"Canary Mission" adlı internet sitesi, kurulduğu 2014 yılından bu yana ABD'deki üniversitelerde Filistin'e destek veren öğrenciler ve profesörlerin yanı sıra medya organlarının da aralarında olduğu uluslararası kuruluşlar hakkında bilgileri derleyerek bu kişi ve kuruluşları "antisemitist" damgasıyla fişleme kampanyası yürütüyor.
Veri sağlamakla kalmayan yapı, aynı zamanda 'antisemist' olarak damgaladığı öğrenci ve akademisyenleri çeşitli yollarla yıldırmaya çalışıyor, tehdit ediyor.
Örgütün Filistin yanlısı yazılar yazan akademisyenleri fişleyip 'İsrail lehinde özür yazıları yazmasını istediği' de biliniyor.
Merkez'den yapılan açıklama şu şekilde:
Siyonist "Kanarya Projesi" Filistin'i destekleyen Amerikalı öğrencileri hedef alıyor
Siyonist "Kanarya Projesi", son günlerde düzinelerce Columbia Üniversiteli öğrencinin, ABD yönetiminin Gazze'ye yönelik saldırılarda İsrail'e devam eden desteğini protesto ettikleri için tutuklanmalarının arkasında yer alıyor.
Projenin web sitesi 2014'ten bu yana, Kuzey Amerika üniversitelerinde "İsrail karşıtı ve anti-Semitizm" ile suçlanan öğrenci aktivistler ve profesörler hakkında, öğrencileri okuldan çıkarmak ve mezun olmaları halinde potansiyel işverenleri istihdamlarını önleyecek şekilde bilgilendirmek için kullanılan dosyalar topladı.
Filistin davasını destekleyen öğrencilerin ve profesörlerin dosyaları İsrail'deki güvenlik makamlarına gönderiliyor, bu da İsrail'e seyahat etmeleri halinde bu aktivistlerin tutuklanması ve sorgulanmasına sebep oluyor. Özellikle de bu aktivistler arasında Yahudiler ve Filistinliler yer alıyorsa.
Kanarya Projesi'nin resmi web sitesine göre, aktivistlerin profillemeleri, kısmen sosyal ağlardan olacak şekilde ayrıntılı olarak oluşturuluyor. Projenin web sitesinde, Filistin yanlısı faaliyetlere katılan binlerce öğrenci ve profesörün profilinden oluşan bir "kara liste" ve aktivistlerin dosyalarını bu listeden çıkarmak istedikleri takdirde özür makaleleri yazabilecekleri bir bölüm yer alıyor.
Aksa Tufanı
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırısının ardından, Amerikan üniversitelerinde Filistin davasına destek kampanyaları başlatıldı, "Kanarya Misyonu" web sitesi, kara listeye almak için gösterilere katılan öğrencileri, profesörleri, akademisyenleri ve 7 Ekim Aksa Tufanı’na yol açan, Filistin bağlamını açıklayan açıklamaları imzalayanları takip etti.
“Kanarya Misyonu” sitesi, ilk 3. yılında Filistinlilerle dayanışma içinde olan binden fazla öğrenci ve öğretim görevlisinin profilini yayınladı ve "nefret- antisemitizm yaydıklarını" iddia etti.
Amerikan gazetesi "Forward" tarafından yapılan bir araştırma, sitenin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Yahudi cemaatinden, özellikle de en büyük ve en etkili Yahudi örgütlerinden biri olan San Francisco'daki Yahudi Birliği'nden büyük fon ve mali destek aldığını ortaya koydu.
Soruşturma, öğrencilerin ve akademisyenlerin kara listeye alınmasının onları susturmayı ve Filistin davasıyla ilgili görüşlerini ifade etmelerini engellemeyi amaçladığını belirtti. Kişinin adının daha sonra kara listeden çıkarılmasının mümkün olmadığını vurgulayan yetkili, öğrencilerin ve profesörlerin isimlerinin sitenin kara listesine alınmasının kariyerlerini ve fırsatlarını etkilediğini, bunun da gelecekteki birçok potansiyel iş fırsatından mahrum bıraktığını sözlerine ekledi.
Görevleri Yeni Değil
Amerikan dergisi "The Nation", "Kanarya Misyonu" sitesinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki üniversitelere casusluk yaptığını ve İsrail Stratejik İşler Bakanlığı ve İç İstihbarat servisi (Shin Bet) için çalıştığına dikkat çekti.
Orta Doğu Çalışmaları Derneği, bir makalesinde sitenin yaptıklarının yeni olmadığını iddia ediyor. Seksenli yıllardan bu yana, İsrail yanlısı gruplar ve politikalar, İsrail-Filistin çatışmasının üniversitelerde nasıl öğretildiğini ve tartışıldığını etkilemeye ve Filistin haklarını destekleyen öğrenci aktivizmini bastırmaya çalıştı.
"Kanarya Misyonu" sitesinin yaptıklarında yeni olan şey ise, öğrencilerin hayatlarını mahvetmek ve savunmasız sosyal grupları hedef almak, tüm bunların yanı sıra iftirayı atan kişinin kimliği ise tamamen bilinmiyor.
