür. Ne yazık ki bu faile dönük öfke sonradan çocuklar tarafından kendilerine yöneltilir. Kendi kendine öfkelenme , ileride çaresizliğe ve korkuya dönüşecektir. Çünkü çocuklar kendilerini yeterince savunamadıklarını ve faile itiraz etmediklerini düşünecekler ve çaresizliklerini korkuya dönüştüreceklerdir. Çocuklarda izlenilen korkular çok yönlüdür. Örneğin ; herhangi bir bulaşıcı hastalığa yakalanma korkusu, eşcinsel olma korkusu, erkekliğini kaybetme korkusu, ya da yeniden cinsel suiistimale uğrama korkusu gibi

Cinsel tacizden ötürü bu çocuklar kendilerini kirli hissederler ve böyle bir duruma yalnızca kendilerinin düşüğüne inanarak, bundan utanç duyarlar. Aldıkları hediyeler ve failler tarafından onlara sağlanan ayrıcalıklar onların bu utanç duygularını daha da pekiştirecektir.

Yukarıda açıkladığımız bu bilgiler ışığında zor bir soru sormak isteriz ama cevabını daha sonraki yazımızda açıklamak isteriz. Türkiye'nin başına bela olmuş hangi şahsiyet tecavüz mağdurudur? Cevaplarınızı bekleriz.

[email protected]

Psikolog www.huseyinkacin.com