UNICEF Türkiye Milli Komitesinin internet sayfasında 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları gününe dair bir haber: “20 Kasım Dünya Çocuk Günü’nde dünya maviye büründü!” Geçen sene maviye bu sene kan kırmızısına!

Bir başka sayfasında ise;

“UNICEF Genel Direktörü Catherine Russel’ın 15 Kasım 2023 tarihli Gazze ziyareti açıklamasında “Bugün çocuklarla, aileleriyle ve UNICEF çalışanlarıyla görüşmek üzere Gazze Şeridi'ni ziyaret ettim. Gördüklerim ve duyduklarım dehşet vericiydi. Defalarca bombardımana, kayıplar vermeye ve yerlerinden edilmeye katlandılar. Gazze Şeridi'nin içinde bir milyon çocuğun şu an gidebileceği güvenli bir yer yok. Çatışmanın tarafları çocuklara karşı öldürme, sakat bırakma, adam kaçırma, okullara ve hastanelere saldırı ve insani yardıma erişimin engellenmesi gibi ağır ihlaller gerçekleştiriyor. UNICEF olarak bunların hepsini kuvvetle kınıyoruz. Gazze'de son olaylar sırasında 4.600'den fazla çocuğun öldürüldüğü, yaklaşık 9.000'inin de yaralandığı bildiriliyor.”

…/…

Uluslararası örgütlerin alayının ne kadar boş olduğunu… Canı yananın hiddetini yatıştırmak için pansuman yapmaktan başka bir işe yaramadığını görmekten usandık! Zaten isminin kısaltması “UNI” ön ekiyle başlayan bu tip örgütler; fıtrat eseri vicdanın ışık huzmelerinin yansıdığı perdeyi sihirli boynuzuyla yırtıp geçen UNİCORN misali…

Bu sene Dünya Çocuk Hakları Gününde Gazze’de katledilen çocukları, bebekleri dikkate alarak bir kutlama(?) yapılsın diye teklif edeceğim ama… Onları insandan saymayan bir aklın bombalarıyla paramparça olmalarının bir kıymeti harbiyesi yok! Neticede “goyimin çocukları” bu haklara sahip değil! Bir kısım “suret-i Haktan görünenlere” göre ise zaten bu çocuklar büyüyünce terörist(?) olacağı için çok da abartmaya gerek yok!

Gazze’de çocuk olmak… Melek olmak… Mazlum kavramının canlı ifadesi olmak demek… Galiba canlarına kastedilen canlı ifadeler demek daha doğru… Gazze’de katliam yapanlar nihayetinde büyük(?) küresel güçlerin yaramaz ve şımarık çocuğu… Çocuk hakları kapsamında da bu şımarık çocuğu mazur görecek bir kılıf bulurlar elbet… Hem zaten adamlar ezelden mağdur…

Filistin merkezli coğrafya, geçmişten bugüne hep vahşet numunesi hadiselere şahitlik etmiş… Katledilen peygamberler… Irkçılığın binbir çeşidiyle hunharlığın akla hayale gelmedik usulleri… Haçlı seferleri sürecinde Müslüman çocuklarından yapılan kebabın tarif ve hikmetleri… (İnanmayan Lübnan asıllı Fransız yazar Amin Maalouf’un tarihi belgeler ışığında kaleme aldığı Arapların Gözünden Haçlı Seferleri adlı eserine müracaat edebilir.)

Bugün de fosfor bombalarıyla yakılan, yıkılan mekânlar, parça parça edilen minicik bedenler… Seyredip seyredip geçiyoruz! Zulmün kırkı çıktı amma… Kimsenin gıkı çıkmadı! Beyanat beyanat üstüne… Demek yeni dünya düzeninin ilk fragmanı bu… Böyle gelmiş böyle gider!

Bu kadar zulmün bayağılaştığı…

İnsan olmak kavramının etkisizleştiği…

Herkesin kulağının üzerine yattığı…

Filistin'e destek veren dünya şampiyonu Akyüz'den 'madalya' tehdidine tepki: Beni korkutamazsınız! Filistin'e destek veren dünya şampiyonu Akyüz'den 'madalya' tehdidine tepki: Beni korkutamazsınız!

Görünüşte hasım, gizli mahfillerde hesabilikle tahkim edilmiş işbirliği…

Maskeli balolar!

Timsah gözyaşları…

Korkarım…

Başımıza gelecek var!