FETÖ 7 yıl önce hain darbe girişimiyle milletin istiklalini ve istikbalini tehdit etmiş, 300'den fazla vatandaşımız şehit olmuştu. Ancak darbeci hainler emellerine ulaşamadı. Türk Milleti tankların önünde dimdik durarak bir halk direnişi gerçekleştirdi ve 15 Temmuz destanını yazdı.
Yazarımız Prof.Dr. Osman Çakmak 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde, bugüne ithafen özel bir yazı kaleme aldı.
15 Temmuz'a gelen süreçte eğitimin ne kadar önemli bir rol oynadığı söyleyen Çakmak, "Ruhsuz ve amaçsız insanlar yetiştirilmesin!" çağrısında bulundu.
"Emperyalizm temsilcisi güçler 'müfredatı' ele geçiriyor" ifadelerini kullanan yazarımız, "Ele geçirilen sadece müfredatlar değil. Bunun yanında kültür ve sanat yolunda kullanılması gereken film, dizi, hatta oyun endüstrisi topyekün yıkım yolunda kullanılıyor." dedi.
İşte Prof. Dr. Osman Çakmak'ın o yazısı:
15 Temmuz’da bu ülkenin asîl halkı, tankların önünde dimdik durarak destansı bir direniş ortaya koydu ve saldırıyı püskürttü. Oyun üstüne oyun kuranlar Çanakkale ruhu karşısında büyük bir yenilgiye uğradılar. Bu yenilgi oyun kuranlar için Çanakkale yenilgisi gibi ağır ve büyük oldu.
15 Temmuz bir milat oldu. Artık olayların perde arkasını çok daha iyi analiz edebiliyoruz. Amerikan gizli teşkilatı CIA, ülkelerde FETÖ gibi benzer dini yapılar üzerinde hakimiyet kuruyor. Peki bunu nasıl sağlıyor? Elbetteki sorgulamadan uzak, lidere bağlı, tapınma kültürü oluşturan ve biata alıştıran eğitim yapısı ile. Böyle bir eğitim yapısı ile herşeyden önce kimlik ve aidiyat duygularınızdan oluyorsunuz.
İngiliz-Yahudi medeniyetinin baş ideolojisi sermayeciliğin ana payandası bilindiği gibi seküler yaşam biçimidir. FETÖ liderinin hitabet ve örgütleyicilik kabiliyetleri ile 12 Eylül akabinde derin güçlerce istihdam edildi. Var gücüyle eğitim ve öğretime abandı. Görünmeyen amaç şu: İnsanları İngiliz-Yahudi medeniyetine tabi olan, munis ve mutedil içi boşaltılmış Müslümanlar haline getirmek.
Türk Okulları Projesi de bu amaç için desteklendi. Okulların eğitim dilleri İngilizce. Türkçe Olimpiyatları falan diyerek ama, maksat göz boyamak olduğunu geç anladık
Bu yazımda darbelere zemin hazırlayan eğitim yapısı üzerinde kısa bir analiz yapacağız. Meslek ve kimlik kazandıran, kendi aklının sahibi fertler yetiştiren eğitim için çözüm yoluna işaret edeceğiz.
Mankurtlaşma Süreci
Yeni Dünya düzeninde, küreselleşmenin bir unsuru olarak köle milletler sınıfı içinde yer alan ülkelere bakın eğitimleri bilgi ve sınav odaklıdır. Üretmeyen ancak tüketen toplumlara biçilen rol mekanik bilgi ve sınav üzerinedir. Ülkemizde merkezi sınavların bu kadar belirleyici olmasını, eğitimin yerini almasını başka nasıl açıklayabiliriz?
Beyin yıkama şeklinde süregiden öğretilerle devam eden sorgulamasız bir eğitim yapısı içinde sürekli itaat süreci, insanları bir tür mankurtlaşmaya sürüklemektedir. Böyle bir kitle zamanı geldiğinde ülke aleyhine toptan kullanılabilir ve kullanıldı da. Kendi halkına silah doğrultabilir ve nitekim doğrulttu da...